Reklam

Zonguldak'ın kurtuluşunun 97. yıl dönümü ve Uzun Mehmet'i Anma Günü

TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu: "Hedefimiz 2020 yılında 10 bin ton tüvönan/gün üretim yapmaktır" GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci: "TTK'ya işçi alımı için verilen sözler ülkemiz ve bölgemiz adına umutlarımızı artırmıştır"

Zonguldak'ın kurtuluşunun 97. yıl dönümü ve Uzun Mehmet'i Anma Günü

TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu: "Hedefimiz 2020 yılında 10 bin ton tüvönan/gün üretim yapmaktır" GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci: "TTK'ya işçi alımı için verilen sözler ülkemiz ve bölgemiz adına umutlarımızı artırmıştır"

Zonguldak'ın kurtuluşunun 97. yıl dönümü ve Uzun Mehmet'i Anma Günü
21 Haziran 2018 - 14:00

Zonguldak'ın kurtuluşunun 97. yıl dönümü ve Uzun Mehmet'i Anma Günü çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Valilik önünde düzenlenen tören, Atatürk Anıtı'na çelenk sunulması, saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı'nın okunması ve göndere Türk bayrağının çekilmesiyle başladı.

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, törende yaptığı konuşmada, Zonguldak'ın emeğin kenti olduğunu söyledi.

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün kente sahip çıktığını ve ülke sanayisini geliştirme hamlesini Zonguldak'tan başlattığını hatırlatan Akdemir, "Zonguldak sanayi şehri olarak ülkemizin gelişmesine, kalkınmasına hizmet eder. 1918 yılında 186 bin ton olan yıllık üretim 1924 yılı sonunda 950 bin tona çıkar. Üretim 1935 yılında 2 milyon 300 bin tona ulaşır. Kamu ve özel sektörün üretme imkanı var. Zonguldak'ın asıl ihtiyacı olan şey 1920'lerin anlayışıyla sahip çıkılmasıdır, 1921'in ilgi ve alakasının gösterilmesidir. Türkiye ekonomik krizlere sürüklenmemek için kendi doğal kaynaklarına dönmek zorundadır, Türkiye'nin Zonguldak'a ihtiyacı var." diye konuştu.

Konuşmanın ardından şiir okundu ve halk oyunları gösterisi sunuldu.

- Uzun Mehmet'i Anma Töreni

Sahil yolundaki Uzun Mehmet Anıtı'na da çelenk bırakıldı, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürü Kazım Eroğlu, burada yaptığı konuşmada, kara elmasın hem ülkenin hem de bölgenin kaderini etkilediğini belirterek, "Üretim hedeflerimizi mekanize kazı uygulanabilirliğine göre planladık. Bu doğrultuda Üzülmez'de 2018 yılında 3 takım şiltle Karadon'da 2019 yılında ilk üç aylık dilimde 2 şiltle Kozlu'da 2019'da 2 şiltle Armutçuk'ta 2018 yılı temmuzdan itibaren bir takım şiltle çalışmalarımızın birinci etabını işler hale getireceğiz. Hedefimiz 2020 yılında 10 bin ton tüvönan (ham cevher)/gün üretim yapmaktır." ifadelerini kullandı.

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci de bugün maden havzasında tarihin en az sayıda işçisiyle en düşük üretiminin yapıldığını söyleyerek, "Bugün kurumda mekanize, yarı mekanize sistem yatırımlarıyla ileriye dönük çalışmalar yapılıyor ama bu yatırımlar TTK'nin işçi ihtiyacını ortadan kaldırmıyor. TTK'ye işçi alımı için verilen sözler ülkemiz ve bölgemiz adına umutlarımızı artırmıştır. Verilen sözlerin en kısa sürede hayata geçirilmesini temenni ediyoruz." şeklinde konuştu.

- Uzun Mehmet'in öyküsü

Uzun Mehmet ve kömürün bulunuşuyla ilgili öykü, 1820-1829 yıllarında geçiyor.

Öyküde, Uzun Mehmet'in hikayesi şöyle anlatılıyor:

"Uzun Mehmet, Ereğli'ye bağlı Kestaneci köyündendir. 1820'li yıllarda Ereğli'nin belli başlı ailelerinden Karamahmutzadeler sülalesinden olduğu bilinir. Uzun Mehmet, askerliğini bahriye eri olarak yapmıştır. Terhis olurken kendisine subayları tarafından kömür numunesi gösterilmiş ve memleketine dönünce siyah taşlardan araması istenmiştir.

Uzun Mehmet, bir gün Neyren köyü civarındaki değirmene gider. Hasat sonu olduğu için değirmen tamamen doludur. Uzun Mehmet, dere kenarında dolaştığı sırada siyah taşlar bulur. Bir anda askerde kendisine gösterilen siyah taş (yanan taş) aklına gelir.

Bunlardan biraz toplayarak değirmende yanan ocağa atar. Taşların yandığını görünce çok sevinir. Ertesi gün aynı yere gizlice giderek daha geniş arama yapar. Bazı yerleri kazan Uzun Mehmet, çuvala koyduğu kömür numunelerini İstanbul'a götürür. Padişah II. Mahmut, kömürün bulunuşuna sevinerek, Uzun Mehmet'i 50 altınla ödüllendirir. Böylece kömürün bulunuşu 8 Kasım 1829 olarak tarihe geçer.

Dönemin Ereğli Ayanı Hacı İsmail Ağa, Uzun Mehmet'in kömürü bulmasını hazmedemez. İstanbul'a Fen Heyeti'ne gitmek için yola çıkan Uzun Mehmet'i Leblebici Hanı'nda öldürtür."

Bu haber 405 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum