Yeryüzünde en kıymetli hazine şüphesiz sağlıktır.
Sağlığımız sekteye uğradıği vakit tadımız tuzumuz kalmaz.
O an dünyalar ayağımıza serilse bile sönmüş kibrit çöpü gibi değersiz kalır.
Yazık ki insanoğlu hastalık gelip çatana dek saglığın öneminin farkında olamaz.
Onun içindir ki Peygamber efendimiz Hz Muhammed s.a.v Sağlık ve zaman konusunda şöyle buyurmuştur.
“İki nimet vardır ki insanların çoğu (onları değerlendirme hususunda) aldanmıştır: “Sağlık ve boş zaman.” (Buhârî, Rikâk1)
"Ve insan aldandı" Bencillik ve hırslı insanları gördüğümde bu cümle ağzımdan gayri ihtiyarı dökülüverir. Bu cümlenin ilk muhatapları malumunuzdur ki Hz Adem ve Hz Havva dır. Yasak elma hikayesini bilmeyenimiz yoktur.
İlahi dinlerin hepsinde hikaye mevcut ve benzerdir.
Fakat biz kur'anı kerimin bize sunduğu kıssaya kulak verelim. Ayeti Kerime :
"Derken Şeytan onların ayaklarını kaydırarak (aldatarak) içinde bulundukları nimet yurdundan çıkardı. Biz de: “Haydi, dedik, birbirinize düşman olarak yeryüzüne inin! Siz orada belirli bir süre ikamet edip yararlanacaksız" (Bakara suresi 36. ayet )
Ayet devam ediyor Hz Adem ve Hz Havva bir kez aldanmıştı. Aldandıklarını farkedince pişmanlık içinde kala kaldır. Bakalım ayet devamında ne buyurmaktadır.
"“Büyük pişmanlık duyan Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler öğrenip onlara göre hareket etti. Rabbine yalvardı. Allah da tövbesini kabul etti. Zaten O tövbeyi kabul eder, merhameti boldur"(Bakara 37)
Değerli okuyucum konumuzla direkt ilgili olmasa da ayeti kerimeyi aldanma sözü geçtiği için buraya yazma gereği duydum daha iyi anlayabilelim.
İnsanoğlu şüphesiz gaflet içinde olabiliyor buna müminler de dahil.
Bazen şartlar insanoğlunu güç para şatafat sarhoşu yapar akabinde gaflet gelir bulur.
Kuluz, yaratılmışız hatasız değiliz.
Lakin uyarılara kulak asarak hataları aza indirme iradeye sahibiz.
İşte tam da bakara suresinin 37. Ayetin sonunda Allah buna dikkat çekiyor.
"Zaten O tövbeyi kabul eder, merhameti boldur"
En nihayetinde Hz Ademin torunlarıyız, insanız aldanmak bize miras kalmıştır.
Fakat yukarıda da belirttiğim gibi yine de ihtimam göstermek zorundayız.
"Zaman ve Sağlık" diyor Hz Rasulullah.
Zaman nedir , uzun mu, kısa mı, bilemiyoruz
Tabiri pek çok bilim adamı bu konuda araştırmalar yapmıştır. Farklı sonuçlar elde etmiştir. Bilim adamları araştıradursun biz gelelim bizim zamanı nasıl algıladığımıza. zaman konusunu en iyi şöyle resmedebiliriz sanırım.
Zamanında ihmalkar davranıp ruh ve fiziki sağlığımız konusunda ihmalkar davranıp aldanınca,
dahası gençliğimize güçlülüğümüze güvenip sağlığımızı cebimizde keklik görünce, hijyen kuralları konusunda lakayıt davranınca bizi gelip bulan hastalık neticesinde zamanın ne olup olmadığını gayet iyi anlamış olmaktayız. Hastalanıp ağrılar içindeyken hele de vakit geceyken, el ayak çekilmişken, hissettiğimiz acının süresi normal zamanın üç katıyken anlamaktayız zamanın ne olduğunu.
Zaman; tonlar ağırlığındaki güllelerin, yaralı öküzlerin boyunlarında asılı kağnılarca milim milim hareket eden ucube taş yığınlarıydı.
"Zaman, Sağlık ve Aldanma "
Günümüz şartlarında bu hadisi şerif öğreti olarak her yere asılıp farkındalık oluşturlmalıdır. Metropollerde trafiğin keşmekeş olduğu insanların, kurumların randevu sistemi çalıştığı şehirlerde zaman altın kıymetine bürünüyor. Hani deriz ya Vakit Nakittir diye. Zamanı değerlendirmek yani zamanın bize hükmetmesi değil bizim zamanı bükmemizin gerekliliğine uyarıdır bu hadis pek çok hikmetiyle beraber.
Aynı şekilde sağlık konusu için de geçerlidir.
Nice kavimler aldanmıştır.
Hem de farklı biçimlerde aldanmışlardır.
Tabi ki bu kavimlerin hepsini saymaya anlatmaya zaman yetmez ancak Ad kavmi ve Şeddad'ın kısasın okumanızı tavsiye ederim.
Hz Hud aleyhisselam tebliğe başlayınca azgın Şeddad küstahça zaman konusunda aldanmanın ilk adımını atmıştı.
...
Sahih hadisler de vahiy kaynağıdır.
Peygamberimiz bir hadisi şerif buyurmuşsa mutlaka bir karşılığı vardır.
Zaman veya zemin hadisleri etkisiz kılmaz.
Müminin kişinin penceresi dar ise farkedemez sadece.
Peygamberimiz sağlık ve zaman konusunda insanlığı sarsıp uyarmak istemektedir. Şunu buyurmaktadır adeta geçmiş kavimler aldandı, ey ümmetim siz aldanmayın zamanı da Allah'ın bahşettiği sağlık niyetinin de değerini bilin.
Değerlendirin!
Değerlendirin ki üstünlük sizin olsun.
Zira sağlığı yerinde olan bir kulun zamanı güzel faydalı işler uğruna değerlendirmesi onu hem kişisel hem de toplumsal başarıya götürmektedir.
Saglık en büyük hazinedir .
YORUMLAR