Persona( Maske)
İnsanın olduğu yerde, sizin hikayenizi dinlemeye hazır bir yürek olduğunu hiç düşündünüz mü?
Yoksa hikayenizin içine kendinizi gömüp sakladınız mı?
Neydi bu hikayede saklanan? Yaşanmışlıklar mı yoksa yaşanmışlıklara eşlik eden derin duygular mı?
Duygulara temas edip anlatır mısın kendini?
Suskunluğun içinden çıkarır mısın benliğini?
Şimdi karşımda benliğin duruyor ürkek ve korkak.
Kendisinin anlaşılmışlığı karşısında bir o kadarda şaşkın ve telaşlı.
Hikayesini anlayan ve anlayanın aynasında kendi içinde parçalara ayrılmış kimliği. Dinliyor ve susmaya devam ediyor.
Gelen yankının etkisiyle cümleleri anlamaya çalışıyor.
Duygular mı? Maske mi? Nedir bunlar?Benden uzak ve bilinmezlik.
Kulak verir ve dinlemeye devam ediyor sessiz sessiz.
Bütün duyguların tohumlarını saklar insan içinde.
Hangisine su verip beslerse çıkar gün yüzüne.
Yaşarken, bu tohumları gömmüş derinlerine.
Bazen onlara temastan korkmuş ve bazen de uzaklaşmış.
Acıya karşı en kolay yaptığı şey, kendini uyuşturmak olmuş.
Uyuşan benlikle takmış maskeleri ve maskelerin arkasında çığlık atan feryatları ve gamları.
Kendini olduğu gibi kabul etmeyen indirir mi maskeyi?
Maskeyle bakar öteki yüzlere ve öteki yüzde yankılanmaya bir o kadarda muhtaç. Çıkarabilir miyim maskeyi? sorar kendine. Korku ve endişeyle etrafa bakınır.
İçinde ki parçalanmış benlikleri fısıldar durur:
“ Çıkarırsan maskeni, yok olursun. Yokluğun içinde, hiçlik denizinde kendini bulursun.
Nerede ihtişamın? Nerede saltanatın? Nerede ?
Egonun sessizliği içinde çatışıp durursun. Ruhun sesine kulak verir misin?”
Kendini doğru tartmak zor gelir, düşünür durur.
Kırılgan tarafını mı? Yoksa yaşanmışlığın verdiği acı tecrübeleri mi?
Hangisini tartacaktı? Tarttığı tarafın ağır basan yönünden hangisinden doğacaktır? Maskeye uzatır elini, çıkarmaya çalışır ve karşısında İnsan olan yerde hikayesini dinleyen yüreği arayıp durur.
Kendi kendine fısıldanır:
“Anlatırım kendimi kurtulurum bu bölünmüşlükten.
İçimdeki parçaların yasını tutup vedalaşırım.”
Etrafa bir ses yayıldı,
“İnsan zorlukla sınanmadan içinde saklı duran gücü keşfedemez.
Açılmamış kanatların büyüklüğünü kimse bilemez.”
Bu yankı nerden geliyor?
Sesin olduğu tarafa baktı.
Dinlemeye hazır bir yürek buldu.
Çıkardı maskeyi bıraktı yere.
Olmak cesareti doğdu içine. İçindeki
boşluğa bakabileceğini gördü.
Boşluğun içinde kendini çıkarıp durdu.
Çıkardı kendini doğurdu onu.
Kendine sarılıp besledi onu.
Psk. Meleyke Mursaguliyeva