GEÇMİŞ GELECEKTİR
Reklam
Zeynep Haşemi Bayraktaroğlu

Zeynep Haşemi Bayraktaroğlu

Özgür Kalem

GEÇMİŞ GELECEKTİR

11 Ocak 2024 - 23:24



Okumak, ilim bir mirastır.
O mirasa ya varis olmayı bilir ya da duyarsız kalırsınız.
Çok şükür bizler varis olmayı bildik.
Dini ilimler dışında aile kütüphanemiz kayda değer her türlü kitapla doluydu. Aklım erdiğinde dört beş yaşındayken büyük bir heyecanla misafir odasının kapısından girer baştan başa olan kütüphanenin karşısında durur hayal kurardım.
Çocuk deyip geçmemek gerek, çocukların hayalleri sınır tanımaz, çünkü onlar düşler  ülkesinin perileridir. 
Birgün bu kitapların hepsini babam gibi, abim gibi okuyacağım derdim. Nihayet okuma yazmayı öğrenmiştim.
Dünyalar benimdi artık.
Evde geçirdiğim sürenin çoğu kitaplık önünde geçer olmuştu.
Kitaplık Nurettin Topçudan tut Cemil Meriç Mehmet Akif ve niceleri...
Özellikle bir kitap çok dikkatimi çekmişti. Dahası kitabın ismi dikkatimi celbetmekteydi.
"Karanlık Gecelerin Nurlu Sabahı"
İsmi buydu. Alır alır okurdum anlamazdım ama yine de okurdum... 
Okuldan türkçe dersinden okuduğumuz şiirleri saymazsak  Şiir okumaya  ilk Yunus Emre ve Mehmet  Akif in şiirleriyle başladım.
Boyumdan büyük kitaplarla iletişim içindeydim. İlk okuduğum  roman İbrahim Ulvi Yavuz' un "Dikenli Yollar" kitabıydı. Sekiz yaşındaki bir çocuğa göre ağırdı belki, ama hoşuma gitmişti. Dil çok sadeydi. Ağdalı, tumturaklı  edebi bir dil kullanmamıştı yazar, bilakis naif, akıcı basit bir dil kullanmıştı. Daha çok bir durumu anlatma, mesaj verme içerikliydi. Bana romanı sevdirdiği için İbrahim Ulvi Yavuz hocaya şükran ve saygıla saygılarımı sunuyorum. Mustafa Ruhi Şirin hocayı da anmak isterim. Kendisinin kitapları da çocukluk dimağıma katkı yapmıştır. 
Dedik ya çocukların hayalleri sınırsızdır. Ben de bir çocuktum ve uçsuz bucaksız hayallerim vardı. Günde bir kaç kez önüne geçip kitapları incelerken tüm  kitapları okuma hayalleri kurardım. O gün, o yaşlarda hepsini okuyamadım elbette, hakim olamadığım arapça ilmi kitaplar okunmamış kitaplar olarak hayallerimi nihayete erdirmeme engel olmuştu. Yıllar aldığım klasik medrese Eğitimi yle beraber  yirmi yaşımdan itibaren kurmaya bailadığım kütüphanemin her kitabını okumuştum ama...
Geçte olsa hayallerim gerçeğe ermişti.  Çok okuyan bir kuşaktık.
Belki gençlere abartı gelebilir fakat benim kuşağımdan olanlar bunu iyi bilir.
Şimdi düşünüyorum da okumaya adanmışlıktı bizimki. 
İlim yuvasında doğmuş  olmam ve dönemin etkisi de vardır şüphesiz okumaya çok meraklı olmamın.
Benim bugüne gelmesinde, gerek yazar gerek eğitimci, gerek entelektüel bir bakış açısına sahip olabilme, hayata çok yönlü bakmamda şüphesiz başta babamın ve o büyük üstatların çok etkisi vardır.
Nurettin Topçu, Cemil Meriç üstatlar zor dönemlerde imanlı gençlerin aydınlık yolu olmuş, cesaret vermişlerdir.
Onların bize manen çok emekleri var. Allah onları cennetinde peygambere komşu kılsın.
Ruhları şad olsun. 
Elbette ismini sayacak çok kıymetli münevverler var, sayısız eser okumuşluğum var. Şu var ki bu yazdıkşarım hatıralarımın özel bir köşesinde saklı bir demet güzellik olarak yerini hep korumakta. Anımsayınca siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.
Sevgili gençler geçmiş gelecektir.
Çok istirham ediyorum çokca okuyun. Elinizde daima okuyacak kaynakğınız bulunmalı. Dijital araçlara gereğinden fazla zaman israf etmeyin. Hiçbir araç, elinize alıp, kokusunu içinize çektiğiniz kitapların yerini tutmaz.
Aldığınız bir kitap kitaptan kağıttan fazlasıdır. O artık sizin bir parçanızdır. Duygularımıza tercüman olmuş kelimelerin altını çizerken kendinizden bir anı katmış olmaktasınız.
Arkadaşınız, gölgeniz , anılarınızdır okuduğunuz eser. Dijital öyle mi peki?
Oynanan oyunlar gereksiz harcanan zaman vicdan azabı olmaktan başka bir etki bırakmaz oysa. Biz geçmişiz siz geleceksiniz sevgili gençler!
Okuyun, hissedin , örnek olun, geleceğin inşası için dinamik, dolu dolu olun. Gelecek sizin eseriniz olacaktır. 
Selam ve Saygılarımla
 Zeynep Haşemi

Bu yazı 905 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum