Reklam

HUZUR VE BEREKET AYI RAMAZAN - 6 asırlık tarifle Osmanlı şerbeti kaynatıyor

Amasya'nın Merzifon ilçesinde aktarlık yapan Adnan Yıldırım, Amasya Yazma Eserler Kütüphanesi'nden edindiği tarifle 40 çeşit baharattan yaptığı "Şerbeti hümayun" adı verilen şerbeti ramazan ayında müşterilerine ikram ediyor Adnan Yıldırım: "Tarifi, Sabuncuoğlu Şerefeddin'e ait "Akarabiddin" kitabından aldık. Sabuncuoğlu Şerefeddin'in kendisi, bu tarifi Akşemseddin'e dayandırıyor. İstanbul'un fethi sırasında omzunda taşıdığı ibrikle 'askerlere güç ve kuvvet gelsin' diye dağıttığını söylüyor"

HUZUR VE BEREKET AYI RAMAZAN - 6 asırlık tarifle Osmanlı şerbeti kaynatıyor

Amasya'nın Merzifon ilçesinde aktarlık yapan Adnan Yıldırım, Amasya Yazma Eserler Kütüphanesi'nden edindiği tarifle 40 çeşit baharattan yaptığı "Şerbeti hümayun" adı verilen şerbeti ramazan ayında müşterilerine ikram ediyor Adnan Yıldırım: "Tarifi, Sabuncuoğlu Şerefeddin'e ait "Akarabiddin" kitabından aldık. Sabuncuoğlu Şerefeddin'in kendisi, bu tarifi Akşemseddin'e dayandırıyor. İstanbul'un fethi sırasında omzunda taşıdığı ibrikle 'askerlere güç ve kuvvet gelsin' diye dağıttığını söylüyor"

HUZUR VE BEREKET AYI RAMAZAN - 6 asırlık tarifle Osmanlı şerbeti kaynatıyor
27 Mayıs 2019 - 12:05

CİHAN OKUR - Amasya'nın Merzifon ilçesinde aktarlık yapan Adnan Yıldırım, ünlü tıp alimi Sabuncuoğlu Şerefeddin'e ait "Akarabiddin" kitabında tarifi yer alan ve geçmişi 6 asır öncesine dayanan ''Şerbeti hümayun'' şerbetini, tarife uygun olarak yeniden hazırlayarak müşterilerine sunuyor.

Aktar dükkanına kurduğu ocakta 40 çeşit bitkisel üründen oluşan şerbetini kaynatan Yıldırım, müşterilerine ikram ederek, gazlı içecekler yerine Osmanlı şerbet kültürünün oluşması için çaba gösteriyor.

Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 5 kuşaktır bitkisel ürünler ve aktarlıkla uğraşan bir ailenin ferdi olduğunu, dedelerinden gelen bilgi mirasını kullandığını söyledi.

Anadolu'da geçmişten günümüze şifalı bitkilerle tedavi yöntemleri üzerine araştırmalar gerçekleştirdiğini anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bu şerbetin tarifine 2008 yılında Amasya El Yazmaları Kütüphanesi'nde başka şeyleri araştırırken rastladım. Daha sonra şerbetin 40 çeşitten oluşan asıl tarifini, oradan dijital kopyadan aldık ve hayata geçirdik. Tarifi, Sabuncuoğlu Şerefeddin'e ait "Akarabiddin" kitabından aldık. Sabuncuoğlu Şerefeddin'in kendisi, bu tarifi Akşemseddin'e dayandırıyor. İstanbul'un fethi sırasında omzunda taşıdığı ibrikle 'askerlere güç ve kuvvet gelsin' diye dağıttığını söylüyor. Kanuni Sultan Süleyman dönemine kadar ordu çok yüksek rakamlara ulaşmadan önce ordugah kurulduğunda kazan kaynatılır ve orduya katılan askerlere, marazları iyileşsin, sağlık problemi varsa ona şifa versin, gücü kuvveti yerine gelsin, daha dirayetli olsun diye ikram edilirmiş."

Osmanlı'daki şerbet kültürünün günümüzde de yaygınlaştırılması gerektiğini dile getiren Yıldırım, bu kültürü tekrar canlandırmaya çalıştığını vurguladı.

Özellikle ramazan ayında şerbeti önerdiklerine işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:

"Alternatif değil ana içeceğimiz olsun, sindirim sistemi rahatlasın, 17-18 saat sürdüğü dönemde daha rahat oruç tutalım, acıkma hissi çok fazla oluşmasın, susuzluk problemi yaşamayalım diye şerbetlikle, su bardağından biraz ufak bardakla iftar ve sahurda 1 bardak içilmesini kafi görüyoruz. 10 yıldır her ramazanda gelen bütün müşterilerimize ikram ediyoruz. Geleneğimizi, kültürümüzü yaşatmaya çalışıyoruz. Halka yayılması için de büyük gayret sarf ediyoruz. 6 asırlık bu şerbet gibi geçmişten gelen bütün şerbetleri hayatın içinde canlı tutmak gerekiyor. Bunun için mücadele ediyoruz."

Yıldırım, evde yapmak isteyenler için sosyal medyadan şerbetin tarifini paylaştıklarını söyledi.

Bu haber 517 defa okunmuştur.