Tribün yaşamı ayrı bir dünyadır. Dostlukları, düşmanlıkları, sevinçleri ve acıları ile.
Lakin, hem kendimize yakın hissettiğimiz camiaların, hem kendimize uzak hissettiğimiz camialar hem de kendi renktaşlarımızdan bazılarının şunu anlayamadıklarını bir kere daha gördük.
Birçok dost camia hatta kendi içimizdeki renktaşlarımız dahi dün geceden beri Trabzonlulara ve Trabzonspor'a etmedikleri küfür ve hakareti bırakmadılar ve halen de devam ediyorlar.
Öncelikli olarak "Dostluk tribünde olur sahada değil" prensibini anlayamamışsanız bu bizim sorunumuz değil. Tribünde dost olmak sahada şike yapmayı caiz ve ahlaki hale getirmez, bunu bilmiyorsanız bu da bizim sorunumuz değil.
Biraz geri saralım.
2010-11 sezonu, Trabzonspor şampiyonluğa oynuyor. Trabzonspor maçlarına çıkan Kayserispor ölümüne maçlara asılıyor -ki doğrusu da bu- ve bizden her iki maçta dört puan alıyor. O puanlardan bir tanesini almasalar, biz o sene yapılan şikeye rağmen şampiyonuz ama bir tek Trabzonsporlu, niye bize maç vermediniz, sizin yüzünüzden şampiyon olamadık demedi, Kayserspora ve Kayserisporlu arkadaşlara tek kelime etmedi.
Yıl 2010-11 Trabzonspor şampiyonluğun en büyük adayı. Trabzon Avni Aker'de oynanan maçta Ankaragücüne kiralık verdiğimiz futbolcumuz, kendi sahamızda bize gol attı ve o maçta kaybettiğimiz bir puan bizi şampiyonluktan etti. Ama bir tek Allah kulu çıkıp, Ankaragücü bizi şampiyonluktan etti demedi. Oynadık ve yenemedik. Kendi futbolcumuzla Ankaragücü bizim şampiyonluğumuza engel oldu demedik.
Çünkü dostluk tribünde olur sahada değil, dost olmak karşılıklı maç alıp vermeyi ahlaki yapmaz. Para ile yapılan şike kötü ama hatır şikesi iyi denilemez.
Biz yıllardır hem Karadeniz hem de Anadolu takımları ile aynı sorunu yaşıyoruz. Ne Allahın hikmeti ise, küme düşen Anadolu takımlarını hem Trabzonspor küme düşürmüş oluyor. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş'a verilen puanlar sayılmıyor ama es keza Trabzonpor'a verilen her puan küme düşme sebebi oluyor. Yok öyle bir dünya kusura bakmayın.
Bizi Trabzonspor küme düşürdü diyen bir düzine takım sayabilirim. Biz sizi düşürmedik kardeşim, siz küme düştünüz.
Örnek verecek olursak, küme kalma mücadelesinde ön önemli rakibine 2-1 önde iken 3-2 maç veriyorsun ama kümeye bizim yüzümüzden düşmüş oluyorsunuz öyle mi?
Dostluklar bizim için önemlidir ama bize maç vermediniz diye 24 saat bize sövenler, aynaya bakıp takımlarını ligden düşüren futbolcularına ve yöneticilerine sövsün.
Trabzon şehri kimsenin babasının uşağı değildir, dostluk isteyene dostluk elini uzatırız, uzattığımız ele tüküreni de bak yolunu der uğurlarız.
Kimseyi incitmek istemiyorum ama siz 24 saat benim şehrime ve takımıma küfür ederseniz, haddinizi bilin derim. Anadolu şehirlerinde küme kalmayı şampiyonluk gibi kutlayanlar, alt liglerden üst lige çıkmayı zafer olarak görenler, Süper Ligde ikinci olduğu için yas tutan bir takım ile muhatap olduklarını unutmasınlar.
Biz kimseyi küme düşürmedik kardeşim, siz küme düştünüz. Tıpkı Rizeyi düşüren biz olmadığımız gibi, bu sene de Rizeyi küme de tutan biz değildik, kendileri oynadılar ve kaldılar.
Futbol rekabettir ve bu rekabeti centilmence yapmak en güzelidir. Lakin bize küfür edenlere de gül uzatmayacağımızı hatırlatırım.
Söz konusu Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş olunca sesi çıkmayanlar, Trabzonspor sözkonusu olduğunda birden memleketlerini hatırlayıveriyorlar.
Herkesin şehrine ve takım sevgisine saygı duyarız ama bizim tek aşkımız var.
Bu vesile ile
BORDO MAVİ TEK BÜYÜK TRABZONSPOR.
YAŞA TRABZON YAŞA !!!
YORUMLAR