KİŞİSEL yıkım gerekli.
Bize lazım olan bu, inanın.
Her birimiz “Kişisel yıkım uzmanı” olmamız gerekiyor. Bunu daha fazla geciktiremeyiz.
Biz bu yıkımı yapmadığımız sürece başkaları bunu bizim üzerimizde yapacaklar.
Yapıyorlar hatta.
Yaşadığımız bunca travmalar, içerlemeler, küsmeler, çevreden uzaklaşmalar, kendimizi yalnızlığa mahkûm edişlerimiz hep bunun sonucu değil mi?
Evet.
İşte bu sebeple kendi kişisel yıkımımızı başkalarına bırakmamalı, kendimiz yapmalıyız.
Zihnimizde kurduğumuz fildişi kulelerden inmek yetmez.
Yıkmalıyız.
Ta ki, tekrar dönme duygusu oluşturmayalım.
“Yıkıcı yenilikçiliğin” gücünü keşfetmeliyiz.
Buna niyet ettiğimizde yapmamız gerekenler şunlar olacaktır:
- Gerçek dışı inançlarımızı yıkmalıyız.
- Hurafelerimizi altüst etmeliyiz.
- İçinde manevi varlığımızı boğduğumuz şirk bataklığını kurutmalıyız.
- Ruhumuzu karartan yalanın karanlığından aydınlığa çıkmalıyız.
- Katı, gerçeğe uzak, tutarsız, mantık içermeyen düşüncelerimizden bir an evvel sıyrılmalıyız.
- Kendimizin herkesten özel ve önemli olduğumuz fikrinden vazgeçmeliyiz.
- Kişisel egomuzla beraber meşrep ve meslek kibrini üzerimizden atmalıyız.
- Herkesi yanmış bitmiş, kendimizin pirüpak olduğu algısını yırtmalıyız.
- Bilince ulaşmayan bilgiden medet ummayı geride bırakmalıyız.
- Barış dini olan İslamiyet’i doğru maruf anlayışı ve sağduyuyu hâkim kılarak toplumla kavga ettirmekten vazgeçmeliyiz.
- Muhafaza etmemiz gerekenlerle terk etmemiz gerekenlerin yanlış listesini tashih etmeliyiz.
- Anlama ve kavrayışımızı geliştirerek ezberciliğimizi ardımızda bırakmalıyız.
- Aklı hor ve hakir görme anlayışını terk etmeliyiz.
- Şeytanın vahyini Allah’ın vahyi gibi algılamayı bırakmalıyız.
Psikolojik iyi oluşa kişisel yıkımları gerçekleştirmedikçe ulaşamayacağımız bilincine erişmeliyiz.
Çocukluğumuzdan itibaren oluşturduğumuz yanlış şema ve şablonlardan kurtulmayı başarmaya mecburuz.
Siz buna İbrahim Peygamber gibi put yıkıcılığı da diyebilirsiniz.
Bu yıkımı gerçekleştirmeden geçirdiğimiz tüm vakitlerimizin ziyan olduğunu kabul etmeliyiz.
Biz yapmadığımızda başkaları tam tersini bizim üzerimizde yaparak kaybımızı çoğaltacaktır.
Olumsuz hayat olayları yine bunu yapacaktır.
Tekrar edelim, yıkıcı yenilikçilik ile kişisel yıkım gereklidir.
Ve daha fazla gecikilmemelidir.