ÖZLEM ZENGİN DİN KARŞITI MI YANİ?
Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

ÖZLEM ZENGİN DİN KARŞITI MI YANİ?

03 Kasım 2022 - 12:08



Birileri Twitter üzerinden Ak Parti Grup Başkanvekilliğinden istifa eden Mahir Ünal ile yerine getirilen Özlem Zengin'i kıyaslayıp; Ünal propagandası yapmış...
Bunu da iki siyasetçinin yaptıkları birer konuşma üzerinden; Zengin'i bir anlamda din karşıtı göstererek yapıyorlar...

İkisinin de konuşmasını inceledim; işimize yarayacak doğru tespiti Özlem Zengin yapıyor...
Ne diyor; ortaya din ile ilgili bir referans girdiği zaman, siz ne söylerseniz söyleyin, onunla rekabet etme şansınız kalmıyor...
Çok doğru bir tespit...

Özlem Zengin bu sözleri ile aslında; içinde olduğu siyasi yapıyı da ciddi şekilde eleştiriyor...
Zengin'in bu şablonunu uyguladığınızda; Soma ve Bartın'da yaşanan maden kazalarındaki ölümleri, dinin kader referansı ile açıklayamazsınız...
Böyle açıklarsanız; ölümleri engellemek de dahil, hiç bir alanda ilerleyemezsiniz...
Öyle ya; "hayır kader değil, ihmal" desen; sen Allah'ı inkar mı ediyorsuna kadar varır iş...

Günün ekonomik gerçeklerine göre; artırarak sürdürmen gereken faiz politikasını düşürüp, ekonomiyi tarumar ettikten sonra; bunu "nas" diye; Dinde faiz haram diye de açıklayamazsın...
Böyle açıklarsan; itiraz edilecek, rekabet edilecek; aynı zamanda da doğruyu bulup uygulayacak alan kalmaz...
Bu da dine uygun görünse de; ahlaki olmaz...

Kısacası; din referansı ile; dinin getirdiklerinin gerçekliğini dahi test edemezsiniz...

Mahir Ünal'ın bir çok saygı uyandıran isim üzerinden bir din aşuresi yapmasına bakmayın..
Bunu dinleyen insanların kıvama gelmesine de bakmayın... 
O sözleri dinleyen ve orada saydıkları isimleri okuyup içselleştiren bir kişi dahi bulamazsınız...
Hamaset böyle bir şeydir işte; sizi olmadığınız bir şeye dönüştürür... Bilmediğiniz bir şeyden keyif aldırır...
İnanmadığınız bir şeyi savunur hale getirir...

Üstünüzdeki hamaset toprağını atarsanız; din ile bilim yapamayacağınızı görürsünüz...
Din ile sanatta yapılamaz...
İddia ediyorum; din ile ahlak ve erdem de inşa edilemez...
Bu Müslümanlıkla alakalı bir şey değil; tüm dinler için geçerli...

Kutsal kitaplar; içip içip sarhoş olan peygamberlerden bahseder...
Sarhoş olup kızlarıyla ilişkiye giren ve çocuk sahibi olan peygamberlerden bahseder...
Kızlarını cinsel sapkınlara sunan peygamberlerden bahseder...
Karısı ile yatan krala ses etmeyen peygamberlerden bahseder...
Komşusunun karısına göz koyan peygamberlerden bahseder...
Evlatlığının karısını alan, arkadaşının küçük yaştaki kızını alan peygamberlerden bahseder...
Onun için dünyada tesis edilen ortalama ahlak geleneğinin temeli dinler değil; insanlardır...
Zannedildiğinin aksine; ahlakı da, ilmi de insanlar, dinlerden değil; dinler insanlardan öğrenir...

