Sabahattin Özer : EŞCİNSELLİK ÖZGÜRLÜK MÜ? SAPIKLIK MI?

    — ABD / İngiltere / Kanada / Hollanda gibi ülkelerde eşcinsel oranı korkunç sayılara ulaştı.
    — Yaratılıştan gelen evrensel değerler belli olduğu halde bazı kesimler onu sûistimal ederek, tahrif ediyor. 
    — Ateistlerin başını çektiği zihniyet, nefsi arzuların peşinde sınırsız koşmayı “özgürlük” olarak takdim ediyor. 
    — Misalen alkolün insan sağlığına hiçbir faydası olmadığı halde ateist doktorlar gerçeği çarpıtarak, bazı alkollü içkilerin faydasından bahsediyor. Zira ateist ve deistler alkolün topluma verdiği çok büyük zarara rağmen kendileri de tükettiği için yasaklanmasını istemiyorlar. Alkol sadece insan sağlığına zararlı değil, sarhoş insanın mallara ve canlara verdiği zarar her sene milyonlarca insan ve hayvanın canına mâl olur. 
           İncili tahrif ederek, şarabı meşrulaştıran Hristiyanların dini ayinlerinde şarap içmesi ateist ve deist kesimlerin işine yarıyor. Nasrani din adamları bile kendi hevaları için dini tahrif etmekten geri durmadılar. Hiçbir rasûl ve nebi asla şarap içmez! Risalet ve nûbuvvetin temel kaidelerine aykırıdır. 
     — Misalen ateist ve deistler sınırsız partnerle cinsel ilişkiyi özgürlük olarak görüyor. Onlara göre evli olmadığın taktirde kimseye sadakat duymak gerekmez. 
           Hayvanlar aleminde sınırsız cinsel ilişki olur. Zira hayvanlarda ölüm oranları çok yüksektir. Neslin devamı için erkek ve dişilerde sınırsız cinsel temas görülür. Bazı hayvanlar ise tek eşliliği tercih eder. Bu cinslerde ölüm oranı azdır. Turna buna misal olsun... 
            İnsanın hayvandan farkı olması gerekmez mi? 
             İki sorumsuz insanın şehvetini tatmin etmek için yaptığı cinsel ilişkinin gayrı meşru meyvesini toplum neden üstlensin? 
            ABD / İngiltere / Kanada gibi sınırsız özgürlüğü savunan ülkelerde gayrı meşru ilişkiden doğan milyonlarca çocuk var. Resmi nikah olmadığı için babası belli olmayan bu çocuklar ideal koşullarda büyümediği için toplumun yozlaşmasına sebep olduğu gibi devletlerin bütçelerinde devasa kara delikler oluşturmaktadır. Bu çocukların ciddi bir bölümü kriminal suça meylettiği gibi ideal aile ortamında yetişmediği için olgunlaşmamış meyveye benzemektedir. Hayatın her alanında ciddi sıkıntılar yaşayan bu çocukların büyük bir bölümünün özel hayatı / iş hayatı / evlilikleri de sorunlu olmaktadır. 
            Ateist ve deistler kendi hevaları için sınırsız fuhuşu özgürlük olarak sunuyor. İki kişinin keyfinden ötürü doğan çocuğa ise kendileri bakmak istemiyor. Zira iki kişi evliliğin sorumluluğunu üstlenmiyor. Bu kişilerin ahlaksızlıkları yüzünden doğan çocukların sorumluluğu tüm toplumun sırtına yükleniyor.
      — İnsanın yaratılışından gelen cinsiyet / fizyolojik yapı / genetik yapı / ahlaki prensipler arasında çok sağlam temeller bulunur. Nitekim milyarlarca insan doğuştan itibaren genetik kodlarıyla karakterini ortaya koyar. Çocuk yaşadığı çevreden etkilendiği için fıtratına uygun terbiye edilmesi gerekir. Erkek çocuğa kız, kız çocuğuna erkek muamelesi yapılmamalıdır.
            Ateistler hayatın kaotik olduğunu iddia ederek, insanın birçok üretim hatasına sahip olduğunu iddia eder. Onlara göre bazı erkeklerde kadınlık, bazı kadınlarda erkeklik duygusu daha baskın olabilir. Bu yalan iddiayı bazı sahtekar psikologlar üzerinden yayarak, meseleye bilimsellik katıyorlar. Halbuki bu iddiayı destekleyen genetik ispat yoktur. Böyle bir gen tespit edilmemiştir. 
             İnsanın genetik yapısı ile duygusal eğilimleri arasında %100 eşleşme vardır. 
             Kûr’an-ı Kerim’de “Adem’e ruhun üflenmesi” cesed & ruh mutabakatını işaret eder. Hiçbir cesed & ruh tesadüfen eşleşmez. Her cesedin genetik yapısı ile fizyolojik yapısı birbirine uyumludur. Bazı insanlar doğuştan nakıs özelliklere sahip olabilir. 
             Misalen gözleri görmez ama o kişinin gözünün olduğu yerde kulak çıkmaz. Sadece göz fonksiyonlarını icra etmez. Erkek olarak doğar ama iktidarsız olabilir. Erkeklik uzvunun yerinde kadın cinsel organı olmaz. 
             Genetik bozukluktan ötürü çift cinsiyet doğan kişiler henüz ilk yaşlarda tespit edilerek, genetik / fizyolojik / psikolojik tedavi edilmelidir. Allah nimetinin mükemmeliyetini göstermek için bazı insanları bu şekilde yaratmayı takdir etmiştir. Bu meselenin dini yönü olmakla birlikte genetik özürlü bireylerin tedavi edilerek, hayata dahil edilmeleri herkesin vazifesi olmalıdır. 
             İnsanın genetik yapısı / fizyolojik yapısı / doğuştan gelen karakteristik özellikleri değişmez. Bunlar birbirine tam uyumludur. İnsanın mizacı değişmez ama yaşadığı ortam onu tahrif edebilir.
              Misalen doğan çocuğun karakteristik özelliği izzet veya şefkat üzerine olabilir. Kız çocuğu izzetli doğar ve onu erkekler arasında yetiştirirseniz zamanla hayata onlar gibi bakmasına sebep olursunuz. Halbuki fiziki ve psikolojik açıdan kız çocuğu bu yükü taşıyamaz. Erkek çocuğunda şefkat öne çıkabilir. Bu çocuk kadınlar ve kız çocukları içinde büyürse şayet onlar gibi davranmaya başlar. Bu erkek çocuğu kızlığa özenebilir. Halbuki erkek çocuğu kızlaşmamalıdır. Zira kız çocuğundaki şefkat hissi erkekten en az 10 kat fazladır. Kız çocuğu büyüdüğünde doğuracağı evladına göstereceği şefkatin altyapısını henüz doğarken almıştır. Erkeğin bu seviyede altyapısı yoktur. 
       — Eşcinsellik asla özgürlük değil, aleni sapıklıktır. Bu rezilliğin önünü açanlar, toplumu çok büyük bir belaya sevk eder. Birey / toplum / devlet açısından özgürlük & sorumluluk dengesi doğru belirlenmelidir. Bireylerin kişisel fantezileri gayrı meşru çocuklar, ahlaksız birliktelikler, aile yapısını yıkan sorumsuzluklara kapı aralamaktadır. Eşcinsellik yaratılışa aykırı olduğu gibi cesed & ruh uyumuna da muhalefettir. Özüne muhalif davranan bu güruhun muhakkak tedavi edilmesi gerekir.
       - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - 
    — Şehvet fizyolojik hormonların vücutta salgılanmasıyla ortaya çıktığı için fıtridir. Şehvetin bireyler arasında ideal yolla tatmini açısından nikah, dinidir. Tek eşlilik medenidir.
     — Hristiyanlar ruhbanlık icad ederek, fıtrata ters düştüler. Bu nedenle manastırlarda gayrı meşru ilişki alıp-başını gitti. 
     — İnsanlar fakirlikten ötürü çocuklarını tek yatakta yatırıyor. Bu çocuklar malum rüyayı gördükten sonra şehvet hormonlarını salgılamaya başlıyor. Çocuk rüyadaki lezzetin arayışına giriyor ama bunu açık dille zikredemiyor. Bu nedenle aynı yatakta yattığı kardeşini sözde uykudayken yoklama riski ortaya çıkıyor. Bu çocuk tv / dergi / video izleyerek, şehvetin esiri haline geldiğinde onu itidale sevk etmek artık çok zordur. 
           Çocuk henüz hayatın sorumluluğunu üzerine alacak kemale ermediği için buluğ çağından rüşd yaşına kadar şehveti dizginleyici tedbirleri aile / toplum / devlet almak zorundadır. Kemale ermiş çocuğu eğitim vb sebeplerden ötürü nikahtan alıkoymak, zinaya meyletmesine davetiye çıkartmaktır. Bu nedenle ebeveynler çocukların eğitim döneminde aile kurmasına yardımcı olup, evin ihtiyaçlarını tedarik edip, hayata dair bazı tecrübeleri aktarmayı düşünmelidir. Mali durumu müsait olmayanlara toplum yardımcı olmalı hatta devlet hazinesi bütçe ayırmalıdır. 
           Eğitim esnasında evlilik hususunu birey / toplum / ülke aynı paralelde hareket ederek, gençler teşvik edilmelidir. 
            Gençlerin doğru eş tercihi için aileler eğitilmeli, kreş döneminde çocuğun kabiliyetleri belirlenmeli, hayata dair sorumlulukları adeta yüzme öğretircesine doğru aktarılmalıdır. Eş konusunda ebeveyn tavsiye edebilir ama son kararı gençler vermelidir. Evlilik sağlam zemine oturup, eşler birbirini iyi seviyede tanıyıp, uyumlulukta tam isabet hasıl olana kadar çocuk yapılmamasını toplumsal bilinç haline getirmek gerekir. Aksi taktirde mutsuz evlilikler farklı arayışlara kapı aralayabilir.
         - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - 
          Çocuklarımız 25/30 yaşında değil, 18-20-22 yaşlarında evliliğe özendirilmelidir. 
          Eskiden insanlar 13-15 yaşında evlendirilirdi. Zira hayata 7-8 yaşından itibaren katkı sağlıyorlardı. Aile 13 yaşındaki gelin ile 15 yaşındaki oğlana bir oda tahsis ederek, rüşdiyete ermelerine yardımcı oluyordu. Belli bir yaşa ulaşıp, çocukları artınca ayrı bir eve geçiyorlardı. Bu insanlar anne-babaya yakın oturdukları için birbirlerini sık sık ziyaret ederek, onların tecrübesinden yararlanıyor, ebeveynler ziyaretlerle onları gözetmeye devam ediyordu. Bu açıdan rüşdiyet yaşı 18-20 oluyordu. 
            Kûr’an-ı Kerim yetim çocukların rüşdiyete erip, malına sahip çıkması hatta nikahlanıp, kendi yuvasını kurması için velilerin istişare etmesini tavsiye eder. Günümüzde devletler rüşd yaşını belirleyerek, velilerin salahiyet ve sorumluluğunu üzerine almıştır. Yetim çocuk aile içi nikah odasından mahrum kaldığı için 18-20 yaşında evlenmek zorunda kalıyordu. 
             Rusya’da aileler çocuklarının çok sayıda partner edinmemesi için 1 tanesini sevgili seçmesini destekliyor. Bu kız & erkek birçok defa erkeğin ailesinin evinde birlikte kalıyorlar. Rusya’daki aileler bunu benimsemiş durumdadır. 15-16-17 yaşındaki çocuklar bu ilişkiyi kuruyor. 
             İslâm dini bırakın nikahsız gençlerin birlikte yaşamasını, zinaya yaklaşmamın ara safhası olan flört anlayışını asla kabul etmez. Bu nedenle gençler arası nikah kıyılıp, kendilerine aile içi oda tahsisi yapılarak, 18-20 yaşında eğitime devam etmelerini makul görünmektedir. Buna sıcak bakmayan gençlere aynı binada veya aynı mahallede 1 ev tahsis edilebilir.
            Eğitim sistemimiz şu şekilde olmalıdır.
       — Kreş = 3-6 yaş grubuna davranış kuralları öğretilmelidir. Kreşte çocuğun kabiliyetleri tespit edilmeye başlanmalıdır. Kreşin raporu doğrultusunda ilk okul heyeti çocukların kabiliyetlerini tekrar analiz ederek, onların doğru eğitim ve öğrenim alabilmesi adına gruplara ayırmalıdır. 
             Düşünceyi farklı üslupla beyan eden resim / müzik / heykel / spor / şiir / şarkı / tiyatro / dans vesaire becerileri olan çocuklar ilk yaşlardan itibaren özel eğitime alınmalıdır. 
             Hafıza / muhakemat / üstün zeka / pratik ve isabetli çözüm kabiliyeti olan çocuklar kreş döneminde tespit edilerek, özel öğrenime alınmalıdır.
       — İlkokul = 7-10 yaş grubuna 4 sene ahlaki değerler ekseninde temel eğitim ve öğretim anlayışı verilmelidir. 
       — Orta okul = 11-14 yaş grubuna 4 sene 4 gün okul - 2 gün mesleki iş 
       — Lise = 15-18 yaş grubuna 4 sene 2 gün okul - 4 gün mesleki iş 
            Lise öğrencisi çalıştığı yerden artık maaş almalıdır. Zira şirkete değer katıyor. 
       — Üniversite = 19-22 yaş grubuna 4 sene 6 gün iş , sezonluk rapor ve ürün şartı getirilmelidir. 
             Üniversiteli öğrenci aslında çalışarak, günlük hayatın içinde artık yer alır. Bu kişi ailesini geçindirecek meslek sahibidir. Sadece ustalık sertifikası almak için okur, uzmanlık kariyeri için gerekirse master yapar.
          - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - 
           İslam medeniyeti hiçbir konuda riske müsaade etmediği için çocukların ayrı yataklarda yatması gerekir. Ailelerin çocuklarına henüz küçük yaşta iken avret kavramını öğretmesi gerekir. Birçok anne 4/5/6/7/8 yaşındaki çocukların üryan gezmesine, birlikte yıkanmasına müsaade ederek, onların bu tür şeyleri olağan karşılamasına yol göstermektedir. 
            Şehvetini ideal yoldan tatmin edemeyen bazı kişiler, akrabalık ilişkilerini sûistimal ederek maalesef çocukları taciz edebiliyor. Bu risklere sed çekmek için çocukların kucağa alınmasına müsaade edilmemeli ayrıca yetişkinler bir an önce evlendirilmelidir. Şehvetini dizginlemekte zorlanan kişiler gerekirse bu hususta açık sözlü olmalıdır. Bu insanları evlendirmek o aile / akraba / mahallenin üzerine vazife olmalıdır. 
            Tüm dünyadaki yanlış eş tercihleri zinanın kapısını araladığı gibi çocuk eğitiminde seçilecek öğretmenlere çok dikkat etmek gerekir. Pedofili riski taşıyan kişiler mutlaka analize tabi tutulmalıdır. Çocuklara eğitim verilen yerlerde kuytu köşeler olmamalıdır. Azami disiplin, herhangi bir sûistimale karşı ağır cezalar konulmalıdır. 
            Meselenin eğitim / kültür / ahlak / finans / ceza boyutu birlikte ele alınarak, makul ve ideal çözümler ortaya konulmalıdır.
            Ensest ilişkinin aile / toplum / ülke bazında yeşermemesi için sert tedbirler alınmalıdır. 
            Ensest ilişkinin topluma vereceği zararlar bilinçli bir şekilde ele alınarak, toplumun bu konudaki reflexleri sıratı mûstakime hazırlanmalıdır. 
            Ensest ilişkiyi cazip kılan söylem / dergi / kitap / dizi / video / site vesaire yasaklanmalıdır.
