DOMATESİN TARİHÇESİ

Günümüzde mutfaklarımızın, lokantaların, çeşitli yemek sektörünün, sosyal tesislerin 'olmazsa olmazları'ndan olup, doğrudan tüketildiği gibi; yine evlerde salça, sos, reçel v.b. ürünler de yapılmaktadır.

DOMATESİN TARİHÇESİ

Günümüzde mutfaklarımızın, lokantaların, çeşitli yemek sektörünün, sosyal tesislerin 'olmazsa olmazları'ndan olup, doğrudan tüketildiği gibi; yine evlerde salça, sos, reçel v.b. ürünler de yapılmaktadır.

DOMATESİN TARİHÇESİ
27 Mart 2021 - 00:39

 
Günümüzde mutfaklarımızın, lokantaların, çeşitli yemek sektörünün, sosyal tesislerin 'olmazsa olmazları'ndan olup, doğrudan tüketildiği gibi; yine evlerde salça, sos, reçel v.b. ürünler de yapılmaktadır. Ayrıca salça, turşu, konserve sanayiinde ham madde; ve bazı gıda üretiminde yardımcı hammadde, yani katkı maddesi olarak kullanıldığını da biliyoruz.
Pekiyi, bu kadar önemi hâiz domates; ne zaman ve nerede evcilleştirildi? Oradan hangi kıtalara ve ülkelere zaman gitti?
İşte sorularımızın cevabı:
Tarihi kaynaklara göz atıldığında; domates tarımının tarihte ilk kez M.Ö. 700’lü yıllarda Meksika veya Peru’da yaşamakta olan Güney Amerikalı yerli kabileler tarafından gerçekleştirildiği görülmektedir.
Domates adının Azteklerin dilinde (Nahuatl) yer alan “xitomate” ya da “zitotomate” olarak bilinen kelimelerden türetildiği düşünülmektedir.
Domatesin 16. yüzyılda İspanyollar tarafından ilk olarak Avrupa’ya ve 18. yüzyılda ise, buradan Kuzey Amerika kıtasına ulaştırıldığı, daha sonra ise yeni coğrafi keşifler ile birlikte bu bölgelerden bütün dünyaya yayıldığı düşünülmektedir.
İlk kâşifler yeni topraklar keşfetmek için yelken açtıklarında, yani 16. yüzyıl civarına kadar Avrupalılar bu meyveyle tanışmamışlardı.
Yalnızca domates de değil, patates, patlıcan, yeşilbiber gibi bitkiler de domates gibi dünyanın büyük kısmında bilinmiyordu.
İspanyollar ilk olarak domatesleri Avrupa’ya tanıttı ve burada İspanyol ve İtalyan yemeklerinde kullanıldı. 
Fransa ve kuzey Avrupa’da, domates, başlangıçta süs bitkisi olarak yetiştirildi çünkü botanikçiler ona zehirli bir bitkinin akrabası olarak yaklaştılar.
Bu durum domatesin asidik suyunun kalay kaplı tabaklar ile etkileşimi sonucu daha da kötüleşti. 
Şöyle ki;
1500’lerde zengin insanlar, kalay kaplı sofra takımı kullanmaktaydılar. Domates gibi asit bakımından zengin gıdalar kurşunun gıdaya sızmasına sebep olup, kurşun zehirlenmesi ve ölüme sebep oluyordu.
Tahtadan yapılmış tabaklardan yiyen yoksul insanların bu sorunu yoktu ve bu nedenle domateslere karşı bir hoşnutsuzlukları da yoktu. Esasen domateslerin 1800’lere, özellikle İtalyanlara kadar sadece fakir insanlar tarafından yenilmesinin nedeni budur.
Domatesin yaprakları ve olgunlaşmamış meyvesi, büyük miktarlarda, toksik olabilecek tomatin içerir ancak olgun meyve tomatin içermez.
Domates ABD’de ilk kez 1781 yılında Monticello, Virginia’da ABD’nin 3. Başkanı ve Bağımsızlık Bildirgesi yazarı Thomas Jefferson tarafından yetiştirildi, ama pek çok insan zehirli olduğuna inanarak 1900’lü yıllara kadar yemeyi reddetti.
*
(X)Osmanlı’ya Ne Zaman Geldi?
Osmanlı mutfağı yüzyıllar boyunca farklı kültürel etkilerle şekillenip ve değişimlere uğrayarak seçkin bir mutfak kültürü oluşturmuştur. 
19. yüzyıl Osmanlı tarihinde yalnızca bürokrasi ve askeri alanlarda yeni bir yapılanmanın başladığı bir dönem olmayıp, Osmanlı seçkinlerinin gündelik hayatlarında da “Avrupalılaşmanın” başladığı bir dönemdir ki, bu değişim mutfak kültürünü de büyük ölçüde yansımaktadır.
İlk olarak Amerika’dan Avrupa’ya 16. yüzyılda gelen domates; Osmanlı’ya gelişi uzun zaman almıştır. Osmanlı mutfağı saray kayıtlarına ilk olarak yeşil domates 'kavata' adıyla 1700’lerde girmiş ve sadece yeşil domates tüketilmiştir. Kırmızı hâlinin tüketilmemesinin sebebi; renginin gittikçe kırmızıya dönüşmesiyle, bozulduğunun düşünülmesiydi.
Bu sebeple kırmızı domates kullanımının yaygınlaşması, 19. yüzyıl da gerçekleşmiştir ancak. Ayrıca Osmanlı mutfağına giren ilk domatesler günümüzde kullandığımız büyük domateslerden değil, kiraz tipi domateslerdendi. 
Domates kullanımından bir süre sonra, Osmanlı mutfağının vazgeçilmez ürünlerinden biri olarak yerini almıştır. Birçok yemeğe kullanılmasıyla birlikte farklı tüketim çeşitlerine gidilmiş ve salça kullanımı da başlamıştır.
 
Özetlemek gerekirse; 
domates macerası 15. yüzyıl Amerika'nın keşfiyle(Ben buna keşif demiyorum. Çünkü Avrupalılar Amerika'ya gittiğinde, orada yerli insanlar vardı. Savunma güçleri hariç, diğer yönlerden oldukça gelişmiş durumdaydı. İşte barbar Avrupalı bunu fırsat bilerek Amerika'yı işgal ederek, savunmasız yerli halkı katletti; yeraltı ve yerüsttü değerlerine el koydu! MSÖ) başlayıp, oradan 16. yüzyılda Avrupa'ya, sonra da 17. yüzyıl sonlarında Osmanlı’ya gelmiş ve Osmanlı mutfağının en önemli ürünlerinden biri hâline gelmiştir.
(X)Bu yazı “Gastronomi Sözlüğü"nden alınmış olup, özetlenerek yeniden düzenlenmiştir
 
Türkiya'deki domates çeşitleri:
Sırık Domate
Yıldız Domates
Koyu Pembe Domates
Armut Domates
Oturak Siyah (Çikolata Çeri)
Siyah Koyulhisar Domatesi
Çanakkale Pembesi
Karahıdır Domatesi
Kırmızı Ampul
Turuncu Badem Çeri
Yürek Domates 
Mamun Domatesi
Pembe Petika
Ayaş Domatesi
Çorum Kırmızısı
Ayla
Heybetli
Türk çizgili Manastır Domatesi
Alakır Etlisi
Maniye
Bartın Pembesi
 

Bu haber 2192 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum