Değerli dostlar bu haftaki makalem Ulubey de basının tarihi ile ilgili olacaktı,lakin geçen haftalarda mahallelerde yapılan Kokarca ilaçlamasından sonra evde gördüğüm kokarcalar nedeniyle makaleyi kokarca üzerine yazmak istedim.
Geçtiğimiz yaz sahil kesimini talan eden eden kahverengi kokarcanın,önümüzdeki yıl yukarı kesimlere doğru çıkacağı aşikar.Bununla ilgili devletin birimleri ve Ziraat odaları bir takım çalışma içindeler.Ha çalışmalar kokarcayı bu sene komple yok edermi bilinmez ama asgari bir gerileme sağlar diye düşünüyoruz.Fındığın pandemisi olan bu illetle belliki topyekün mücadele şart.
Geçen aylarda Orsiad ın düzenlediği kokarca ile ilgili bir toplantı ya bizde davet edildik.Sayın Vali beyin olduğu toplantıda çıkan karar sonucu kışlaklarda,muhtarlar öncülüğünde bir ekiple,ilgili birimlerden ilaç alınacak ve ilaçlama yapılacak,evi kapalı olup gurbette bulunan ev sahiplerine bilgi verilecek ve çağrılarak kapalı alanlarında ilaçlaması sağlanacaktı,bu ilaçlama bazı mahallerde yapılıyor,bazı mahallelerde hala devam ediyor.Eğer Nisan,Mayıs ayı gibi bir ilaçlama daha olmazsa bu ilaçlama yetersiz gibi duruyor.
Kasım ayı içerisinde yapılan Ordu günlerinde Tv52 ye verdiğim röportaj da Ordu günlerinin sadece Belediye başkanları ile fotoğraf çekinme,pancar çorbası,yahni,keşkek yeme yeri olmaktan ibaret olmaması gerektiğini,kokarca ile ilgili kurulacak bir standta gurbetteki Ordu luluara bilgilendirme yapılabileceğini söylemiştim.Yine sözümdeyim bu tarz organizasyonlarda şehrin sorunları gündeme getirilmeli.
Ulubey Ziraat odası başkanı Sayın Mehmet Ali Aydın’ın bu fındık pandemisi ile ilgili yeterli kamuoyu oluşturulamadığına dair serzenişlerini gözlemlemiyorum,haklılık payı yüksek Sayın Aydın,fındık vakti gelmeden bu işin yoluna girmesi gerektiğini,fındık zamanı oluşturulan kamuoyunun bir faydasının olmayacağını söylüyor haklı olarak.Çünkü biz fındığın sorunlarını genelde fındığa bir iki hafta kala gündeme getirmeye alışmışız.Fındık girerken bizde sorun tavan dır,fındık bittiğinde tabandır,fındığın sorunu kalmaz.
Önümüzdeki sezon fındıkçının işi zor.Burda dostane küçük bir eleştirimizde bizim olacak,kokarca ile mücadele de öncülük yapan birimlerin birbirinden kopuk bir görüntü verdiğnide gözlemliyoruz böyle bir süreç te küsmece darılmaca olmamalı,Chp milletvekilleri her fırsatta bu konuyu gündeme taşıyor,diğerlerinden bir şey görmedik.
Burda üreticinin etkin bir bilgilendirme ile mücadeleye katkısı sağlanmalı,tüm iletişim enstrümanları etkin kullanılmalı,Tv ler,sosyal medya,yazılı ve görsel basın,Salı günleri Ulubey de standlarla,bilgi broşürleri ile vatandaş bilgilendirilmeli gelen tehlikenin ciddiyetinin farkına varılması sağlanmalıdır.Bu topyekün bir mücadele ile başarılı olacaktır,bireysel mücadele yavan kalır.Aksi takdirde küsmekle,laf sokmakla olmaz.O zaman herkes küser herkes herkese laf sokar dilin kemiği yok.Gücümüz nisbetinde gerek bu köşe oldukça gerek,
sosyal medyada da,fırsat buldukça Tv lerde bulduğumuz her platformda gündeme bizde taşıcaz.Bunu bir gelecek kaygısıyla değil,bir fındık üretici olarak yapacağımızıda not olarak belirtmek isteriz.
Önümüzdeki dönem çiftçimizi zor günler bekliyor,fakat bu elbirliğiyle aşılmayacak bir şey değil.
Yapılan mücadeleyi kokutmadan tüm hemşerilerimize yeni yılda korkarcasız ürünler dileyerek,2025 yılının herşeyden önce tüm insanlığa, ülkemize,ve Ulubeyimize hayırlar getirmesi temennisiyle tüm hemşerilerimin yeni yılını kutluyor,sevgiler sunuyorum.
YORUMLAR