Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “İnanç, insan ile Allah arasında olsun. Siyasetine, adaletine, yargısına yansımasın istiyorlar” demiş...
Devam edip, "ani ‘inanç sokakta olamasın, mahallede olmasın, insanın içinde olsun' diye bir anlayış var ya. ‘İnanç işte insan ile Allah arasında olsun, evine yansımasın, ticaretine yansımasın, siyasetine yansımasın, adaletine, yargısına yansımasın'… Görüyorsunuz ya ortalığı ayağa kaldırıyorlar." diye de eklemiş...
Evet sayın Ali Erbaş; hangi inanç olursa olsun, din insan ile Allah arasında olsun istiyoruz... Birilerinin Allah ile aramıza girme iddiası ile bizi iliğimize kemiğimize kadar sömürmesini istemiyoruz...
Yaptıkları her türlü şerefsizliği inanç ile maskeleyip, Allah'ın üstüne atmalarından nefret ediyoruz bazılarının...
Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi...?
Evet Ali efendi; Din adına çalan, din adına tecavüz eden, din adına öldüren, din adına zulmeden ve din adına bunları överek meşrulaştırmaya çalışan... Din maskesiyle bunları bize normalmiş gibi göstermeye çalışan, bu suretle de bunları devletin yönetim şekli haline getirmeye amaçlayan bütün aşağılık tiplere karşı da mücadele ediyoruz, sakıncası var mı...?
Dinini halkının anlamasını, gerçek manası ile öğrenmesini engelleyip, dini tekelleştirip eline alan... O din ile insanları korkutup, köleleştiren... dini insanların boynuna yular gibi takıp istediği yere sürükleyen... o din üzerinden siyaset, ticaret ve rant üreten, iktidar devşiren, devlet ele geçiren... aynı dinin mensuplarına sırf kendilerinden değil diye tecavüz ve şiddet başta her türlü zulmü uygulayan aşağılık ne kadar oluşum varsa hepsine karşıyız zorunuza gitmemiştir umarım...?
Evet din siyasete ve ticarete alet edilemeyecek kadar özeldir, mahremdir, kıymetlidir.. evet din insan ile Allah arasında olmalıdır.. evet din..; din tüccarı yavşak ve parazitlerin elinden kurtarılmalıdır aynı fikirde değil misin...?
Herhangi bir ülkede, herhangi bir dinin cüppesini giyip; dinin resmi otoritesi, resmi temsilcisi gibi davranıp, insanları Allah'a götürmesi beklenirken, alıp bir siyasiye götüren... Allah'a kul etmesi gerekirken siyasiye kul eden... Dine hizmet etmesi gerekirken siyasete hizmet eden... Masumun yanında olması beklenirken zalime köle olan... mağdurun yanında olması gerekirken, hırsızı, katili, zalimi savunan tiplerden iğrendik, yüzlerini dahi görmek istemiyoruz...
Evet onların bizi Allah diye ranta, zalime paspas etmelerinden bıktık...
Evet biz dilediğimiz an Allah ile iletişime geçeceğimizi biliyoruz...
En büyük hırsızın bize dinbazlar tarafından örnek insan gibi pazarlanmasından...
Adaleti yok eden en büyük zalimlerin, din şarlatanları tarafından umut olarak pazarlanmasından...
Gözümüzün içine baka-baka yalan konuşan en büyük yalancıları, din hokkabazlarının bize; en dürüst insanlar olarak pazarlanmasından bıktık usandık...
Elbette ki; doymak bilmeyen dinbazların şerrinden, din ile devlet işlerini ayıran laikliğe sığınacağız...
Laikliği Medine anayasası ile dünya anayasa tarihine ilk yazanın Hz Muhammet olduğunu bildiğimiz için de bunu çok daha kolay yapacağız...
Evet bay Ali...
Dinimiz ne rezil siyasete, ne de ticarete malzeme etmeyecek kadar saygındır...
Etmeyiz, etmek isteyenin de karşısına dikiliriz...Dinimizi, siyaset ve ticaret aracı yaptırmak istemeyişimiz zorunuza mı gitti...?