Reklam

Bugün 15 Mayıs Hava Şehitleri'ni Anma Günü...

İnternetten paylaşılan siyah-beyaz fotoğraflardan birinde, mezar başında oturmuş bir kadın vardı. Mezarın taşında Üsteğmen Bedrettin Cevher yazıyordu.

Bugün 15 Mayıs Hava Şehitleri'ni Anma Günü...

İnternetten paylaşılan siyah-beyaz fotoğraflardan birinde, mezar başında oturmuş bir kadın vardı. Mezarın taşında Üsteğmen Bedrettin Cevher yazıyordu.

Bugün 15 Mayıs Hava Şehitleri'ni Anma Günü...
16 Mayıs 2020 - 00:58


Google'dan yaptığım kısa araştırmada hem Üsteğmen Cevher, hem de fotoğraftaki kadın Gülümser Tanyeri'nin ilginç hikayesi ortaya çıktı. Tayyareci.com'un şehit listesinden Gülümser Hanım'ın kardeşi Yücel Tanyeri'nin blogundan bu hikayeyi sizlerle paylaşıyorum...

Ablam Gülümser Tanyeri 1936 doğumlu idi.
Benden on yaş büyüktü.
Ablam, diğer kız kardeşim Esra ile bana gerçekten Abla’lık yapardı.
İkimizin de büyümesinde büyük emeği ve katkısı vardı.
1956 yılında Samsun’da evlendirdik Gülümser Ablamı.
Evlendiğinde daha çok gençti, 20 yaşındaydı. İyi bir evlilik yapmıştı. Türk Hava Kuvvetlerinde bir Jet Pilotu Üsteğmen Bedrettin Cevher ile evlenmişti. İkisi de yaşamlarının baharındaydılar.
Ablam evlenince bizlerden ayrılmış Merzifon’da yeni bir yuva kurmuştu. Mutlu bir evlilikleri vardı.
Merzifon, Samsun’a oldukça yakındı ve zaman zaman bu yeni evlileri ziyaret eder, evlerine konuk olurduk. Ben yaz tatillerimi hep Merzifon’da geçirirdim. Eniştem her gün beni alır ve 5. Jet Hava Üssü’ne götürürdü. Ben henüz 10 yaşımda idim ve her gün subayları taşıyan askeri otobüste birçok pilot ile beraber olur, alanda da jet’lerle iç içe bulunurdum.
Onların kalkışlarını, inişlerini büyük keyifle izler, gün hiç bitmesin isterdim.
Gök gürültüsü gibi sesleri ve görkemli görüntüleri ile onların kalkışları ve süzülerek tekerlerini piste değdirmeleri beni çok etkilerdi.
Enişteme de hayrandım.
Uçmadığı zamanlarda beni uçağın pilot kabinine çıkartır, pilot koltuğuna oturtur, aletler ve uçuşları konusunda bilgiler verirdi.
Havacılığa karşı sevgim o dönemlerde başlamıştır.
O dönemin askerî uçakları F-84 ve F-86’ların çoğu özelliklerini bilir, akşamları da ezberlediğim görüntülerini çok güzel çizer, hatta onların kartondan maketlerini bile yapardım. Eniştemin uçuş arkadaşları Ütgm. Aytekin Bilge ve Ütgm. Nejat Berköz beni çok severlerdi. Onlardan hiç ayrılmak istemez, hep bir arada olmayı arzu ederdim. Üçü de benim için birer idol’dü. Kararımı vermiştim. Okulumu bitirdiğimde ben de “Hava Harp Okulu”na gidecek ve ben de onlar gibi bir “Jet Pilotu” olacaktım.
Bu mutluluklar ve beklentiler çok sürmedi.
Ablamla evlendikten iki yıl sonra eniştemin uçağı bir görev uçuşu sırasında 6 Mayıs 1958 günü düştü ve eniştem şehit oldu. Uçağının yanık ve parçalanmış enkazı arasından çıkan, ablamın bir bölümü yanmış ve yırtılmış yukarıda görülen fotoğrafı, onu çok seven ablama verildi.
Ablam, o tarihten sonra bizimle birlikte yaşamını sürdürdü.
Hiç evlenmedi.
Her sene 15 Mayıs’taki Hava Şehitlerini anma Törenleri için düzenli bir biçimde Merzifon’a gider, eniştemin kabrini ziyaret eder, hasret giderirdi.
Bu da fazla uzun sürmedi.
Eniştemin aramızdan ayrılışından 7 yıl sonra 14 Mayıs 1965 akşamı, ertesi günkü Hava Şehitleri Törenine katılmak için otobüsle Ankara’dan Merzifon’a giderken, bir trafik kazası sonucunda onu da kaybettik.
Onun da çantası içerisinden iki fotoğraf çıktı.
Eniştemin Üsteğmenlik fotoğrafı ve ablamın özenle sakladığı kendisinin bir bölümü eniştemin düşen uçağında yanmış fotoğrafı…
Şimdi bu “iki fotoğraf” ve eniştemin gümüş “uçuş brövesi” onlardan elde kalan birkaç anı olarak benim tarafımdan saklanıyor…
“Uçuş sevgin ne oldu” diyecek olursanız ailem, eniştemin dramatik kazasından sonra pilot olmayı bana yasakladı. Ama uçuş keyfini hiçbir şey içimden silemedi. THY ile sık sık yaptığım yolculuklarda sanki o uçağı ben kullanıyormuşum gibi halâ büyük keyif alıyor, yaşamımın erken döneminde tanıdığım bu iki genç ve güzel insanı -bulutların üzerinde- hep sevgiyle anıyorum.
 
Yücel Tanyeri

Bu haber 990 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum