Hayat Sahnesi
Hayat tiyatro sahnesi ve bizler birer oyuncuyuz.
Oyunun içinde aldığımız rolleri oynarız. Oynadıklarımızla öğreniriz yaşamı ve bazen de sıkışıp bunaldığımızı hissederiz.
Sıkan ve bunaltan şey bize sabrı öğretir.
Sabır kavramını kalbimizde hissederiz .
Kimi zaman sahnede terk edilme ile yüzleşiriz.
Terk edilmenin acısıyla ayakta durmayı öğreniriz.
Bazen bizim dışımızdaki şeyleri kontrol etmek isteriz.
Böylece sırtımıza ağır yükler yükleriz.
Hayat yine ders verir ve öğrenmemizi ister.
Böylece taşıdığımız yükü bırakmayı öğreniriz.
Bazen hayat bize korkuları gösterir, onlarla yüzleşmeyi ve yenmemizi öğretir.
Yenmek için yolları ve yolların için de çözüm bulmamızı istiyor.
Bulduğumuz yolda cesaretli olmamızı öğretir.
Bazen hayat sahnesinde beklentilerimizin esiri oluruz.
Esiri olduklarımızdan nasıl kurtulacağımızı öğreniriz.
Bazen de hayal kırıklığına uğrarız ve bu durumda uyum sağlamayı, kabullenmeyi öğreniriz.
Bazen içimizde kıskandığımız parçalarla yüzleşiriz ve hayat bize elimizdekilere şükretmek gerektiğini öğretir.
Hayat bize hep ders vere vere ve bizleri halden hale çevirir.
Hal gelip geçicidir, geriye kalan kendi şahsiyetimizdir.
Şahsiyeti olanın hayat sahnesin de yüzü ak olur.
Doldurduğu heybesi mükafatı bol olur.
Ey sevgili okurum, sahnedeki rolün mübarek olsun.
Sahneyi terk ettiğinde, bıraktığın izlerin güllerle dolsun.
Bu da benim sana bıraktığım duam olsun!
Meleyke Mursaguliyeva