SON TRUVA ATI MI?
Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

SON TRUVA ATI MI?

26 Ocak 2022 - 13:03

Erdoğan ve Ak parti Kurmaylarının yaklaşan seçimlerde en çok başarmak istedikleri şeylerden biri, CHP ve İyi parti arasına ayrılık tohumları ekebilmek...
Onun için de sürekli bu hattı bombalıyorlar....
Bu ayrılığa katkı sağlayacak herkesi ele geçirmeye, satın almaya, kullanmaya devam ediyorlar...
Son zamanlarda ortaya çıkan ve nedense hep Millet İttifakının oy tabanını hedef alan partilerin bir çoğu da zaten bu çabanın bir sonucu...

Bugünlerde benim dikkatimi ise; İyi Parti'nin de yayın organı olarak bilinen Yeniçağ gazetesinin manşetleri çekiyor...
Yeniçağ'ın sahibi Ahmet Çelik aynı zamanda İyi Parti İstanbul milletvekili...
Ki; bu manşetlerin atılması için beyanatları veren de bizzat Ahmet Çelik...
Haber yapılmadan her cümleyi titizlikle incelediğine de, bırakın hiç bir cümleyi; hiç bir kelimenin özellikle dizayn edilmeden yazılmadığına da eminim...

Çelik gazetesine önce, "CHP'li belediyeler, İyi Parti oyları ile seçildiklerini unutmuş görünüyor" manşeti atarak, partisinin en önemli ittifak ortağı CHP'yi ve belediyelerini hedef aldı...

Bugün de Aynı Ahmet Çelik gazetesi Yeniçağ'ın namlusunu bu kez tam da CHP ve İyi Parti'nin en hassas noktası olan ittifaka nişan alarak, "İyi Parti CHP ile ittifak kurmaya mecbur değil" mühimmatı ile tetiğe bastı...

Tabi ki ne İyi Parti'nin, ne de CHP'nin herhangi bir parti ile ittifak kurma mecburiyeti yok...
Ama bunu böyle uluorta, böyle rencide edici şekilde, böyle itici şekilde.. Halk arasındaki tabirle; yırtık dondan çıkar gibi söylemenin de manası yok...
Okula çocuğunu götürüp; kapıda müdüre, "ben çocuğumu bu okula göndermek zorunda değilim" demek gibi...
Yemek yediğin lokantada, "ben burada yemek yemek zorunda değilim" demek gibi gereksiz, faydasız... Hatta rahatsız edici, irite edici olduğu için zararlı söylemler...

2 Basit soru ile başlayayım..
1- Bunlar İyi Parti'nin resmi söylemi mi?
2- Ahmet Çelik'in sözleri İyi Parti'nin resmi söylemi değilse; Çelik gazetesi Yeniçağ ile birlikte iktidar ile anlaştı ve onların, istediği manşetleri mi atıyor...?

Lakin İyi parti Milletvekili Ahmet Çelik'in gazetesi Yeniçağ'ın namlusundan Millet ittifakının en hassas noktalarına sıktığı kurşunları, İktidar medyası da zayi etmiyor, "ittifak çatırdıyor" gibi... "İyi Parti'de manşetten CHP isyanı" gibi başlıklarla, parça tesirli hale getirerek; pimini çekip ulusal gündemin ortasına atıyor...

Yeniçağ ve Patronu Ahmet Çelik'i eleştirmemek için elimden geleni yapan biriyim aslında..
Çünkü; bir süre bu gazetede yazdım ve gördüğüm bazı gariplikler üzerine de yazı göndermeyi bıraktım...  
O sebeple, "ayrıldığı gazete ve patronunu topa tutuyor" dedirtmek, asla istemeyeceğim bir şey...
Ama o günlerde yaşadığım garipliklerle bu manşetler arasında olağanüstü simetrik bir ilişki var gibi geliyor bana..

Neydi o gariplikler?
Mesela Erdoğan'ı eleştiren yazılarım sansürleniyordu... Bazen hiç yayınlanmıyordu... Hatta öyle oluyordu ki; sansürlerinden sonra ortaya çıkan yazıyı tanıyamıyordum...

Bardağı taşıran ve Yeniçağ'da yazılarıma son vermeme neden olan asıl olay ise; Amasya Şeker'de dönen dolapları kaleme aldığım ve Ak Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı'ya yönelttiğim 14 soruluk yazıydı...
Kardeşinin fabrikaya genel müdür atanmasından, orada yapılan yolsuzluklara kadar bir çok çarpıcı detayı ele alan14 soru...

Yazı Yeniçağ Gazetesi ve internet sitesinde yayına girdiği anda da ses getirmeye başladı...
Ama akşama doğru yazımın internet sitesinden kalktığı yönünde çok sayıda dönüş almaya başladım...
Ben de baktığımda gördüm ki; yazım kaldırılmış...

Aradım gazete yönetimini ve yazımın neden kaldırıldığını sordum...
Verilen cevabı aynen aktarıyorum...
Naci Bostancı Yeniçağ Gazetesinin Ankara Temsilcisini arayarak, yazının kaldırılmasını istemiş...
Ankara temsilcisi de İstanbul merkezi arayarak, Bostancı'nın talebini iletmiş... Gazete yönetimi de, "yazıyı yazan yazarımızın iletişim bilgileri açık, dilerse kendisi ile görüşsün" diyerek, yazıyı kaldırma talebini reddetmiş..

Ama Naci Bostancı bu kez de Yeniçağ gazetesinin patronu Ahmet Çelik'i aramış ve yazıyı kaldırmalarını istemiş...
Patron da gazeteyi arayıp yazının kaldırılması talimatını verince; editörler yazıyı kaldırmış...

Düşünsenize, daha bir gün önce içişleri bakanı Süleyman Soylu Tokat'a gelmiş ve İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e, "PKK ile HDP arasında dans etme ustasısın" diyerek ağır ve asılsız ithamlarda bulunmuştu...
Ama ne hikmetse; tam da bu günlerde,  İyi Parti milletvekili de olan Ahmet Çelik'in gazetesinde yayınlanan ve  bir yolsuzluğu, hırsızlığı deşifre eden yazı, Ak Partili Naci Bostancı'nın bir talimatı ile kaldırılıyor...
Normal mi yani..?

Bugün İyi Parti Milletvekili Ahmet Çelik'in gazetesinden, "İyi Parti CHP ile ittifak yapmaya mecbur değil" diye manşet atmasıyla, dün Ak partili Naci Bostancı'dan talimat alması arasında bir bağ var mı acaba?

Dün Erdoğan ile ilgili keskin analiz ve eleştirileri sansürleten Ahmet Çelik'in, bugünlerde üst üste tam da Erdoğan'ın istediği manşetleri atması rastlantı mı?

Gerçekten çok merak ediyorum; Ahmet Çelik ve gazetesi Yeniçağ, millet ittifakı içindeki son Truva atı olabilir mi..; yoksa ben mi abartıyorum...?

 

Bu yazı 340 defa okunmuştur .