AMERİKAN TOPLUMU ve SOSYAL SINIFLAR

M.Ö. 4. Yüzyılda ünlü Yunan Filozofu ve Büyük İskenderin hocası Aristo, toplumsal sınıfları üçe ayırıyordu. Bunlar, zenginler-orta sınıf ve fakir kesimden oluşuyordu. Bu sınıflama Amerikaya uymuyor.
Amerika'da toplumsal sınıflar dört kesimden oluşuyor. Dolar baronları, zenginler, çalışan kesim ve evsizler olarak toplum sınıflara ayrışıyor.
Dolar baronlarının sayıs bini geçmez. Doları onlar basıyor. Amerikadaki servetin çoğunluğu onlara ait. Merkez bankası-bankalar ve medya ellerinde. Amerikan toplumunu istedikleri gibi yönetiyorlar.
Zenginler sınıfını eğitimli ve yetenekli insanlar oluşturuyor. Bu sınıfa girenler, tasarruf etmeyi beceriyor. Amerika'da tasarruf edebilen herkes zenginler sınıfına girebiliyor.
Çalışan kesim. Çoğunluk bunlardan oluşuyor. Çalışan kesim tasarruf edemiyor. Sistem onları kredi kölesine dönüştürmüş. Ev borç ile satın alınıyor. Eşya kredi ile satın alınıyor. Herkesin kredi numarası var. Çalışan kesim ''kredi numarası'' ile övünüyor. Kredi kölesi olduğunu fark dahi edemiyor.
Evsiz kesim. Amerika'da her şeyini kaybetmiş sokakta yatan ve çöplerden geçinen 10 milyondan fazla insan var. Sistem o kadar acımasız ki, zenginliğine rağmen Amerika ''neden evsizlere çözüm bulamıyor'' sorusuna cevabı, kredi köleleri sistemi veriyor.
Kredi kullanan çalışan kesim, borcunu ödemez ise önce evi elinden alınıyor. Evsizler sınıfına düşüyor. Sistem ''borcunu öde yoksa evsiz kalır, sokaklarda yaşarsın'' tehdidi ile kredi kölelerini çalışmaya mecbur bırakıyor. Bu nedenle, evsiz sorunu çözülmüyor.
Son yıllarda, Amerika'da çalışan kesimin refahında azalış saptandı. Reel satınalma gücü bazında, 1960 larda 15 dolar olan saat ücreti, 8 dolara kadar düştü. Çalışan kesim, kişi başına 50 bin dolar olarak hesaplanan gelire ulaşamıyor.
''Nerede benim, 50 bin dolarım sorusu sorulmaya'' başlandı. Gelir bölüşümündeki adaletsizlik tartışılıyor. Amerikan toplumu, için-için kaynıyor.
Şinasi Kara