Necdet Topçuoğlu
Depremler yerkabuğu hareketliliğinin doğal sonucudur ve yerkabuğundaki fay adı verilen kırıklarda meydana gelmektedir.Yer küre, dış kabuğunda büyük ve küçük plakalara ayrılmış durumdadır. Bu plakalar sürekli hareket halindedir. Bunlar içteki mağma tabakası tarafından tetiklenerek birbirlerinden ayrılmaktadırlar.
Mağma sürekli ters istikamette dönerek stres üretmektedir. Üretilen stresin arzın içinden mutlaka dışarı atılması zorunludur. Şiddetli depremler tektonik plakaların birbirlerine çarpıştığı yerlerde meydana gelmektedir. Eğer depremler olmasaydı yeryüzü patlardı. Kısacası deprem düdüklü tencerenin düdüğü gibidir. Doğa, yeryüzü stres sebebiyle patlamasın diye, yer kürenin bazı yerlerine sübap noktaları koymuştur. Bunu doğanın dengesi olarak değerlendirmek gerekir.
Depremin birtakım sonuçları bulunmaktadır. Yeryüzündeki kaplıcalar, ılıcalar ve şifalı sular deprem ürünleridir. Pek çok mineral madde ve madenler deprem sonucunda meydana gelmektedir. Faydaları ve zararları ile değerlendirildiğinde deprem, doğal yaşamın bir gerçeğidir. Bu gerçekle birlikte yaşamak zorunda olduğumuzu anlamak zorundayız.
Dünya da deprem gerçeğini en iyi içselleştiren millet Japon'lardır. Japonya da bulunduğum süre içinde bir çok deprem tatbikatının parçası oldum. O ülkede yaşayan her insan deprem eğitimini almak ve kendi yaşamında uygulamak zorundadır. Ülkemizi perişan eden 7,7 şiddetindeki depremde Japon'lar tenis oynamaktadırlar.
Türkiye sık sık depremin acı sonuçlarıyla yüzleşmesine rağmen, bir türlü ders almayı becerememiştir. Halbuki deprem Türkiye için dikkate alınması gereken en önemli doğa olayıdır. Çünkü Anadolu Yarımadası yoğun bir deprem kuşağı üstünde yer almaktadır. Daha ilkokuldan başlamak üzere okullara "deprem bilgisi" dersi konulmalıdır.
Son iki depremle Türkiye, belki de tarihinin en büyük doğal afetiyle karşı karşıya kalmıştır. Daha depremin arama kurtarma çalışmaları safhasında bulunulmaktadır. Sonra enkaz kaldırma çalışmaları başlayacaktır. İşte bu aşamadan sonra depremin bilançosu ortaya çıkacaktır. Meydana gelen can ve mal kaybının açtığı yaraların sarılması hiç de kolay olmayacaktır.
Depremin yaratmış olduğu üzüntüden daha fazlasını, birlik ve beraberliği sağlayamadığımız için duymak zorunda kaldık. Biz böyle değildik. Ülke olarak ne kadar savrulmuş olduğumuzu görmekten üzgünüm. Şu felâket ortamını bile siyasi fırsata çevirme gayretlerini görmekten utanıyorum. Hani derler ya, koyun can derdinde, kasap yağ derdinde diye. Durum aynen de budur. Bu vesileyle, ölenlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Başın sağ olsun Türkiye'm.