Rusya’da en yüksek not 5’iken, bir çocuğun boş kağıt verse bile alabileceği en düşük not 2’imiş. Bu uygulamadan yeni haberdar olan biri şaşkınlıkla Moskova Üniversitesi’ndeki Dr. Theoder Medraev’e sormuş “boş kağıt veren bir öğrenciye neden “0” yerine “2” veriyoruz, niye öğrencilere adil davranmıyoruz” diye.
Medraev bu soruyu “her sabah 7’de soğuk havalarda bile kalkıp okula gelen, tüm dersleri takip eden, toplu taşıma ile sınava saatinde yetişen ve soruları cevaplayamasa bile en azından sınava giren, başka bir hayat yaşayabilecekken okumayı seçen birine nasıl “0” verebiliriz” diyerek cevaplamış.
Biz demiş, sadece sınavdaki sorunun cevabını bilmiyor diye hiçbir öğrenciye “0” veremeyiz. En azından insan olduğu ve denediği için o öğrencilere de saygı göstermeliyiz.
Düşündüm doğduğumuz andan beri küçüklü büyüklü ne kadar farklı sınavlarla karşı karşıya kaldığımızı, zaman zaman aldığımız “0”lar nedeniyle nelerden vazgeçtiğimizi, vazgeçişler nedeniyle asla keşfedilmeyecek potansiyelleri...
Düşününce paylaşmak istedim yıkmanın en kolay iş olduğunu, asıl zor olanın yapıcı yaklaşarak ilmek ilmek yol almak olduğunu. Hakkınız yense de, “0” alsanız da hayatın önünüze getirdiği sınavlarınızda bilin ki asıl hakettiğiniz notunuz en az “2”. Ve ilkinde başarısız da olsanız deniyor olmak bile bir başarı...
YORUMLAR