Sinasi Kara
Fransız Filozof Maurice Duverger ''Her toplum layık olduğu şekilde idare edilir'' diyordu. Bu kural değişmeden devam ediyor.Benzer durum, sosyo-ekonomik gelişme açısından da, doğruluğunu koruyor. Toplumlar, hak ettikleri ölçüde ilerliyor ve gelişiyor. Yaşanmış örnekler var.
5 yılım Almanyada geçti. 10 yılım Amerikada geçti. İki gelişmiş ülkenin ortak bir özelliği var. Devlet ve Millet olarak her türlü yatırımı, sahipleniyor. Tipik örnek Elon Musk dır.
Elon Musk Güney Afrikalı bir göçmen. Amerika'ya okumaya gidiyor. Bilgisini kullanarak, zengin oluyor. Kazandığı parayı, roket teknolojisine yatırıyor. Aynı roketi tekrar tekrar kullanıyor. Roketler ile uzaya uydu taşıyor. Buradan kazandığı para ile Tesla adındaki elektrikli araç fabrikasını kuruyor. Amerika, Elon Musk'ı bağrına basıyor.
Ülkemize gelelim. Özdemir Bayraktar adında Trabzon kökenli bir sanayici, İstanbulda fabrika açıyor. İnsansız hava aracı üretiyor. Ürettiği araçları, ihale ile 2014 yılında askere satıyor. TB2 diye tanımlanan sihalar, çok meşhur oluyor. Karabağda savaş kazandırıyor...Özdemir Bayraktar'ın, Selçuk Bayraktar adında bir oğlu var. Selçuk Bayraktar, babasından devraldığı şirketi DÜNYA MARKASI yapmayı başarıyor. Ülkemizde bu başarıyı hazmedemeyen o kadar çok insan var ki. Başı muhalefet çekiyor.
Diğer bir örnek TOGG adındaki otomobil. Bu fabrikayı özel şahıslar bir araya gelerek kurdu. Şirketin CEOSU ''günde 20 araba üretimi yaptıklarını, Mayıs ayından itibaren üretimi hızlandıracaklarını'' açıkladı. Yeni kurulan her işte bir takım engeller olur. Engeller zamanla aşılır. Anacak, ülkemizdeki muhalif kesime bakıyorum ''Arabalar İtalyadan ithal edildi'' diyerek, İstanbula araç taşıyan Tırların resmini paylaşıyor. Gazeteci, şirketin müdürüne (Ceosuna) durumu soruyor. Ceo ''arabaları kendilerinin ürettiğini, neden böyle yorumlar yapıldığına anlam veremediğini'' söylüyor.
Anlamı belli. Toplum gelişmeyi hak etmiyor. Etmiyor, çünkü, yalan habere inanıyor. Toplumu oluşturan bireylerin çoğunluğu başarısız. Başarısız olduğu için, BAŞARISIZLIKTAN zevk alıyor.
Bunu anladığım zaman çok geç kalmıştım. Ben de, halkıma yararlı olsun diye Ulubeye fabrika kurdum. Başta belediye olmak üzere, karayolları ve il tarım müdürlüğü hep birlikte hareket edip, fabrikayı battal ettiler. Ulubeyli de fabrikanın battal olmasından adeta zevk alıyordu. Sonunda vaz geçtim. Herkes rahatladı. Toplum, başarıyı değil, BAŞARISIZLIĞI tercih ediyor.
Sosyolojik olarak yapı budur. Her toplum layık olduğu gelişmişlik seviyesine ulaşır. Gelişmeyi, toplumların tercihleri tayin eder. ''Başarısızlığı'' tercih eden toplumlar geri kalıyor.
Şinasi Kara
YORUMLAR