Türkiye, Doğu Akdenizdeki uluslararsı hukuktan doğan egemenliğini ve ekonomik çıkarlarını koruyor. Bundan daha doğal bir amaç olamaz.
Uluslararası politikada, hukuku güç tayin eder. Uluslararsı hukuk, aciz devletlerin sığınağı olarak anlam taşır. Güçlü ülkeler, haklarını çiğnetmez. Zayıf ülkeler ise, güçlü ülkelere sığınır. Uluslararası hukuka sığınır.
Yunanistan zayıf bir ülke. Uluslarası uzmanlara göre, askeri açıdan yok mertebesinde yapılanmış. Savunmasını Nato'ya, ekonomisini AB'ye havale etmiş. Aralıkta geçinip duruyor.
Diğer bir Nato ülkesi olan Fransa, silah sanayinde güçlü. Fakat, savaştıracak askeri yok. Bu sonuç, Fransız nüfusunun yaşlı olmasından kaynaklanıyor. Refah arttıkça, savaştıracak asker bulunamıyor.
Türkiye'de Nato ülkesi. Nato'nun 2. güçlü ordusuna sahip. Son yıllarda, Türkiye silah sanayinde hızlı ilerledi. Bilhassa İHALAR ve SİHALAR konusunda dünya liderliğine oynuyor. Bu silahların yazılımı ve üretimi Türkiyede yapılıyor. İnsansız hava aracı olan her bir siha, birer KAMİKAZE sayılıyor.
Üç Nato ülkesi, Doğu Akdenizde karşı-karşıya geldi. Uluslararası uzmanlar, savaş koşullarının oluştuğunu yazıyor.
Bana göre SAVAŞ OLASILIĞI yok. Sebebini ise 2300 yıl önce yaşamış ARİSTO açıklamış idi. Aristo'nun tezi, güncelliğini koruyor.
Aristo, Büyük İskenderin hocası idi. Büyük İskenderin ''Feth ettiğim ulusları nasıl egemenliğim altında tutarım'' sorusuna, Aristo aşağıdaki politikayı öneriyordu.
''Onların arasına nifak sok, savaşacakları zaman, aracı olarak devreye gir. Seni kurtarıcı olarak görecekler ve devamlı egemen olacaksın'' diyordu.
Benzer durum aynen yaşanıyor. Nato'nun egemen Abisi ABD dir. Önce, Nato üyeleri arasına nifak soktu. Onları karşı karşıya getirdi. Seyrediyor.
Şinasi Kara
YORUMLAR