MÜSLÜMANCA DÜŞÜNELİM...
Reklam
Necmi KURT

Necmi KURT

DOĞRU ANALİZ

MÜSLÜMANCA DÜŞÜNELİM...

25 Ağustos 2021 - 11:15


İslamiyet hıristiyanlıktan sonra dünyada en çok inanılan dindir.
Dünyada Yaklaşık olarak 50 ülke Müslüman‘dır veya bu 50 ülkede Müslüman çoğunluk bulunmaktadır diyebiliriz. Dünyadaki Müslüman nüfusun yaklaşık %62'lik kısmı Asya’da yaşamaktadır. En kalabalık Müslüman ülke Endonezyadır ve Müslüman nüfus 216 milyon yani % 90 civarlarındadır. Türkler karahanlılar döneminde 926 senesinde toptan Müslüman olmuşturlar. Takiben Selçuklular,Osmanlılar döneminde  Müslümanlıklarını sürdürmüşler ve Cumhuriyet döneminden bugüne kadar da İslamiyet ve İslami yaşayış hamdolsun ülkemizde devam etmektedir.

Müslümanların yaklaşık %20’si Arap ülkelerinde yaşamaktadır. Orta Doğu‘da Arap olmayan ülke olan İRAN ve Afganistan İle Pakistan’ın da büyük çoğunluğu Müslümandır. Avrupa'da ise Türkiye’nin %95 i ,Kosova ve Bosna Hersek'in nüfuslarının büyük bölümü de Müslümandır. Buna rağmen Avrupa nüfusunun çoğu Hristiyandır. MISIR ve Afrika’da NİJERYAN en kalabalık Müslüman nüfusa sahip ülkeleridir.
Yapılan araştırmalara göre dünyada yaklaşık 1.6 milyar Müslüman insan yaşamaktadır.
Araştırmalara göre Müslümanların çoğunluğu Sunni,Müslümanların %10,13 arasında da Şii nüfusu bulunmaktadır.

1.6 milyar Müslüman yaklaşık 1400 senedir kuranı Kerim’in ne demek istediğini anlamaya çalışmaktadır.. Kuranı Kerim’in ayetlerini çok değişik kişi ve kuruluşlar tefsirini yapmış ve çoğunlukla değişik anlamlar yüklenmiştir.. Bir türlü bir kuranı Kerim’in bizlere emrettiği İslam nizâmını ortak dilde konuşamadık.. Herkes kendine göre İslamiyet ihdas etmiş ve yaşamaya çalışmıştır.. Emevi ve Abbasi döneminden sonra gelen din âlimleri farklı farklı noktalara dikkat çekmişlerdir.Bunlardan en önemlileri dört büyük mezhep olan
1. İmam Ebu Hanife (İmam-ı Azam) Hanefi
2. İmam-ı Şafi(Şafii)
3. İmam Ahmet Bin Hanbel(Hanbeli)
4. İmam Mâlik bin Enes(Maliki)
Bunların haricinde pek çok gerçek Din alimleri, ulemalar da vardır..
Ayrıca başta Türkiye olmak üzere çoğu İslam ülkesinde tarikatlar ve cemaatler vardır..Radikal İslam kanadı,Vahabi kanadı,ümmetçilik, Kutupçuluk,
İhvancılar kanadı,Siyasal islam kanadı,Ilımlı İslam kanadı,dinler arası diyalog kanadı,Aliciler-Alevi, Nakşibendi,Sufi,Bektaşı, Halveti, Mevlevi gibi Tarikatlar ve Cemaatler kanadı,Hocacılar kanadı ayrıca Taliban,iŞİD(Daeş) ,El kaide ,El Nusra,Hizbullah,Hamas,Feto kanadı vs gibi silahlı Örgütler mevcuttur..
Bu açıklamadan sonra şimdi gelelim esas konumuza;
Söz konusu Müslüman ülkelerden yetişmiş kaç tane bilim adamı vardır ne kadar buluş yani icat keşfedilmiş ve teknolojiyi yansıtılmıştır..? İslam ülkeleri içerisinde gelişmiş bir ülke var mıdır?
Dünya standartlarına göre bu ülkelerde yaşayan insanların refah seviyeleri nedir? gelir düzeyleri ne kadardır? Gerek İslam cumhuriyeti ve gerekse diğer yönetimlerle idare edilen Müslüman ülkelerde adalet anlayışı ve hukuk düzeni nasıldır?

