İSRAİL SAVAŞI BÖLGEYE YAYMAK İSTİYOR
Reklam
Necdet TOPÇUOĞLU

Necdet TOPÇUOĞLU

ŞİMAL YILDIZI

İSRAİL SAVAŞI BÖLGEYE YAYMAK İSTİYOR

31 Temmuz 2024 - 10:10



Necdet Topçuoğlu

Yurttaşlarımızın çoğunluğu sadece dini duygularla İsrail ile Araplar arasında taraf olmaktadırlar. Sanki taraf olunmazsa müslümanlığımız zarar görürmüş algısına kapılmaktadırlar. Doğrusu gerçeği bilmeden taraf olmak yanlıştır. Tartışmanın kökeni Hazreti İbrahime kadar dayanmaktadır. Araplar ve Yahudiler Hazreti İbrahimin'in baba bir, ana ayrı torunlarıdır. Bitmek bilmeyen bu kavga etnik sebeplere değil, dini sebeplere dayanmaktadır. Yahudilik bir ırk değil, etnik temele dayanan bir dindir. İslam Dini de Araplara gönderilmiş bir dindir. Bu nedenle Araplar, İslamı sonradan kabul eden milletlere "mevali" demektedirler. 'Mevali' nin malı ve ırzı Araplara helâldir diye inanmaktadırlar.

Müslüman olduğunu söyleyen birçok insan, Siyonizmi düşman olarak görmektedir. Öncelikle "siyonizm" ne demektir, ona bakmak gerekir. "Siyon" Kudüs'ün kullanılan en eski adıdır. Yarû-Şelam yine aynı şekildedir. Siyonizm bir idealdir ve temel amaçlarından birisi, merkezi Kudüs olan bir İsrail devleti kurmaktır. Diğer amacı ise Arz-ı Mevud denilen ve İsrailoğullarına vaat edildiği söylenen topraklar üzerinde "Büyük İsral"i kurma hedefidir. Her milletin davam dediği bir ideali olabilir. Benim idealim de Misak-ı Milli sınırlarına kavuşmaktır.

Aslında "Büyük İsrail" Yahudiler için, tarihte hüküm sürmüş, Hazara İmparatorluğu'nun sınırları içinde kalan ve  kutsal sayılan topraklardır. Hazara İmparatorluĝu dünya tarihinde Yahudilerin kurduĝu en büyük imparatorluktur. Bu devletin kurucuları da Hazara Türkleri'dir. Günümüzde kökeni Türk olan Yahudiler "Aşkenaz Yahudileri"olarak bilinmektedir. Halen dünyadaki yahudilerin yaklaşık %90'ı Aşkenaz'dır. Dünya da 15 milyon Yahudi yaşadığına göre, bunun en az 13 milyonunun Aşkenaz olduğunu söylemek mümkündür. Kardeşlik dinden değil, kandan gelmektedir. Bu nedenle Türklerin Siyonizmi dillerine dolayarak korkmalarına gerek yoktur.

   Bu konu Arthur  Koestler''in, "13.Kavim" adlı araştırma ve bilimsel bulgulara dayalı kitabında detayları ile anlatılmıştır. İsrail Devletinin ilk Başbakanı ve kurucusu David Ben-Gurion ve diğer devlet adamlarının çoğu Türk asıllıdır. Ben-Gurion 14 Mayıs 1948'de Tel Aviv'de İsrail Bağımsızlık Bildirgesi'ni okumuş ve 1948 Arap-İsrail Savaşı'nda ülkesinin liderliğini yapmıştır. İslamın sadece "Sami Irkı"na ait olduğunu savunmak ne kadar yanlış ise, Yahudiliğin de sadace
İbrani'lere ait olduĝunu savunmak o kadar yanlıştır. Irk kader, din bir seçimdir. Ait olduğumuz ırkı değiştirmek elimizde değildir. Ancak isteyen istediği dini seçebilir, bu bir bireysel tercihtir.

Arap Emperyalizmi petrol üzerinden bütün dünya ülkelerinin kanını emerken, İslam Dini üzerinden de Arap Milliyetçiliğini yaymaya çalışmaktadırlar. Arapların en büyük korkusu Ortadoĝu da Türk-İsrail dostluĝunun kurulmasıdır. Bilime dayalı tarihi gerçekler budur. Bunları öğrendikten sonra isteyen, dindaşlığı esas alarak Arapları, ya da kandaşlığı esas alarak İsrail'i destekleyebilir. Benim buna karışmak haddim değildir. Önemli olan insanların, neyi niçin yaptıklarının sebeplerini bilmeleridir. Ben taraf tutarken milli menfaatlerimiz neyi gerektiriyorsa ona bakarım. Son Hamas-İsrail çatışmasında, İsrail savaş kurallarını hiçe sayarak, insanlık suçu işlediği için karşıyım. Ancak Hamas'ı da desteklemiyorum.

Türkiye'deki Filistin yanlısı görünerek gösteri yapanların niyetlerine gelince, samimi olmadıkları görülmektedir. Filistin'i desteklemekle, Hilâfet istemek arasında ne ilişki olabilir. Bunların niyetleri çok net olarak bellidir. Bölgesel krizi yurt içinde fırsata çevirmeye  çalışmaktadırlar.
1948 yılında İsrail kurulduğunda, İsmet İnönü'nün onu tanıdığını öne sürerek, hedef saptırmaya çalışmaktadırlar. Halbuki dönemin Başbakan'ı Prof. Dr. Hasan Saka'dır. Gerçekleri saptırarak bir yere varmak mümkün değildir. Bu gün ayrışma günü değildir. Milli birlik ve beraberliğimizi güçlendirme günüdür.

İsrail kendi desteği ile kurulan Hamas'ın akıldışı saldırısını bahane ederek, Ortadoğu'yu kan gölüne çevirmek istemektedir. ABD ve İngiltere uçak gemilerini Hamas'a karşı gönderiyor olamaz. Başlatılan bu savaş, Büyük Ortadoğu Projesinin son hamlesidir. Hamas lideri Haniye'nin İran da bir suikast sonucu öldürülmesi, savaşı bölgeye yayma çabasıdır. Dua edelimki bu suikast Türkiye de olmadı. Suikast operasyonu ABD, İngiltere ve İsrail ortak operasyonudur. Amaç İran'ı savaşa çekmektir. 

Milli menfaatlerimiz, ABD, İsrail ve İngiltere öncülüğünde yürütülen savaşa karşı, bölgede savaştan zarar görecek ülkelerle dayanışma içinde olmayı gerektirmektedir. Türk Hükumeti itidal tavsiye eden, serinkanlı bir tutum içinde olmalıdır. Bu nedenle Erdoğan'ın İsrail'e karşı, diplomasi dışı sert söylemleri doğru değildir. Muhalefetten söz etmeye gerek yoktur. Onlar zaten bu konuda yok hükmündedirler. Tanrı milletimizi bütün felâketlerden korusun.

(31, Temmuz, 2024-Ordu)

Bu yazı 182 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum