Bursa'da dev sanayi şirketleri üretimi bu gece yarısından itibaren durduracak...
Geçtiğimiz günlerde İran'dan gelen doğalgazın kesildiği... Dolayısı ile kısıtlamaların başlayacağı.. BOTAŞ'ın açıklamasına göre; kısıtlamaların sanayide kullanılan doğalgazda yapılacağını yazmıştım...
Açıklamada kesintinin İran tarafındaki bir arızadan olduğu belirtilse de; buna inanmakta zorlandığımı... Bu döviz darlığında doğalgaz, elektrik, petrol başta dışarıdan ithal bir çok şeyde tedarik sorunu yaşanabileceğine yönelik beklentiler olduğunu yazmıştım...
Bursa'daki 4 OSB bölgesinde fabrikalar, enerji kısıtlaması nedeniyle bu gece yarısından itibaren üç gün boyunca üretimi durdurmak zorunda kaldı...
Bunun 3 gün ile sınırlı kalmayacağı yönünde büyük bir endişe var...
"Doğalgaz kısıtlaması nedeniyle TEİAŞ’ın elektrik kısıtlamasına gidecek olması Bursalı patronları tedirgin etti" diyor haber ve devam ediyor; Kentteki BOSB, NOSAB, DOSAB, İnegöl OSB, Barakfaki-Kestel- Gürsu OSB’de haftanın üç tam günü 24 saat elektrik kesintisi olacak...
Bu sanayi siteleri öyle bizim Tokat'taki gibi sanayi siteleri değil... Dev sanayi kuruluş ve fabrikalarının da olduğu siteler...
Mesela Renault fabrikası onlardan biri ve Renault 15 gün üretimi durdurma kararı almış...
Bu öyle ucuz ekmek kuyrukları gibi bir şey değil...
Bu çok daha korkunç bir şey...
Fabrikalarda üretim durduğu her dakika; enflasyonda yukarı çıkar...
Çünkü üretimin durması demek arzın talebi karşılamaması anlamına.. yani; fiyatların kararlı şekilde yükselmesi anlamına gelir...
Döviz sıkıntısından dolayı ithalat yapmakta güçleşeceği için; daha ne gibi sıkıntılar yaşanacağının bir sınırı yok...
Daha da devam ederse dev sanayi kuruluşlarının batması; işsizliğin had safhalara çıkması anlamına gelir...
Ülkedeki sanayi kuruluşlarının ölü fiyatına yabancıların eline geçmesi anlamına gelir...
Daha da durdurulamazsa; postmodern bir işgal sürecine girmemiz... ve gittikçe köleleşmemiz anlamına gelir...
Ülke günlük gülistanlıkmış gibi gösteren bir hükümet ile yönetiliyoruz...
Hala krizi dahi kabul etmeyen bir hükümet ile...
Oysa yaklaşık 7 yıldır süren ve gittikçe derinleşen bir krizin içindeyiz...
Hükümet ve medyası; hala sahte bir hikaye anlatarak gözlerimizi boyamaya çalışıyor...
Ruslar tanklarla Berlin'e girene kadar, Almanlar da Rusya'yı işgal ettiklerini zannediyorlardı...
Filmlere konu olan meşhur Titanik gemisinin buzdağına çarparak batması ve insanların ölmesi olayı geliyor aklıma..
İnsanları öldüren buzdağı değil; "bizim yaptığımız gemi batmaz" diye sürekli propaganda yapan şirketin etkisinde kalmalarıydı...
İnsanlar son ana kadar batacağına inanmadılar geminin...
Son anda ise yapacak bir şey kalmamıştı...
Ve batmaz denen gemi battı... Gemiye bir şey olmayacağından emin olan insanlar da öldü...
Ne için yahu bütün bunlar...?
Nedir tüm bu devletten, milletten, kazanımlarımızdan, bağımsızlığımızdan, demokrasimizden, insan hak ve özgürlüklerinden, adaletten, vicdandan önemli olan...
İstifa denen onurlu bir mekanizma var...
Halkın kaderini belirlemesine olanak veren seçim denen başka bir mekanizma daha var...
Nedir bizi böylesine kör bir seçeneksizliğe mahkum eden?