Kesin olan bir durum varsa, o da Türk Emeklilik Sisteminin reforma tabi tutulmasıdır. Zira, emeklilere ödenen maaş ve yardımlar ekonominin makro büyüklüğü ile bağdaşmıyor. Bütçe dengeleri ile uyuşmuyor.
Zannedilir ki, emekliler yaşlı insanlardır. Yıllarca çalışmışlar, ülkeye katkıda bulunmuşlar. Yaşlılık günlerinde rahat ve huzur içerisinde yaşasınlar. İdeali de budur. Ancak, Türkiye'de durum böyle değil.
Ekonomiye hiç katkısı olmadan emekli maaşı alan var. Emeklilerin bekar kızları babalarının emekli maaşını alıyor. Emekli olduğu halde, kocasının emekli aylığını alan var. Çalıştığı ve para kazandığı halde ölmüş emekli baba ve kocanın maaşını alan var. Yaşından dolayı, ihtiyarlık parası alan var. Engeli olmadığı halde engelli parası alan var. O kadar çok suistimale konu olmuş ki, çözüm bekliyor. Bunları tek bir yasa hükmü ile ortadan kaldırmak mümkün.
Bazı kurumlar mensuplarına özel sandıklar kanalıyla ilave emekli maaşı veriyor. Bunların teke indirilmesi lazım. Tercih çalışana verilebilir. Sandığa tabi olmayan çalışanların, özel emeklilik sistemlerine geçişi sağlanarak, sistem teke indirilebilir.
Devlet garantili ve ödemeli emeklilik sistemine son vermek gerekiyor. Devletin yeterli yükü var. Sistem kendi içerisinde, kendi dengesini kurmalıdır.
Amerikan emeklilik sistemi, gayet olumlu çalışıyor. Amerikan sisteminden emekli memnun, devlet memnun. Çalışan, çalıştığı dönem sırasında ücretinden ayrılacak meblağı bir fona aktarıyor. Fondaki para 59 yaşına kadar birikiyor. Vergiden istisna tutulmuş. Fonda biriken parasını kişi emekli olmadan çekebiliyor. Çekerse ağır vergi veriyor. Genellikle kimse çekmiyor. 60 yaşına gelince, emekli parası ile rahat yaşıyor.
Biz şark toplumuyuz. Vatandaşa güvenmeyiz. Sen yapamazsın, senin adına ben yaparım anlayışı egemen. Bu anlayışı kıramadık. Sosyal haklar, hep yukarıdan verilmiştir. Yukarıdan verilenin hak olarak algılanması, geleneğe dönüştü. Şark toplumunda Lavoisier yasası işlemiyor. Değirmenin suyu nereden geliyor diye düşünce dahi yok. Herkes bir an önce emekli olup maaş almaya bakıyor.
Ancak bir sorun var. Lavoisier kuralına göre; yoktan var olmaz, var da yok olmaz. Ekonomiye katkısı olmayanın ekonomiden pay almasına, ya da katkısından daha çok pay almasına bu kural izin vermez. Herkes, katkısı kadar ekonomiden pay almalıdır.
Çalışan, emeklilik günleri için ayırdığı kendi parasını harcamalıdır. Zira, Ekonomi ''kendi birikimlerinden daha fazlasını'' vatandaşa emekli maaşı olarak veremez. Alacağını zannederek emekli olanlar, bir süre sonra hüsranları yaşayacaktır.
Bu kuralı uygulamak için yapılacak reform bellidir. Bu gün yapmaz iseniz, yarın mecbur kalacaksınız. ''Emeklilik amacıyla vatandaşın çalıştığı sırada ücretinden ayrılan birikimlerini, bireysel emeklilik amacıyla organize eden düzen kurmaktan başka çare'' yoktur.
Şinasi Kara
YORUMLAR