DİNİ AÇIDAN ÖRF VE ADETLERİMİZDE HIZLI DEĞİŞİM..

Bu cuma,bir mesaj aldım sizlere aynen  aktarıyorum..” Cuma Bayramınızı En kalbi duygularımla kutluyorum.SELAM ve dua ile..” “hayırlı cumalar, cumanız mübarek olsun”,şeklindeki mesajları daha önceden alıyordum. Ama bugünkü mesaj şekli biraz daha değişikliğe uğramış.Bakalım bundan sonra ne gibi dini örf ve adet değişimine  uğrayacağız

Özellikle 2002 yılından sonra yavaş yavaş 
İslami kültürümüzde,yaşantımızda,Dini değerlerimizde  selamlaşmamızdan, kutlamalarımıza kadar pek çok değişiklik olmuştur.Siyasette dengelerin değişimi ile toplumda çok önemli değişiklikler yürürlüğe  girmeye başlamıştır..Bu değişikliklerin bir kısmı spontane olarak gelişmiş bir kısmı da siyasi otoritenin zemin hazırlamasıyla cemaat ve tarikatların etkisi ile olmuştur.”Selamünaleyküm ve aleykümselam”Allah’ın selamını alıp vermek bile şekilciliğe sokulmuş; “sizde bizden, Ben de sizden, O da bizden “ tanımlamasında kullanılmıştır..

Çoluk çocuk kadını erkeği ile birlikte kemençe kaval,davul, zurna, saz ve tulum ile yaptığımız düğünlerimiz yerini haremlik ve selamlık oturumlarla dini sohbetlere bırakmış durumda.

Daha öncelerden ekimin son haftası olarak seçilen “kutlu doğum haftası “Kutlamaları  23 Nisan öncesindeki haftaya çekilmiştir. Tabi bunun organizasyonu 2002 yılından önce yapılmış ve bir cemaat liderinin ( FETÖ) doğum gününe denk düşmesi için bu kaydırmanın yapıldığı iddia edilmiştir.Diğer bir iddiaya göre de 23 Nisan kutlamalarına gölge düşürmek ve Atatürk’ü pasifize etmek için yapılmıştır. Peygamber efendimizzin doğum gününün Nisan ayinin 12’si ile 20 si arasında olduğu iddia edilmektedir.Miladi yıl hicri yıldan her sene 10-11 gün önce gelir.. Bu hesaba göre Ramazan ayı da her yıl on gün önce başlar..36 senede birde aynı ay ve güne tekabül eder. Hicri yıla göre hesap edip miladi yıla göre kutlarsak işin içinden çıkamayız hepsi birbirine karışır.

Bir de kandil kutlamalarımız var; mevlit kandili, Berat kandili, miraç kandili, regaip kandili ve Kadir gecesi olmak üzere beş kandil olduğu söylenmektedir..Aslında çoğu din adamları bu kandillerin İslamiyette yeri  olmadığını sadece Kadir gecesinin Kur’an’da yer aldığını ve  önemli olduğunu  bu nedenle kandilin kutlanması gerektiğini ifade etmektedirler.. mevlit kandili peygamber efendimizin (SAV) in doğumu için kutlanır. Regaip kandili de peygamber efendimizin annesinin peygamberimize hamile olduğunu anladığı geceyi ifade eder.Miraç kandili diye peygamber efendimizzin göklere tırmandığı yüce Allah’ın huzuruna çıktığın gece olarak bilinir. Berat kandili de kuranı Kerim’in  semadan gökyüzüne doğru indirildiği geceyi, Kadir gecesi ise kuranı Kerim’in bizzat peygamber efendimize tebliğ edildiği geceyi anmak için kutlanır..

