ORDU HALKI KİMLERDEN OLUŞUYOR ?
Ordu halkının çoğunluğu Oğuz Türkleridir. Ayrıca, Yunanistan ve Makedonyadan göçerek gelen Türkler vardır. Orduda Müslüman Gürcüler vardır. Çerkezler vardır. Ermeni ve Rum dönmeler vardır. Hemşinliler vardır.
Orduya Türklerin gelişi 1396 yılında Süleyman Beyin GİRESUNU fethettiği tarih ile başlar. Orduya en çok Oğuzların ÇEPNİ boyu gelmiş ve vadilere yerleşmişlerdir.
Orduya Türkler geldiğinde ERMENİ yoktur. Rumlar vardır. Ermeniler, Yavuz Sultan SELİM Hanın Trabzon Valisi olduğu dönemde, HEMŞİN’ den göç ederek Orduya gelmişlerdir. Trabzon Valisi Yavuz Sultan SELİM, Trabzon ve etrafını İslamlaştırma siyaseti uyguluyordu. Dininden vaz geçmek istemeyen Hemşinli Ermenilerin bir kısmı Orduya göç etmiştir.
Hemşin dağlık bir coğrafyaya sahip, toprağı fakir bir yöredir. Elinde sanatı olan Ermeniler, Orduya göç etmişler. 1800 lere gelindiğinde Ordu Ermeni şehrine dönüşmüştür.
Tanzimat fermanı ile birlikte, Batılı Hristiyan tacirler, Osmanlı ülkesindeki Hristiyanlar ile iş birliğine girmişlerdi. Ordu bundan nasibini aldı. Ermeni ve Rumlar Ordu’da ticareti ele geçirdiler. Türkler köylerde yaşıyor. Hayvancılık ve ziraatla hayatlarını devam ettiriyordu.
1853 Kırım Savaşı sırasında Orduya KEL HASAN PAŞA adıyla bir komutan geliyor. Eskipazar mevkindeki askeri birliğe yerleşiyor. Pazar günleri, köylerden çan sesi geliyor. Rahatsız oluyor. Hristiyan din adamlarını topluyor. Müslümanlığa geçmelerini istiyor. Papazlar bu teklife şiddetle karşı çıkıyorlar.
Kel Hasan Paşa zora baş vuruyor. İslamı kabul etmeyen papazları kilise kapılarına asıyor. Hristiyan ahali panik halinde. Korkudan İslamı tercih ediyorlar. Fakat, İslamın usul ve esaslarını öğretecek hoca yok. Kel Hasan Paşa askerlerden imam tayin ediyor. İmamlar, müslümanlığa dönen halka İslamı öğretiyor. Halk bunlara GAVUR İMAMI diyor.
Halen köylerde Gavur İmamı lakabını taşıyan aileler vardır. Gavur İmamları, Hristiyan halkın büyük çoğunluğunu Müslüman yapmayı başarıyor. Bu nedenle, ORDU halkının bir kısmı dönmelerden oluşur.
Dönmeler kim olduklarını bilirler. Türk ismi taşırlar, koyu müslüman geçinirler, siyasal İslamı kullanırlar. Türklükleri şüphelidir. Nitekim, BELEDİYE BİNASININ önüne yazı astılar. Yazıda “BİZ DENİZE ADAM DÖKMEDİK, TAŞ DÖKTÜK HAVALANI YAPTIK” yazıyordu. Rumların, İzmirden denize dökülmesini hatırlatıyordu. Aslında “kimliğimiz kaybetmedik” demek istiyorlardı. Ağır bir makale yazdım. Yazıyı kaldırdılar.
Ermeniler, 27 mayıs 1915 yılında tehcire tabi tutuldular. Ermenilerden 10 aile kalmış. Onlar da askerin terziliğini yaptıkları için korunmuşlar. Rumlar 1924 yılında Yunanistana gönderildiler. Yerine Selanik ve Vardarda yaşayan Türkler getirildi. Ordu’da müslüman olmayan ahali kalmadı.
Türklerden sonra Ordunun ikinci büyük nüfusu Gürcülerdir. Gürcüler Osmanlı İmparatorluğu döneminde gönüllü olarak Orduya göç etmişlerdir. Çerkezler ise Ruslar tarafından 1862 yılında zorla göçe zorlanmıştır. Karadenizden kayıklar ile Orduya gelip yerleşmişlerdir.
Gürcü ve Çerkezler, Türkler ile evlenmişler ve ORDU HALKININ ayrılmaz bütününü oluşturmuşlardır.
Orduda bir deyim vardır. “Ticareti LAZLAR yapar. Siyaseti GÜRCÜLER yapar. Türkler dedi-kodu yapar”
Bu söylem doğrudur. Ordu siyasetini, siyasal islamı kullanarak Gürcüler ve Dönmeler tayin ediyor. Türkler seyrediyor.
Şinasi KARA
YORUMLAR