Ülke ekonomilerine yön veren sektörlerden en önemlisi SAVUNMA SANAYİ dir. Savunma sanayi, yan sanayiye iş veriyor. Teknoloji üretiyor. Yüksek katma değer yaratıyor. Dış ticarette, ticaret hadlerinin ülke lehine işlemesine olanaklı kılıyor.
Uluslararası siyaset açısından da önemi var. Askeri güç dengesinde ülkenin, başat olmasını ve ülkenin itibar kazanmasını sağlıyor.
Arşivler yalan söylemez. Yakın tarihimize göz attığımız zaman, her şey gözüküyor. Dört Türk girişimci ve Devrim Otomobili hikayesi ülkenin gerçeklerini bize anlatıyor.
1. NURİ KİLLİGİL (1889-1949)
Silah sanayinin temelleri, Nuri Killigil tarafından atılmıştır. Enver Paşanın kardeşi olan Nuri Killigil Bakü Fatihi olarak anılır. Ermenileri ve Rusları Baküden kovmuş Ordu komutanıdır. Mondoros Mütarekesi ile Osmanlı silah bırakınca, Baküden İstanbula dönmüştür. Cumhuriyet döneminde silah üretmeye karar vermiş ve Haliçte üretime başlamıştır.
Nuri Killigil fabrikası silah ve mühimmat üretiyor Askeriyenin ihtiyacını karşılıyordu. Bulgaristan, Pakistan ve Suriyeye silah satıyordu. Yahudilere karşı koyan Filistinlilere, silah ve cephane gönderiyordu.
1949 yılında, Haliçteki silah fabrikası 28 adet işçisiyle birlikte, havaya uçuruldu. Nuri Killigil'in cesedinden ufak parçalar bulunabildi. Düşman içimizdeydi. Cenaze namazını dahi kıldırmadılar. Killigil Paşanın cenaze namazı ölümünden 67 yıl sonra kılındı. Hatırası, Türk Milletinin ortak hafızasında yerini koruyor.
2. NURİ DEMİRAĞ (1886-1957)
Sivas doğumlu Nuri Demirağ, demiryolları müteahhitliği ile işe başlamıştır. Soyadı oradan geliyor. Atatürk'ün arzusuyla, 1936 yılında uçak fabrikası kuruyor. Yaptığı uçaklar, Ankara-İstanbul-Kayseri arasında yolcu taşıyor. Askeriyenin ihtiyacını karşılıyordu. Yurt dışına ihraç ettiği uçak, Danimarkada sergileniyor.
1949 yılında generalin birsi ''Uçak üretmemize gerek yok, Amerika bize bedava verecek'' diyordu. Bu söylem, Nuri Demirağın fabrikasının kapanmasına yeterli geldi. Türk Hava Kurumu verdiği bin adet uçağı satın almayıca, sonuç kolayca tahmin edilebiliyor.
Nuri Demirağın hatırası, Türk Milletinin ortak hafızasında yaşıyor.
3. VECİHİ HÜRKUŞ (1896-1969)
Türk uçak sanayinin öncülerinden olan Vecihi Hürkuş askeriyede pilot idi. Kurtuluş Savaşı sırasında, Yunan uçağını düşürmüş ve kahramanlık madalyası almıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında ele geçen İngiliz Uçaklarının parçalarından ilk uçağını 1924 yılında üretmiş: Daha sonra orijinal uçakları da üretme başarısı göstermiştir. Kurduğu uçak fabrikasında ürettiği uçakları ihraç etmiş. Türkün adını dünyaya duyurmuştur.
Ancak, 1949 yılında bir Türk Generali ''Amerika uçağı bize bedava verecek, uçak üretmemize gerek yok'' diyordu. Vecihi Hürkuşa sipariş edilen uçaklar devlet tarafından satın alınmayınca, fabrikası kapanmak zorunda kaldı. Ama hatırası Türk Milletinin ortak hafızasında yerini koruyor.
4. ŞAKİR ZÜMRE (1885-1966)
Şakir Zümre Silah fabrikası, ilk uçaktan atılan bombayı üretme başarısı göstermiştir. Ancak, ülkemizde başarı cezasız kalmıyor. Devlet, ürettiği mühimmatı satın almayınca, Şakir Zümre silah fabrikasını SOBA üretim tesisine dönüştürdü. Vatan Caddesinde, bayramlarda yapılan askeri geçiş törenlerinde, arabasının sırtına sobaları koyarak, merasime katılıyor, ulusal silah fabrikasının ve ülkenin akibetini sergiliyordu.
Şakir Zümre'nin hatırası, Türk Milletinin ortak hafızasında yaşıyor.
5. DEVRİM ARABALARI
Türkiyede 1960 darbesi olmuş, iktidar askerlerin eline geçmişti. Cemal Gürsel Cumhurbaşkanı olarak tayin edilmişti. Adını buradan alan Devrim adında bir araba yapılmasına karar verildi. 1961 yılında tamamı Türk Mühendislerinin eseri olan Devrim adındaki araç üretildi. Dünyada bomba etkisi yaratı. Ancak, görünmeyen güçler ve onların iş birlikçileri arabanın seri üretimine engel oldular.
Devrim adlı aracın seri üretimi yapılabilseydi, bu gün ülke TANK MOTORU arıyor olmayacaktı. Türk sanayi, çok ileri bir boyuta ulaşabilirdi. Zira otomotiv sanayi, binden fazla yan sanayiye iş veriyor. Aradan 60 yıl geçti. Türkiye otomobil fabrikasını yeni kurdu. Araç üretmeye çalışıyor.
Türkiye bu gün, Selçuk Bayraktar adındaki girişimci sayesinde insansız hava aracı üretiyor. İhalara, silah koyan Selçuk Bayraktar, savunma sanayinin gücüne güç kattı. Ürettiği araçlar Karabağ savaşında denendi ve Azerbaycanın işgal edilmiş topraklarının kurtarılmasına yardımcı oldu.
Selçuk Bayraktar, bana, yukarıda anımsattığım dört girişimciyi hatırlatıyor. Zira, tarih tekerrür eder. Tarih iyi bilinirse, tekerrür etmesi önlenebilir.
Nuri Killigil, Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş ve Şakir Zümre'nin hatıralarını, toplumun hafızasında canlı tutmamız ve ulusal girişimcilerimize destek olmamız gerekiyor.
Şinasi Kara
YORUMLAR