Ne diyordu o meşhur atasözü; henüz kandırılmamışsan, Tokatlı değilsindir...
Şaka şaka; böyle bir atasözü yok...
En azından şu ana kadar yoktu...
Her ne kadar bu söz henüz söylenmemiş olsa da; epeyce sahici bir sözdür...
"Henüz kandırılmamışsan; Tokatlı değilsindir" ile kalmayalım; henüz söylenmemiş benzer atasözü namzetlerimize de göz atalım;
Henüz güvenin, inancın aleynine kullanılmamışsa; Tokatlı değilsindir...
Henüz hırsızına, katiline, kandıranına, dolandıranına aşık olmamışsan Tokatlı değilsindir...
Kandırılma hikayemizi... Güvenimize ihanet edilmesi geleneğini sadece siyasette zannediyorsanız; yanılıyorsunuz...
Tokatlıların hassas olduğu konulardan biri Dimes meyve suyu fabrikasıdır mesela...
Onun imajını karalayacak, marka değerine zarar verecek bir şey olsa; Tokatlılar sürülür sahaya...
"Dimes Tokat'tır" diyerek başlatılan kampanyaların kuyruğuna takılır, Dimes markasını adeta; evimizi, ocağımızı, çocuğumuzu, memleketimizi savunur gibi savunuruz...
Dimes Tokat ve çevre illerdeki çiftçilerden meyve satın alır; bunları işler ve meyve suyu olarak satar...
Bugünlerde beni; Tokat'ta meyve üreten çiftçiler arıyor...
"Dimes emeğimizi çöp ediyor diyerek" şikayet ediyorlar...
Geçtiğimiz yıl 3 liradan kapanan şeftali alım fiyatını; bu yıl 2 liradan açmış Dimes...
Geçen yıldan bu yana 10 lira olan bir şeyin fiyatı 30 hatta yer-yer 50 liralara kadar yükselmişken; önceki yıl 3 liradan kapanan şeftali alım fiyatını; bu yıl 2 liradan açmak...
Bu durum, "vicdansızlık" deyip geçilemeyecek kadar acıtıcı geldi bana...
Araştırdım; Tokat ve çevre illerden oluşan bölgede meyve suluk şeftali ve benzer meyveleri alan şirket sayısı 5-6 taneymiş...
Ama bunların içinde en büyüğü, en güçlüsü Dimes...
Peki 5 6 şirketin alım yaptığı bölgede, 2 lira gibi tek fiyat nasıl oluşuyor..?
Çünkü; çiftçiyi bu fiyata mahkum etmek için bir araya geliyorlar....
"Bu şirketleri konsolide eden; 2 lira gibi zulüm bir fiyata alması kararını dikte eden kim?" sorusunun cevabını aradığımda ise; karşıma yine Dimes ismi çıktı...
Sektörün en güçlüsü olarak; diğerlerini, özellikle fiyat konusunda dizayn ettiği söyleniyor Dimes'in...
Meyve olgunlaştı mı; elinden çıkarmak zorundasın...
Dimes ve benzeri alıcılar da zaten bu zaafı kullanıyorlarlar...
Çünkü çiftçi vermezse çürüyecek...; tarım kenti Tokat'ta fabrikaları satanlar, yıllardır, çiftçinin ürettiğini koruyacak, yeterince tesiste yapmamış anlaşılan....
Çiftçinin eli güçlü değil...
Tokat'ta meyve üreten önemli köyler bir araya gelip, 2 lirayı dayatan Dimes ve diğer şirketlere mal vermeme kararı almış...
"2 liraya vereceğimize çürüsün bundan iyidir" demişler ve vermiyorlar...
İşte bu paha biçilemez; bir tersleme, kovamadır...
Bu emeğini sömürtmemek, alınterini, onurunu çiğnetmemektir...
Yani kısaca demişler ki; senin paran var diye... senin ülkenin içinde bulunduğu şartlara dayanacak; hatta bunu fırsata dönüştürecek gücün var diye; bize tepeden bakamaz, ezemezsin...
Kar etme normalitesini; sömürüye dönüştüremezsin...
Emeğimizi, ekmeğimizi; fiyat oyunları ile çalamazsın bay Dimes...
Arayanlar diyor ki; geçen yıl kolisi 70-80 lira olan Dimes meyve suyunun kolisi bu yıl; 300-400 lira...
Nasıl oluyor da; Dimes kendi sattığı mala yüzde 500 civarı zam yaparken, bizden aldığı meyvenin fiyatını yüzde 35 düşürüyor..?
Çok yerinde bir soru değil mi sizce de?
Sadece bu soru dahi; vicdansızlığın boyutunu ortaya koymaya yetmiyor mu?
Sömürünün ne boyutta olduğunu gözler önüne sermiyor mu?
Ortaya çıkan tablo; kendine güvenen, inanan... kendini koruyan, büyüten insanlara yapılan ihanetin fotoğrafı olmaya aday değil mi?
Dimes neydi; Dimes tokattı...
Ve bu tokat; hak ettiğimiz bir tokattı belki de...
İnşallah bizi uyandırır; ve inşallah bu, topluca yediğimiz son tokat olur...