Eskiden miladi yılbaşı kutlamaları yapılırdı  şimdi ise  hicri takvime bir rağbet var ve hicri yılbaşı kutlamaları yapılmaktadır.. efendim neden yılan başınızı kutlayacakmışınız diyenleriniz de olabilir evet ben de miladi yılbaşı kutlamalarını pek sevmiyorum.. ve yapmıyorum,ancak her şeyin karşısında yeni bir alternatif yaratılması ve yarışmaya girilmesini de  anlamlı buluyorum..” Hicri yılbaşınız kutlu olsun efendim”

Önceleri  hayırlı cumalar söylemleri pek yoktu şimdi “hayırlı cumalar”hatta son zamanlarda “Cuma bayramınız kutlu veya hayırlı olsun” mesajları ;peşinden “hayırlı ve bereketli hafta sonları ve hafta  başları”buna ilave edildi..Tabi “hayırlı 3 aylar” söylemi ile üç ayların başlangıç kutlamalarını da  unutmamak lazım

Her gün binlerce salavat ve şükretmeyi de  moda halinde mesajlarla yaymayı da İhmal etmemek lazım.. Allaha şükür tübitak projesi haline de getirildi.

Müslümanca başını örtmek yetmez başın nasıl bağlanacağı şekilleri de çok önemlidir. Başını bağlarken  hangi cemaatten hangi tarikattan olduğunu da belirtmek lazım.

Namazda ”Ettehiyyatü’ye” Oturulduğu zaman, Eşhedü en lâ ilahe illallah denildiği zaman başparmağı kaldırmayı da düşünmek lazım.. sonra imam selam verirken”Esselamualeykum verahmetullah” dediğin zaman sakın başımızı çevirmeyin bekleyin imam bitirdikten sonra sizde sağa ve sola selam verin.. alsana bir şekilcilik daha.. sanki bunları yapmazsan Cenabı Allah senin namazını kabul etmeyecek..

Hiçbir Müslüman ülkesinde okutulmayan mevlüdü şerif bizim ülkemizde çok yaygın olarak okunur ve okutulur.. nişanda mevlüdü şerif,sünnette mevlüdü şerif , asker uğurlama da mevlüdü şerif düğünlerde mevlüdü şerif ,ölen bir kişinin yedisinde veya 40  dan mevlüdü şerif.. Süleyman Çelebi  tarafından yazılmış olan mevlüdü şerif bir şiirdir manzumedir peygamber efendimizin doğumuna izafeten yazılmıştır.Mevlüd Arapçada doğum demektir. Aslında mevlüt peygamber efendimizin muhabbetlerini  kapsayan bir eserdir.

2002 yılından sonra siyasetteki  değişiklik yaşantımıza damgasını vurmuştur.. 2002 yılında doğmuş olan çocuklarımız bugün 20 yaşında;2002 yılından önceki 7 seneyi de buna dahil edersek 26-27yaşlarında ki bir gençlikten söz ediyoruz. Belli bir ideoloji ve siyasi akımla büyümüşler, Eğitimlerini görmüşler ve yetişkin hale gelmişler.. Ma’nevi değerlerin yüceltildiği bir ortamda yetişen gençlerimiz pozitif bilimden yoksun olarak yetişmişlerdir.. Eğitim ve öğretim de sınıf geçme kolaylaştırılmış akademik kariyer ünvanları yani Doçentlik ve profesörlük çok basit hale getirilmiş,liyakat düzeyi aşağı çekilmiştir..

Şimdi bunları yazdım diye bazı arkadaşlarım beni eleştirecektir. ”Yahu kardeşim sen tıp profesörüsün bilmediğin konularda niye ahkam kesiyorsun” diyeceklerdir; kim bilir belki de dinsizlikle suçlayacaklardır.Elbette din adamı değilim,dini konuları onlar kadar bilemem ama aklım var,mantığım var,Cenabı Allah bizlere bir akıl süzgeçi  vermiş.

Bazıları şöyle diyebilir “dinde biat esastır, sorgulamayacaksın,incelemeyeceksin.
.”Cenabı Allah ,Kur’an-ı Kerim ve peygamber efendimiz her insanın kendi kalbindedir. İnsanlara kötülük yapmazsan hırsızlık yapmaz, çalmaz ve çırpmazsan  yetim hakkını  yemezsen , insanlara yardım edersen kötü insan olamazsın, Allah’ın rızasını da alırsın.. 

Bu ülkenin Arap kültürüne ve Araplaşmaya ihtiyacı yoktur.Dinimizi yaşamak ve yaşatmak için gerçek Müslümanlara ihtiyacı var;gerçek Müslümanlıkta ancak pozitif ilimle beraber yürürse anlam kazanır..Şekilcilikle Müslümanlık gösterişten öte bir  anlam kazanmaz..

Necmi Kurt