Şenol Güneş 1967-1969 yılları arasında Trabzon erdoğdu gençlik Spor’da futbol hayatına amatör olarak başlamış 1969 ‘dan 1972 yılına kadar Akçaabat Sebat Spor‘da profesyonel futbolcu olarak oynamış ,daha sonra da 1972-1987 yılları arasında Trabzonspor’da profesyonel olarak oynamıştır. Trabzonspor’da oynarken altı defa şampiyonluk görmüştür.Daha sonra teknik direktör olarak Beşiktaş spor kulübünde de iki kez şampiyonluk yaşamıştır.
Şenol Güneş’le daha önceleri tanışmazdım. Erzurum’da ortaokul ve lise hayatımın bir kısmını geçirirken aynı zamanda Erzurum amatör kümede futbol oynuyordum.Cumartesi günü palandöken sporla oynadıktan sonra pazar günü Erzurumspor Sebatspor maçının olduğu söylendi biz de topluca maça gitmeye karar verdik.
O zamanlar Şenol Güneş Sebatsporun kalecisi idi.Yine liseden arkadaşım çok iyi futbolcu Cemoka lakaplı Eyüp Sultan Ertuğrul da vardı Eyüp Sultan Ertuğrul ile aynı amatör takımda oynuyorduk ve benden çok daha iyi futbolcuydu. Eğer okulu bıraksaydı çok iyi bir futbolcu olurdu, karlı bir meslek edinmiş olurdu Erzurumspor Sebatspor hatta Trabzonspor’da bile ondan daha iyi oyuncu olacağını sanmıyorum.
Pazar günü Erzurum sporun sahasında Erzurumspor Sebatspor maçını izledik. Erzurumspor‘da Selahattin ve Hüseyin isimli iki tane Trabzonlu futbolcu vardı. Hüseyin denilen oyuncu daha sonra milli olan Hüseyin Tok’tu. Yıllarca Trabzonspor’da forvet olarak oynadı ve Hüseyin 61 ünvanını aldı,gollerinin bazılarını 61. dakikada atmış olduğundan bu Ünvan ona verilmişti.
Maç oldukça çekişmeli geçiyordu Hüseyin ve Selahattin Erzurumspor’da oldukça etkili oynuyordular ama kalede bir kedi veya kaplan diye hitap edilen bir kaleci vardı. Uzun saçları ve köşelerindeki kurtarışlarıyla tam bir panterdi. Ne Hüseyin’in ne de Selahattin’in kafa vuruşları veya serbest vuruşları gol olamıyordu.Cemoka ile maçı tribünden izliyorduk.Erzurumluların ağzı açık kalmıştı.”hele gardaş bele bir kaleci olur mu?Ambunun kemigi yoğ mi?Lastih mi nedir?” şeklindeki konuşmalarını duyuyorduk. İşte bu İnanılmaz kurtarışlar yapan Erzurumluların ağzı açık kalarak izlediği lastik kaleci Şenol güneşti.
Maç bittikten sonra Cemoka yani Ertuğrul beni yanına alarak soyunma odalarına indik.Güvenlik bizi bırakmıyordu ama Ertuğrul Hüseyin Tok’u tanıyordu ona işaret edince bizi kapıdan aldılar ve içeri girdik.Orada hem Hüseyin Tok’la hem Selahattin hem de Şenol Güneş’le tanıştık.Bizim Ertuğrul neymiş be kardeşim hepsini tanıyormuş onlarla birlikte amatör küme altyapısında top koşturmuş hatta çocuklukta onlarla birlikte aynı mahallede top bile oynamıştı.Maç sonrası sohbette Trabzon’lu oyuncular Eyüpsultan Ertuğrul’a yarı şaka yollu yarı ciddi bir şekilde “uşağım bırak okumayı gel fut futbola”demiştiler.
Şenol Güneş tekrar Trabzonspor’un başına teknik direktör olarak görevlendirildi. Bunu fazlasıyla hak eden bir kişidir.Onun futbol bilgisi ve becerisini herkes bilmektedir.Ona başarılar dilemekten başka bir yardımımız olamaz.
Bizim ona şu isteğimiz ve önerimiz olabilir;
sayın hocam lütfen sizin döneminizdeki gibi Trabzonlu çocukları altyapıdan yetiştirerek Trabzonspor’da oynatınız.Dışarıdan taşıma oyuncuyla yapılan maçların ve kazanılacak şampiyonlukların pek değeri olmaz.Oysa bizim çocuklarımızın Trabzon ruhuyla oynayarak kazanacakları Şampiyonluklar bizleri çok mutlu eder ve tadına doyum olmaz.
Bir Trabzonlu olarak tekrardan Ali Kemaller Ali Yavuzlar,Necatiler,Kadirler,Turgaylarlar,Cemiller Şenollar,Hüseyinler Ogünler,Hamiler,Lemiler görmek istiyoruz lütfen onları yetiştiriniz.Trabzon ruhunu tekrar ayağa kaldırınız
YORUMLAR