Petek Dervent
Babam mı fenalaştı? Şu anda işten çıkamam, yarına yetişmesi gereken bir sürü iş var. Öğleden sonra iş durumuna göre çıkarım.
Öğleden sonra;
“Anne ne yaptınız? Nasıl babam?”
“Hastanedeyiz anlamaya çalışıyorlar.. Kötü değil. ”
Neyse ki kötü değilmiş. Elimdeki işleri toparlayıp erken çıkarım işten diye geçirdim içimden.
Ama işler bitmiyordu…bitemiyordu…
Erken çıkamadım ve iş çıkışı gittim babamın yanına.
10 gün böyle geçti.
Babamın durumu iyileşmiyordu, neyi olduğunu bile anlayamıyorlardı. Hastalığının ciddi olduğunu ancak fark edebilmiştim…
Onu kendindeyken son görüşüm, onu kaybedebileceğimi anladığım gündü.
İşyerinden izin aldım artık hastanede onun yanında kalmaya karar vermiştim.
Fakat babamı yoğun bakıma aldılar
ve belirli saatlerde alıyorlardı bizi yanına, solunum cihazına bağlanmıştı ve kendinde değildi.
Onu 2 gün sonra kaybettik…
Üzerinden 4 yıl geçti ve ben dün akşam oğlumun basketbol antremanını seyrederken içimden “Ah be baba! Şimdi keşke sen de burada olsaydın ve torununu görebilseydin.” dedim. Kalbim sızladı…
Bir an geçmişe döndüm ve o günleri hatırladım.
Babamı kaybettikten sonra en çok pişman olduğum şey durumun ciddiyetini anlayamayacak kadar kendimi işe kaptırmış olmamdı.
Sonra içimden şöyle dedim;
Zamanı geri alamıyoruz ne yazık…
Ve işler hiç bitmiyor…
Ama hey hat! Ömür bitiyor…
#petekandervent
YORUMLAR