Bu sorduğum soruları inceleyecek olursanız maalesef hiçbir İslam ülkesinde ne bilim ne teknoloji ne de huzur ve refahı bulamazsınız.Bu ülkelerde yaşayan insanlar refah huzuru bulmak için maalesef ki gavur dediğimiz ülkeleri tercih etmektedirler..Müslüman ülkeler diğer dünya devletlerine göre neden geri kalmıştırlar.Bunu milliyetçi muhafazakar,dindar AYDINLAR ve düşünürler bugüne kadar hiç sorgulamadılar..Siyasi anlamda Müslümanları kandırarak onları potansiyel oy ağacı olarak gördüler..Bu anlamda özgür düşünce, gelişmişlik ve çağdaşlık onları her zaman rahatsız etmiştir.Aslında bu konuları bizden daha iyi görmelerine ve bilmelerine rağmen dini odaklı kuruluşları,tarikatları ve cemaatleri küstürmek istememişler ve onların oylarına ve hoşgörüsüne talip olmuşturlar..Ne yazıkki bu düşüncede olan insanlar ülkelerine faydadan ziyade zarar getirmiştirler..
“Yav hocam hep tarikatlardan cemaatlerden bahsediyorsun…niye hep Müslümanları eleştiriyorsun? Birazda Yahudileri ve hristiyanları eleştirsene, yoksa sen Müslüman düşmanı mısın “diyen arkadaşlarımız olabilir.
Osmanlı’nın esas gerileme döneminin Yavuz Sultan Selim’in hilafeti Mısırdan İstanbul’a taşınmasından sonra olduğunu görmek istemediler..Araplar Türk soyunu “Mevali”olarak görmüşlerdir..Bugün de bir Müslüman olarak bizleri öyle görmektedirler.. Osmanlı’nın Türklere bakış açısını kimse dile getirmedi, Türkleri ikinci sınıf insan geri zekalı olarak gördüklerini hep sakladılar..Bilmemizi istemediler..

İslam tarihini bir çok kaynaktan okuyarak Halifelerin ve sahabelerin bir kısmının nasıl öldüklerini öğrenmemiz birilerini rahatsız etmektedir..Cenabı Allah Kurani Kerim’i indirdi peygamber efendimiz‘i görevlendirdi ve bizlerin İslam nizami içerisinde yaşamamızı emretti. Peygamber efendimiz(SAV) yaşamış olsaydı İslam’ın içinde olan bu cinayetleri acaba nasıl değerlendirildi? Emevilerin ve Abbasilerin dinde yaptıkları düzenlemeleri tasvip eder miydi?
Cenabı Allah bilimi ve teknolojiyi çalışana ve isteyene mi veriyor yoksa islamı yaşayan kullarına mı veriyor? Allah istemediği kişiye ilmi nasip eder mi? Eğer Müslümanlara bunu nasip etmiyorsa acaba İslamiyetin gereklerini yerine getirmedikleri ve çalışmadıkları için midir?

Bütün ilimlerin sahibi Cenabı Allah’tır deniyor; doğrudur.. Müslümanlar neden çoğunlukla manevi ilimlerle uğraşıyorlar..Neden pozitif ilimde başarılı olamıyorlar. İnsanları devamlı olarak manevi ilimlere yöneltmek, gece gündüz ibadet etmek, kaza namazlarını kılmak hatta geceleri teheccüt namazını bile kılmayı önermek, sadece ramazan orucunu bir ay tutmak değil üç ayları da oruçlu olarak geçirmek İstek ve ısrarları çocuklarımızın pozitif ilime bakış açılarını değiştiriyor mu? Veya onların eğitim ve öğretim yapabilmeleri için yeterli zamanları kalıyor mu? İnsanların özellikle çocukların çocukluk çağında dinleri öğrenmeleri doğru bir şey.. ancak bütün çocukları hafız yapmak kafalarına takke kıçlarına şalvar geçirerek onları İslam Ordusu gibi yetiştirmek doğru bir yaklaşım değildir..

Çocuklarımızı devamlı manevi ilimler de eğitim görmeleri için teşvik eden tarikat ve cemaatlerin önde gelen bazı sözde Müslüman liderleri pozitif ilimle yapılan çalışmalar sonucu Üretilen Şeytan icadı olarak gördükleri bilgisayarları,cep telefonlarını helikopterleri, uçakları kullanıyorlar mı?

Aydınlar,bilim adamları,sanatçılar ve zengin kişiler toplumda göze batan kişilerdir.. meslekleri,kişilikleri inançları doğrultusunda birileri tarafından sorgulanarak onların önemsiz oldukları ortaya konabilir ve küçük düşünülebilirler.. Özgür düşünce ve bilimsel çalışmalar bazen onu istemeyen kişiler tarafından kısıtlanabilir.. Bu uygulamayı teokrasi ve monarşilerde görebiliriz.. Afganistan Taliban güçleri,İŞID,El- Nusra, El kaide, Hamas Hizbullah bu özelliklere sahiptir.Bugün Afganistan’da yönetimi ele alan Taliban’ın çevresinde bu örgütleri bulmamız mümkündür.

Çoğulcu demokrasi,laiklik ve özgürlük ;bilimin, adaletin ,huzurun teminatıdır..Eğer Müslüman bir ülkede bu özellikler mevcutsa bu ülkede bilimsel çalışma,bilime katkı ve teknolojik Üretim yapma imkanı vardır.. Bir Müslüman olarak bizlere düşen görev manevi ilimin yanında pozitif bilime de önem vermektir.

Bu yazı 763 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum