1994 yılından beri düzenlenen ve enerji sektöründe konuyla ilgili binlerce yerli ve yabancı katılımcı tarafından düzenli olarak takip edilen ICCI  2015 (Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı) 6-8 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirildi. 

Bu yıl 21’incisi düzenlenen konferansta en dikkat çeken konulardan biri ise yenilenebilir enerji oldu. 

 

Türkiye genelinde 11 adet rüzgar santralı olan GE,140 binden fazla evin enerjisini bu tesisler sayesinde karşılıyor.

 

WWF Türkiye’nin (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) verilerine göre, bu alanda oldukça geniş bir kaynağa sahip olan Türkiye'de yenilenebilir enerjinin birincil enerji kullanımındaki payı %6,5, elektrik üretimindeki payı ise %24 seviyesinde. 

Türkiye’nin cari açığının yüzde 72’sinin enerji ithalatından kaynaklandığının altını çizen uzmanlar, temiz ve güvenli bir üretim methodu olan yenilenebilir enerji sayesinde bu açığın azaltılabileceğini belirtiyor.

Paris Collège de France’den Profesör Marc Fontecave’a göre,  yenilenebilir enerjiye geçiş oldukça uzun ve meşakkatli bir süreç. 

 

Pek çok ülke doğal olarak sürekli devam eden enerji akışından elde edilen (rüzgar, hidrolik, jeotermal vb.) yenilenebilir enerjinin genel üretimdeki payını artırmak için yoğun çaba harcıyor.

 

Kısa vadede fosil yakıtların enerji üretimindeki varlığını muhafaza edeceğinin altını çizen Marc Fontecave’a göre, bunun en başlı sebebi siyasal, ekonomik ve teknolojik yetersizlikler.

Ülkelerin enerji politikalarına olan bakışlarını değiştirmeleri gerektiğini savunan Fontecave, gerekli ekonomik desteğin sağlanması durumunda yatırımların artacağına, bu alandaki teknolojinin gelişeceğine ve bu sayede yenilenebilir enerjinin konvansiyonel enerjinin yerini alabileceğini belirtiyor.