CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel, Gürgentepe çöp sorununu TBMM gündemine taşıdı.

Dr. Adıgüzel “Doğa güzelliğinden, tertemiz havasından başka hiçbir zenginliği olmayan fakir bırakılmış, hiç yatırım almamış bir ilçeyi çöp ile tamamen yok etmek mi istiyorsunuz?” diye sordu.

CHP’ li Adıgüzel, T.C. Orman ve Su İşleri Bakanı Sn. Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği önerge de, çöp döküm sahası olarak seçilen bölgenin çevre köylerin içme suyu ihtiyaçlarını bu alanın etrafındaki su kaynaklarından sağladığını, bu alanın bütün çevre köylerinin yaşam alanı içerisinde yer aldığını ve en önemlisi de projenin yapılması halinde, projeye izin verenlerin 186799 kişinin geçim kaynaklarının, tarım alanlarının, bitki örtüsünün ve doğa güzelliğinin yok olmasına neden olacaklarına vurgu yapan Adıgüzel Bakan Eroğlu’na şu soruları yöneltti;

“Koca bir şehrin çöpünün, yaşam alanımızın içine, kapımızın önüne dökülerek çözülmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bakan olarak siz bunu kendiniz kabul eder miydiniz?

Unutulmamalıdır ki son yerel seçimlerde de iktidar partisinin belediye başkanlığı kazandığı bu ilçede insanların bütün önceliği sağlıklı huzurlu bir ortamda devletin kendilerine diğer vatandaşlar gibi ayrım gözetmeden ötekileştirmeden bir bakış açısı sergilemesidir. 

Bünyenizde bulunan Ordu Büyükşehir belediyesinin bu kararında Gürgentepe ilçesinin son 2015 genel seçimlerinde CHP’ nin birinci çıkmasının ve daha önce ki yıllardaki yerel seçimlerde CHP’li belediyeler tarafından yönetilmesinin etkisi var mıdır? 

Yurttaşlarımızın bütün çabası taşı, toprağı, havası ve suyu her zaman aynı doğallığında nesilden nesile, tertemiz bir miras olarak bırakılması için Gürgentepe’ ye çöp istememekteler. Yurttaşlarımızın bu çabasına ortak olmayı düşünüyor musunuz?

Çöp depolama tesisinden sızacak sularının içme ve sulama suyuna karışma ihtimali var mıdır?

Bu tesisin yapılabileceği, çevreye zarar verilmeyeceği başka bir alan yok mudur?

Yapılmak istenilen katı atık çöp toplama istasyonunun çevreye vereceği zarar konusunda bakanlığınız bir araştırma yapmış mıdır? 

Bu tesisin yapılacağı alanın bütün su ve dere havzasının bölgenin geniş bir coğrafyasını etkileyen ve ikinci büyük nehri olan Bolaman nehrine akacak olması bölge için tehdit anlamına gelmez mi?

01.05.2006 tarihli “ÇED Olumlu Kararı” dayanak gösterilerek nazım ve uygulama imar planı yapılmaktadır. Yasal olarak geçerli olmayan bir ÇED raporuna dayanılarak imar planı yapılması hukuka uygun mudur?

Proje ile ilgili yeniden ÇED süreci başlatılmış mıdır ya da başlatılması düşünülmekte midir?

Yöre halkı karşı çıkmasına rağmen bu projeyi yapmak istiyor musunuz?

Bu projenin AB programları ile bir bağı var mıdır? Proje için şu ana kadar alınmış bir teşvik ya da verilmiş hibe, fon veya bütçe var mıdır?

Proje ile ilgili yapılmış bir ihale var mıdır?

Proje ile ilgili danışmanlık hizmeti var mıdır?

Doğa güzelliğinden, tertemiz havasından başka hiçbir zenginliği olmayan fakir bırakılmış, hiç yatırım almamış bir ilçeyi çöp ile tamamen yok etmek mi istiyorsunuz?

Yapılmak istenilen çöp projesinin bu kadar sorun yaratacağı bir bölgede ve yüksek rakımda yapılıp kış şartları çetin geçen ulaşımı zor ve yüksek bir bölge yerine daha merkezi ve rakımı düşük başka bir yerde AB ülkelerindeki örnekleri gibi geri dönüşümlü ve çevreye sıfır zararsız modern bir tesis olarak projelendirilerek çözüm bulmak daha doğru ve soruna kalıcı kökten çözüm değil midir?”       HÜRSES