Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Göncü, yaptığı açıklamada, ÇÜ Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliği Büyükbaş Hayvan İşletmesi’nde hayvan refahını ortaya koymaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Bu kapsamda ahırları çeşitli kriterlere göre değerlendirdiklerini anlatan Göncü, hayvanın yapısına uygun barınak yapılmasının önemli olduğunu kaydetti.

Ahırlarda hayvanların yatması için duraklar yapıldığını, yemlemeden bir saat sonra hayvanların yüzde 70′inin bu duraklarda yatıyor olması gerektiğini aktaran Göncü, şöyle konuştu:

“Hayvanlar kuru ve rahat yerde yatıp dinlenmek istiyor. Bir de kan akışı sorunu var. Hayvanın kalbi, beyni ve midesi arasındaki kan dolaşımı, hayvan ayakta olduğu zaman zor oluyor. Hayvan yatınca kan akışı dengeye biniyor ve rahatlıyor. Özellikle süt sığırlarında bir litre süt için 500 litre kanın memeden geçmesi gerekiyor. Hayvan günlük 20 kilogram süt veriyorsa 10 bin litre kanın memeden geçmesi gerekiyor. Hayvan ayakta kalınca bunu sağlaması mümkün olmuyor ve bu ciddi anlamda verim düşüşlerine sebep oluyor” dedi.

- “Yemlik ve suluk, hayvanın yürüyebileceği mesafede olmalı”

Göncü, hayvanların günün 10-14 saatini yatarak geçirmesi gerektiğini ifade etti.

Hayvanların yatması için uygun alan genişliğinin önemine işaret eden Göncü, şöyle konuştu:

“Yemlik ve suluk, hayvanın yürüyebileceği mesafede olmalı. Yemlikle hayvanın yattığı yer arası 80 metreyi geçmemeli, hayvanlar 80 metre ilerisine gitmek istemiyor ayrıca hayvanlar durakta iki ayağıyla tüneme şeklinde bir hareket gösteriyorsa o durağın yapısında problem var demektir. Havalandırması yetersiz, güneş alan, altlığı bulunmayan ve bölge yapısına uygun olmayan ahırlar, ineklerde süt verimini yüzde 20 düşürüyor. Hayvanın refahını yükselterek verimi yüzde 20-30 artırmamız mümkün.”

Hayvanın rahatlaması için barınakların havalandırmasının uygun olması gerektiğini belirten Göncü, “Türkiye’deki ahırların yüzde 70′inde havalandırmanın yetersiz olduğu tespit edildi. Ayrıca ahırların yüzde 90′ında altlık kullanılmıyor. Kapalı ve havasız ahırlar var. Bu konuda yetiştirici para yatırmaktan korkuyor ancak ahıra yapılacak harcama onlara çok daha fazla verim kazandıracak” diye konuştu.

Göncü, halk arasında “hayvan üşür” düşüncesinin çok yaygın olduğunu ifade ederek, “Hayvan üşümez, terler. Terler ama rahat edemez o baskı üzerinde kalır. O nedenle hayvanı rahatlatmak lazım. Ahırların bölge koşullarına uygun, hatta işletmenin yapılacağı yere uygun şekilde planlanması çok önemli. Hayvanın davranışı bunu belirliyor” şeklinde konuştu.