VAHŞİ YARATIĞIN PARA HIRSI ve DEĞİŞİMİ

Dünyanın yeraltı zenginliklerini devamlı çıkarak içini boşaltmak doğru bir şey mi ? 
Doğal gaz diyoruz yer altına saldırıyoruz,petrol diyoruz yer altına borular döşüyoruz, tesisler kuruyoruz, madenler diyoruz yer altını oyarak boşaltıyoruz. Bununla kalsa iyi;yeraltındaki bazı reaksiyonlar ve ısı artışları yanardağların faaliyete geçmesine sebep olarak yine yeraltının boşalmasına ve çökmesine sebep oluyor. 

Hızını alamayan insanoğlu bir de nükleer ve atom bombası denemeleri yapıyor.Dünyanın şaftını,dengesini bozuyorlar;çökmeler, kırılmalar ve sonuçta depremler oluyor. Dünyanın sonuna doğru depremler artacakmış.Çok doğru,artmasa şaşardım zaten.. Bu kadar tahribattan sonra bu kadar zülümden sonra depremlerin olmaması  mümkün mü?

Yeraltı kaynaklarından başka  yer üstünde de dünyanın dengesini bozmaya devam ediyoruz.. küresel ısınmaya insanoğlu sebep oluyor..Aşırı motorlu taşıtlar, kozmetik Sanayisi-üretilmesi ve kullanılması gibi daha pek çok sebep ozon tabakasının delinmesine sebep oluyor.zararlı güneş ışınları filtre edilmeden dünyaya gelmesi  küresel ısınmaya sebep oluyor..Takiben Kuzey kutbunda ki buzulların erimesi mevsimlerin değişmesi,sel felaketleri, su basmaları gibi tabiat olaylarının artmasına sebep oluyor.

Çin’in Wuhan kentinde corona virüsü icat edenler özellikle 65 yaşın üstü topluma yük olmuş emekli,işe yaramayan veya  hasta kişilerin Öldürülmesi ile dünya nüfusunun azaltılması düşünüldü ve işleme kondu.

Dünyada tabiatta böyle değişiklikler olurken onun üstünde yaşayan insanlarda da pek çok değişiklikler oluyor. Hatırladığım kadarıyla Bizim çocukluk zamanımızda tanıdığınız insanlarla şu andaki insanlar arasında bariz farkların olduğunu söyleyebilirim .Elbette insanların görüşlerinde yaşam tarzlarında, örf ve  adetlerinde değişiklik olması doğaldır diye de düşünebiliriz. Ama bir ülkede siyasi ve çıkar amaçlı fikirlerin değişmesi olmuş iseou büyük tehlikedir. Yolsuzluğun ve yoksulluğun kapılarını açar. Anlaşılmasın diye üzerini örtmek  için yasakları getirilir.

Ülkemiz için güzel şeylerin olmasını istiyoruz. Ama  bu istemekle veya  kenarda durmakla  olmuyor. “PKK sizi tükürüğünde boğar”, “Biz sırtımızı PKK ve Kandil’e dayadık” diyor ve  kimsenin sesi çıkmıyor. Tehtidi yapan kim?Türkiye Büyük Millet Meclisinde  milletvekili olan biri ve bizlerden  maaş almaya devam ediyor.”Kürt sorununun çözümü Kandilden ve İmralı‘dan  geçer” diyerek yine tehtit ediyorlar.” “PYD/YPG Fıratın doğusuna da batısına da geçecek ve sizlerde mal gibi bakacaksınız”. İsrail Harran ovasının bir kısmını Türkiye’den vatandaş yaptığı kişilere para vererek aldırıyor. Biz hala mal gibi bakıyoruz.. vatandaşımız duyarsız.. adeta canlı robotlara dönüşmüş gibi…Yeni neslin zaten umurunda değil.

İşe giderken araba kullanmayı pek sevmiyorum dolmuşa binip hastanenin önünde iniyorum; Evim hastaneye  çokta uzak sayılmaz. Bazen dolmuşta  gençlere rastlıyorum,, Orta veya  Lise öğrencileri oldukları belli oluyor. Biz onlara teenageer diyoruz. Yani 13-19 yaşları arasındaki gençlerden söz ediyorum. Dolmuş yolculuğunda birkaç kere başıma gelen beni üzen olaylar olmuştu. 30 yaşlarında bir bayan kucağında 6-8? aylık bir bebeği ile  dolmuşa binmişti.. Yer olmadığından ayakta kalmıştı. 3-4 tane genç oturuyordu, hiç birisi ona yerini vermeyince ben kalkmak zorunda kaldım ve yerimi  hanım kıza verdim.Kızcağız “Amca gerek yoktu”diyerek yan gözle de gençlere bakıyordu.. Belli ki esas yer vermesi gereken onlardır demek istiyordu. Aynı benzer bir olayı bir hafta sonra tekrar yaşamıştım. 75 -80 yaşları arasında bir bey dolmuşa binmişti, bacakları titriyordu ayakta durmakta zorlanıyordu yine gençlerimiz kendisine yer vermeyince tekrar aynı olayı yaşadık ve yerimi kendisine verdim.
 
İnsanları öldürme dünya nüfusunu azaltma artık suç olmaktan çıktı..Bunu gören yeni gençlik bunların hepsini eğlenceli  bir oyun olarak kabul edip sevgi ve saygıyı da ortadan kaldırdı. Sizin anlayacağınız bundan sonra dünyanın başı belada..Biz göremeyiz ama gerek canlı robotlarla !!! gerek cansız robotlarla dünyanın  idare edileceği zaman yaklaşıyor