Adı; Mehmet Ali Bulut...
Mesleği; gazeteci....
Bildiğiniz iktidar yanlısı, bugünkü muktedirlerin mahallesinden, onların ağzı ile konuşan bir gazeteci...
Ama bakın, "lokum" derken nasıl, başka bir itirafta bulunup, her şeyi Arap saçına çeviriyor...
Ben de dün izleyince şaşırdım ve ilgili bölümü aldım yayınlıyorum...
Bu şahıs bir şey anlatmaya çalışıyor...
Bir tehlikeye, bir ihanete dikkat çekiyor...
Bize kahraman diye anlatılan Adnan Menderes'in dış emperyal güçlerle nasıl işbirliği yaptığını... Vatanı ve milleti nasıl bunların karanlık emellerine alet ettiğini...
Bunun bedelini nasıl ağır ödediğimizi...
Dün para verip bizden karşılığında ağır şeyler istediklerini...
Bugün de aynı şekilde para verip; başka şeyler istediklerini söylüyor...
Evet doğru söylüyor...
Özellikle de Menderes için söyledikleri... İnanın az bile söylüyor...
Menderes için yazılan "demokrasi şehidi" şeklindeki sahte tarih külliyen yalan....
Bizzat demokrasinin katili gibi davrandığı icraatları olan bir figürdür Menderes...
Bu yazıya kızıp yorum yazacaklar, önce en azından internetten Adnan Menderes gerçeğini araştırsınlar.. Gerçekler anlatıldığı gibi değil maalesef...
Neyse; ben bu gazetecinin tespitlerine değil, bu tespitlerini gerekçelendirmek içinki bahanesine takıldım...
Güya Adnan Menderes dış güçlerle işbirliği yapıp vatanı ve milleti zehirleyerek ihanet etmiş ama bakın bunu neden yapmış...?
Çünkü; ezanı Türkçeleştirmiş... Türkçeleştirince de içeriden yoğun bir baskı görmüş... O yoğun baskıdan dolayı da bu insanlık düşmanı dış güçlerle işbirliği yapmak zorunda kalmış...
Öncelikle Menderes ezanı Türkçeleştirmedi... Aksine Türkçe okutulan ezanı tekrar Arapça okunmasını sağladı... Bu yanlış bilgi..
Ezanı tekrar Arapça haline dönüştürürken de bugünkülerin Ayasofya'yı ibadete açması gibi öyle bir propaganda ile yaptı ki; sanki İslam'ı kurtarmış gibi alkış aldı...
Kamuoyundan baskı değil destek gördü... Bu da ikinci yanlış...
Böyle bir kamuoyu desteği altında muhalefetin tepkisi ise; ona baskıyı değil, desteği güçlendirdi...
Menderes'in bir yanlışından, bir ihanetinden bahsedecek ama ona da bir gerekçe bularak bu ihaneti masumlaştıracak güya...
Öyle bir hale geldik ki; bunların bildiğin açık seçik ihanete dahi bu ıkınarak, bu gerçekleri çarpıtarak... dini gerekçe, dini kılıflar bulma çabaları yok mu; artık ne mide kaldırıyor ne vicdan...