Babamın dedesinin Kuran’ı yaşamak için yurdunu Rus a terkedip geldiği topraklarda karşısına çıkan kuran okuma yasağına çözüm üreten ihtiyarlık yılları.
Dedemin ayaklarına delik çarıklar giymemesini değil de başına şapka takmasını önceleyen gençlik yılları.
Babamın anlamını bilmediği ancak direniyor diye eleştirildiği modernleşmenin vatandaşın şekliyle değil de üretimin şekliyle olması gerektiği fikrini yüksek sesle söyleyenlere kulak verdiği gençlik yılları .
Ulus devlet kurma ve modern halk yaratma hayallerini halkın uyanıkken gördüğü kabuslara çeviren bürokrasinin ilk gençlik yılları.
Yüzyıllık kavgayı ,tepkiyi kendi iktidarına merdiven yapmakta,kendine Köşk imal etmekte mahir olan sağ ama sığ iktidarların ihtiyar yılları .
Ve yüz yıldır halkıyla ettiği kavgayı kazanmaya çalışan,huysuz ihtiyar bürokrasiye tepkiyle beslenen yeni huylu genç bürokrasiyi anlamaya çalışmakla geçen gençlik yıllarım.
Nesiller yaşıyor, yaşlanıyor, ölüyor kavgalar hep genç ilk günkü tazeliğinde, miras kalıyor.
Ak düşmüyor karakedimin saçlarına coğrafyamda.
Dayatmadan teklif edelim iyiyi güzeli diyenlerin çoğalması ümidiyle...
YORUMLAR