Özellikle kutsal kitaplarda peygamberlerle ilgili anlatılanları sıraladığım bölüm sarsıcı değil mi?
Çoğunuz ilk defa duydunuz ve bana nasıl küfür edeceğinizi bilemiyorsunuz...
Çünkü; kafanızdaki din ve peygamberler örgüsü böyle değil...
Karşı bir şey de söyleyemiyorsunuz; çünkü dininiz ve peygamberler silsilesi ile ilgili bildiğiniz şeyler de çok sınırlı...
Zaten sizin dininizden bihaber haliniz; Allah'ın size gönderdiği metinleri önemsediğinizin mi, önemsemediğinizin mi bir göstergesi?
Kutsal kitapların içindekileri hiç merak edip anlayarak okumamanız; onların Allah kelamı olduğuna inandığınızın mı, yoksa; inanmadığınızın mı göstergesi...?
Bunları ancak siz kendi kendinize izah edebilirsiniz...

Sedat Peker bir şey söyleyecek diye sabahın köründe ekran başına geçen milyonların; Allah'ın kendilerine gönderdiği mesajları merak etmemesi, açıp okumaması neyle izah edilebiliyorsa; onunla izah edin kendinize....

Bakmayın bugün din otoritesi geçinenlerin ekranlarda boy göstermelerine... 
Bir zamanlar onlara göre; bilim sayesinde geliştirilen Televizyon da günahtı...
Uzaya gitmek, başka gezegenlere gitmek haramdı...
Hatta uzayı uzaktan izleyen teleskoplar dahi; günahtı...
O din adamı geçinenler, bugün bunların günah olmadığını, faydalı olduğunu öğrendilerse; bunu dinlerinden değil, insanlardan öğrendiler...

Dünya mesela.. dinlere göre; bir öküzün boynuzundaki tepsi gibiydi; ve depremler de öküz başını salladığı zamanlar oluyordu...
Dünyanın yuvarlak olduğunu ve uzay boşluğunda döndüğünü keşfeden bilim insanı, din mahkemesi engizisyonda ölümle yargılandı...
Bugün öğrendik ki; dinlerin daha nizam vermeye çalıştıkları dünyanın nasıl bir şey olduğundan dahi haberi yok...
Bilmediği gibi; bilene de karşı...
Hem de öldüresiye...

Düşünün; müzik otoriteleri kızınızın doğuştan muhteşem bir sesi olduğunu keşfetmiş.. yıllarca yurt dışında eğitim alıp, dünyaca ünlü; sahneleri sesi ile titreten bir opera sanatçısı olmuş...
Bir gün komşularınızla otururken haberlerde kızınızın İngiltere'deki performansından bahsediliyor; kralların, kraliçelerin, devlet başkanlarının nasıl ayakta alkışladığı anlatılıyor...
Tam bu sırada oradaki bir komşunuz, koltuğunun altında burnunu karıştıran oğlunun başını okşayarak; kadın sesi haram, günah diyor...
İşte bu kadar basit...
Dini referansla yaklaşınca; hikaye bir yerde böyle kesiliveriyor...

Dünyaca ünlü bir ressam olan oğlunuzdan bahsederken; bir diğeri, resim günah.. resim olan evde namaz kılınmaz diyerek kestirip atıyor...

İşte din sahibi olduğunuzda; hiç ilginizin, alakanızın ve bilginizin olmadığı sanat dallarıyla ilgili de şak diye bir görüş sahibi olmuş oluyorsunuz.. 

Mahir Ünal'ın ne anlattıklarından bir şey anlıyoruz aslında; ne de bahsettiği figürleri tam anlamı ile tanıyor, aralarındaki ortak noktaları biliyoruz...
Ama düşük doz uyuşturucu gibi, keyif verici bir etkisi olduğu kesin...

Bu türden dini soslarla harmanlanan hikayemsi sözlerden keyif alıyoruz çünkü; burası henüz, hala cumhuriyet...
Hala tam olarak tahrip edilmeyen bir demokrasisi var...
Eminim siz; Mahir Ünal gibilerle Afganistan'da asla karşılaşmak istemezdiniz...
Bu ülkede dinin bir lezzeti varsa; burada henüz demokrasi olduğu için var...
İnanmıyorsanız; İran'a bakın...

Evet burada Özlem Zengin çok doğru bir tanımlama yapıyor; ama onun da yanlışı, bu tespitini yaşamaması.. hayatına ve siyasete uygulamaması...
Uygulasa; Ak Parti'de bir dakika dahi duramazdı...

Bu yazı 344 defa okunmuştur .