Teknik Direktör Abdullah Avcı maalesef yönetimin ekonomik anlamda yaptığı doğru işleri saha içinde destekleyemiyor. Neden mi?
Kadroya dahil edilen 10 yeni transfer. İki hazırlık, dört Avrupa ve bir lig maçı. Toplamda 7 karşılaşma. Neredeyse tamamındaki ‘taktik’ anlayış aynı.
Oyuncular kendi alanlarını ‘zorunlu olmadıkça’ terk etmeyecek, sürekli ayağa paslar yapılacak, bu şekilde rakip yarı sahaya yerleşilecek, boşluklar kovalanacak ve bulunur ise gol atılacak. Peki rakip size boşluk vermediğinde… İşte ortaya çıkan sonuç; 0.01 gol beklentisi. Trabzonspor tarihinde böyle bir istatistik var mı hatırlamıyorum!
Bu taktikle ilerleyen takım her topu kaybettiğinde rakibin hücumunu da karşılamakta zorlanacak! Neden? Çünkü sadece A planı var ve bu planın başka bir versiyonu yok. İşin garip tarafı haftalardır bunda ısrar edilmesi. 10 yeni transferle bambaşka bir oyun oynanılması beklenirken geçen sezondan daha da kötü organizasyonla karşı karşıya kalmanın mazereti olamaz, olmamalı.
‘Daha iyi duruma geleceğiz’ mesajlarının içi bana göre dolu değil. Çünkü sahada bize umut vaat eden oyun yok ki bir santrafor bir 8 numara ile genel sorun çözülmeyecek aksine daha da geç kalınacak.
Takımlarında orta, iyi ve çok iyi performans veren oyuncuların Trabzonspor’a geldikten sonra ‘geriye gitmesinin’ nedeni kendilerinde değil böylesine ‘garip bir sistemden’ kaynaklı. İşin en tehlikeli tarafı ise hem mevcut kadroda yer alan hem de yeni gelen ve gelecek olan oyuncuların da bir süre sonra kaybedilecek olmasıdır. Eğer erken müdahale edilmez ise mental anlamda kimseyi geri döndüremezsiniz. Ayrıca siz bu yapıda ne oyuncu yetiştirebilir ne geliştirebilir ne de satabilirsiniz.
Bakınız, takımlar maç kaybedebilir, elenebilir, işler yolunda gitmeyebilir. Ama özellikle bir büyük takımda ahenk olur, coşku olur oyun olur yahu! Maalesef Trabzonspor’da bunlar artık yok! Dün akşamki karşılaşmanın her anında "1-0'a maçı uzatmaya götürüyorum" hissi hakim değildi. Kulübe de oyuncular da kaderine razı olmuş gibilerdi. Kusura bakmayın ama her şey kabul edilir ama bu pes etmişlik kabul edilemez!
Ulaş Uğraş Özdemir
YORUMLAR