             Bazı insanlar genetik hastalıklarından ötürü çift cinsiyetli doğmaktadır. Günümüz teknolojisi evlenecek çiftlerin genetik kodlarından bunu analiz ederek, tedavi edebilir veya evlenmesini engelleyebilir. 
            Tıp dünyası genetik bozukluktan ötürü fizyolojik sorunlara maruz kalan bireylere uygun tedavi metodu geliştirmelidir. Bu hastalıkların nesilden nesile aktarılıp - aktarılmadığını analiz etmelidir. Bilim adamları henüz geno-fizyolojik hastalıkların çıkış kaynağını tespit edemedi. Bu nedenle köklü çözüm ortaya koyamamaktadır.
           Halihazırdaki geno-fizyolojik hastalar içinde çift cinsiyet olanlar /  extra Y kromozomuna sahip olanlar / gizli Y kromozomu bulunduranlar tespit edilerek, onların tedavisi için kendi sahasında uzman genolog & fizyolog & psikolog kadrolar oluşturmalıdır.
            Tüm dünyada geno-fizyolojik hastalığa maruz kalmış çift cinsiyetlerin hakları tartışılmıyor. Maalesef şehevi tatmin açısından sapıklıkları özgürlük fragmanıyla sunan kesimlerin fikirleri tartışılıyor. Halbuki bu ikisi birbirinden ayırt edilmelidir. ABD / İngiltere / Kanada / Hollanda / Türkiye’de doğuştan çift cinsiyetli insanların haklarını savunan yok! 18-20 yaşında iken cinsel tercihini değiştirmek isteyen sapıklara toplumsal statü isteniyor.
          - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - 
           Toplumsal yaşam teamüllerini her ülkenin kendi halkı belirler. Bu nedenle yaşadığınız ülkenin vatandaşı olmanız hak ve sorumluluk adına önemlidir. Vatandaşın söz söyleme hatta kararlara seçim üzerinden tesir etme hakkı vardır. Bu minvalde toplumu bilinçlendiren STK’lar organize edebilirler. O ülkenin vatandaşı değilseniz bu tür sapıklıklara sadece buğz edebilirsiniz. Zira o ülkede misafir konumunda bulunuyorsunuz. 
             Hollanda / İngiltere / Kanada halkı LGBT’yi onaylıyorsa şayet orada yaşayanların bu kararı buğz etmekten başka tasarrufu yoktur. Hollanda halkı LGBT evliliklerini yasalaştırarak, meseleyi resmiyete taşıdı. Hollanda vatandaşı olan kesim bundan razı değilse tepkisini demokratik ölçülerde gösterebilir. 
             Türkiye’de yaşayan halk LGBT’yi tasvip etmiyorsa şayet kanunlarla yasaklanmasını talep edebilir. Bu minvalde Türkiye’de hiçbir kesim bu sapıklığı “hürriyet” olarak savunamaz. Bu tür konular gerekirse halkın referandumuna sunulabilir. Eşcinseller kendilerini ıslah etmeyi düşünmüyorsa şayet ya LGBT’ye kucak açan ülkeye gider veya yasak ilişkiden ötürü cezaları peşinen kabul eder. 
             Bu konuda şu empatiyi yapabiliriz. X ülkenin halkı İslâm dinini topraklarında istemiyorsa şayet mûslimler ya kendini gizlemeli veya ülkeyi terk etmelidir. O ülke halkının bu kararın razı olmak mümkün değildir ama başka seçenek bulunmuyor.
             Nitekim Mekke’de puta tapmak isteyenlere bu çirkinlikten vazgeçmeleri veya beldeyi terk etmeleri söylenir. Zira Kâbe putlardan arınmış, bölge mahrem ilan edilmiştir.
              Bu tür sosyal hadiseler her kesim için aynı teamüller içerir. Hollanda LGBT’yi legal kılarken, başka ülke illegal kılabilir. Her ülkenin halkı arzu ettiği hayatı kendi reyiyle belirleme olanağına sahiptir.

Sabahattin Ozer