ÖYLE BUYRULDU; ARTIK FİLİSTİNLİLER TERÖRİST, İSRAİLİLER...
Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

ÖYLE BUYRULDU; ARTIK FİLİSTİNLİLER TERÖRİST, İSRAİLİLER MAZLUM...

03 Nisan 2022 - 10:47

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gerçek yüzünü görmek için daha ne olması gerekiyor acaba...?

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan yazılı basın açıklamasına göre;  Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog ile telefonda görüşmüş...
Erdoğan görüşmede, İsrail’in farklı şehirlerinde son günlerde gerçekleşen saldırıları menfur terör saldırıları olarak tanımlamış ve saldırıyı gerçekleştirenleri kınamış... Ayrıca; saldırılarda hayatını kaybedenler için taziye, yaralananlar için şifa dilemiş...
Yani kısaca; İsrail'e yapılan saldırıları terör eylemi, saldıranları da terörist ilan etmiş...

-Filistinlilerden başka İsrail ile düzenli mücadele içinde olan, saldıran başka bir millet veya devlet var mı?
-Yok...
-Öyleyse Erdoğan kimleri terörist, kimleri mağdur ve mazlum ilan etti?

- Peki Erdoğan bugün mü böyle?
- Hayır; bakın 2003 yılında Amerika'nın wall street journal gazetesinde yayınlanan ve tüm dünyaca okunan makalesinde, ABD askerlerini kastederek tam olarak şöyle diyordu; kahraman çocuklarınızın anavatana en az kayıpla dönmesini umuyor ve dua ediyoruz...

"ABD askerleri neredeydi ki, ne yapmaya gitmişti ki; Erdoğan onları kahraman ilan edip, en az kayıpla dönmeleri için dua ediyordu?" diye sorarsanız; Irak'a girmişlerdi...
Müslüman avlıyorlardı...
Müslüman kadınlara, kızlara, çocuklara tecavüz ediyorlardı...
İşte o gün de, ABD askerlerini kahraman ilan etmekle kalmıyor, ana vatanlarına sağ salim dönmeleri için de dua ediyordu Erdoğan...

Mavi Marmara katliamı mesela...
Hani Filistinlilere yardım götürmek için bir çok uluslararası aktivistle Gazze limanına doğru hareket eden Mavi Marmara gemisi...
Akdeniz'in Uluslararası karasularında İsrail askerlerince basılmış; ve özellikle askerler gemideki 10 Türk'ü bulup öldürmüştü...
Erdoğan bu rezil saldırıyı her seçimde işine geldiği gibi kullandıktan sonra, bir gün İsrail ile tazminat adı altında para karşılığı anlaştı...
Bu onur kırıcı anlaşma üzerine, yakınları öldürülen aileler başta, anlaşmaya ülke genelinde tepkiler yükseldi..
Bu tepkiler üzerine Gazze'ye giderken İsrail askerlerince öldürülenler ve ailelerine dönüp dedi ki; oraya giderken bana mı sordunuz?

Durun bırakmayın okumayı...
Son olarak buna yeni gündemimiz Ethem Sancak'ın açıklamalarını da ekleyelim de öyle gidin...
Daha geçtiğimiz gün Ak Parti'yi kastederek, ne dedi Ethem Sancak; "Biz Amerikan'ın desteğiyle iktidara geldik...
Doğru söylüyor...
Bunu yıllar yıllar önce, Erol Mütercimler'in açıklamalarına dayanarak bir çok gazeteci gibi ben de yazmıştım...

-Peki bütün bunlar dindarlık ve millilik maskesi ile Erdoğan etrafında kenetlenen kitleyi etkiler mi?
-Maalesef etkilemez... Onların Erdoğan etrafındaki birlikteliğini sağlayan şey din veya milliyetçilik değil ki; menfaatçilik...

Erdoğan'ın ABD tarafından üstünün gerçekten çizildiğini anladıkları an, etrafında pek kimse kalacağını zannetmiyorum...
Ama gerçekten çizildiği an...
Çünkü kamuoyu önünde Hacivat Karagöz kavgası misali ABD ve muadilleri ile yaşanan bir çok münakaşanın tiyatro olduğunu halk anlıyor zaten...

Bu ülkede iktidarın belirlenmesinde, milletin genel eğilimleri arasında daha düne kadar din falan yoktu...
Dün ve şuanda da yok aslında...
Din ve millilik, sadece menfaatçilik hareketinin maskesi olarak kullanan odakların ve onlara kananların dilinde var...

Bu ülkede bazı insanlar ve onları sürükleyen tarikatvari oluşumların oy verirken ana hassasiyeti din olsaydı; rahmetli Erbakan'ı yıllarca kimse iktidardan indiremezdi..
Türkiye'de iktidarın belirlenmesinde her zaman en önemli etkenlerden biri; ABD'nin işaretleri olmuştur...
Bugün de dinden geçinen bazı odakların ABD'den gelecek gerçek işarete odaklandığına eminim...

ABD ve diğer batılı müttefikleri Erdoğan'ı neden istemesin...?
Dönüp dolaşıp Türkiye'yi batağa sapladıktan sonra; kendi kapılarına gelen bir lider...
Üstelik ona ülkede tek karar verici olacak bir sistem geliştirilmiş...
Eskisi gibi, orduyla ayrı, yargıyla ayrı, medyayla ayrı, STK'larla ayrı uğraşmak zorunda değiller...
Erdoğan "ol" dedi mi oluyor...
Neden vazgeçsinler...
Mısır'da "diktatör" dediğimiz Sisi'den vazgeçiyorlar mı?

Kılıçdaroğlu'na, Akşener'e, Karamollaoğlu'na... basından kendini eleştirenlere... Otoritesini sarsacak sözler sarf eden akademisyenlerden, sanatçılara kadar büyük bir kitleye düşman gözüyle bakan Erdoğan, ABD başkanı başta, bütün batılı liderlere "dostum" diyor...
Askerlerine, "kahraman" diyor...
O askerler için dua ediyor...
İsrail'e saldıranları terörist ilan ediyor...
Sahi siz ABD başkanı veya İsrail Cumhurbaşkanı olsanız; Türkiye'nin bu yeni sisteminin ve o sistemin başındaki Erdoğan'ın değişmesini ister misiniz?

Bu yazı 378 defa okunmuştur .