Marmara Üniversitesi İngilizce Ekonomi Fakültesinde ''Sermaye Piyasası=Capital Market'' dersleri veriyorum. 1994 den sonra sermaye ve para piyasalarında sıkıntılar başladı.
Sermaye çıkış yapıyor. Piyasalar çok kötüye gidiyor. Yine yazılar yazıyor, konferanslar veriyor ve raporlar hazırlıyor dönemin Hükümetine ulaştırıyorum. Her zamanki gibi, politikacılar her şeyi biliyor. Uyarılara kulak veren yok.
Sermaye piyasasının kendine özgü kanunları vardır. Belli şartlarda ekonomiyi tayin eder. Tayin etme işlemi sırasında, insanların canı yanar. Adına kriz diyoruz. Sermaye ve para piyasaları kurallarına uyulmadığı için, 2001 krizi patladı.
Ekonomik kriz yüzünden, ülke Dünya Bankası ve IMF'ye muhtaç duruma düştü. Para baronları, fırsatı çok iyi değerlendirdiler. Çıkarlarını korumak üzere Kemal Derviş adındaki şahsı görevlendirdiler.
Türkiye'de inanılmaz olaylar gerçekleşiyor. Bankerlerin adamı Kemal Derviş adeta KURTARICI olarak takdim ediliyordu. Sermaye ve Para Piyasaları uzmanı olarak benim sesimi duyan yoktu. Rahmetli Demirele ''Merkez Bankasının peşindeler'' dediğim anda ''söylemene gerek yok'' biliyorum demişti.
Kemal Derviş, para baronlarının adamı olmasına rağmen kendini sosyal demokrat tanıtıyor. Sol gösterip sağ vuruyordu. Solcular onu destekliyor. Hangi sol partiye yönelirse, ağırlık o tarafa geçiyordu.
Kemal Derviş ne yaptı?
-Banka borçlarına karşı hazineyi kefil yaptı. Bankerlerin bankalar kanalıyla kaybettikleri paraları hazinenin sırtına yükledi. Gelecek kuşakları, bankaların kaybedecekleri dış borcuna karşılık sorumlu tutan bu günkü düzeni kurdu.
-Batık bankaların borçlarını hazineye devretti. Bu fakir millet banka soyguncularının çaldıkları paraların bedelini ödemeye mahkum edildi.
-Ülke ekonomisi IMF 'ye teslim edildi. IMF, mali ve ekonomik konularda karar verci konuma geldi. Vergileri tayin ediyor. İşçi ücretlerini düşürüyor. Aşırı zamlar ile hayatı çekilmez duruma sokuyordu.
-Para baronları, Rahmetli Demireli aşıp Merkez Bankasını alamayacaklarını anladılar. Ancak, Merkez Bankasını kontrolde tutma amacından vaz geçmediler. Kulağa hoş gelen ve fakat bankerlerin işine yarayan ''Merkez Bankası Özerk olsun'' kuralını işler hale getirdiler.
Görevini başarıyla yapan Kemal Derviş, davul zurna ile para baronlarının bankasındaki yeni görevine uğurlandı. Giderken en fazla göz yaşını, sosyal demokratlar döküyordu.
Şinasi Kara
YORUMLAR