YIL 2012 Mayıs ayıydı.
Değerli hocam Osman Sezgin davetiyle Kalem Kurumları’nın boğaz gezisine katılmıştım. Enfes bir kültür ziyafetiydi yaşadığım. Bunun baş sebebi ise dün Hakka yürüyen ve bugün uğurlanan kıymetli hocamız, hepimizin kültür elçisi olan Haluk Dursun hocamızdı.
Hocamızın o gün anlattıklarını farklı vesilelerle sürekli dostlarımla paylaşmıştım. Bir özetini bitmeyen minnetimin ifadesi olarak buraya alıyorum.
- Ayasofya’nın kapı tokmaklarında “Ya Fettah” yazıyor.
- İstanbul sırlarını saklayan bir şehirdir.
- Surlarla çevrili olan yere şehir denir. (Asitane)
- Harem bölgesi denilen yer Üsküdar ve çevresidir.
- Sürre Alayları Selimiye Kışlası önce ahşaptan yapılmıştı.
- Ayrılık Çeşmesi’nden hareket ederdi.
- Selimiye kışlası önce ahşaptan yapılmıştı.
- Yeni Camiye yeni denmemeli, Hatice Turhan Valide Sultan Camisi denilmelidir.
- Pera Galatadır.
- Osmanlı’da üç kadılık vardı. Galata, Üsküdar, Pera.
- Sadabat Kağıthane’dir.
- İhsaniye askeri kişilere ihsan edilen yerlere denir. (Üsküdar/İhsaniye)
- Ye şeklinde biten yerler tahsis yerlerdir. (İhsaniye, Hamidiye, Teşvikiye)
- Ayazma İstanbul’a özgü bir tabirdir. İçinde şifa veren suyun bulunduğu yerdir.
- Hatun padişahtan çocuğu olamayan kadınına denir.
- Kapan tartı demektir. (Unkapanı)
- Koru ormanın küçüğüdür, korumaya alınan demektir.
- Cihannüma kaçmak için yapılır üst kata.
- Köşk bahçe içinde olur ve içinde meyve veren ağaç bulunur.
- Saray devletin yönetildiği yere denir.
- Yalıların büyüklerine devlethane denir.
- Efendi veliaht demektir. Şehzadeler arasında tahta geçecek kişiye denir.
- Kuleli süvari kışlasıdır.
- İstanbul’da boğazda Gurubiye, Mehtabiye ve Kameriye’ler bulunur.
- Servinin dibine mor salkım ağaç dikilir.
- 23 Nisan 19 Mayıs İstanbul’da Erguvan dönemidir.
- Kavak gümrük (hal) demektir. İstanbul’da Haydarpaşa Kavağı, Anadolu Kavağı vardı. Balık kavağa çıkınca gümrüğe gelirse demektir.
- Tarabya’nın adı terapiya idi terapi için gidilirdi.
- Çaylak kuşları uçmayı en son öğrenen kuşlardır ve baharın gelişini haber verirler.
- Nineler torunlarına kafesiyle azat kuşları alırlar ve onu ardın serbest bıraktırırlardı. O sebeple azat kuşu denilirdi. Bu iş yapılırken ”Azat pusat sen ahrette beni gözet” denilirdi.
- İstanbul’da bitişik yalılar Gayr-i Müslimlere aitti.
- Sarıyer ismini suyun çıktığı sarıyar’dan alır. Çırçır ve Hünkâr suyu Sarıyer’den çıkar.
- Az akan çeşmeye çırçır, çok akana horhor denilir.
Çok etkilenmiştim hocamızın anlatımından, duruşundan. O sebeple de aldığım not defterini halen saklarım. Daha sonra da kitap ve programlarını hep takip ettim.
Emekleri unutulmaz, unutulmamalı.
Allah kendisini cennetinde ağılasın.