Reklam

ALLAHIN (c.c) AYETLERİYLE 114 ADIMDA KUR’AN ÖZETİ

Türkiye’de ilk! ALLAHIN (c.c) AYETLERİYLE 114 ADIMDA KUR’AN ÖZETİ veya insanı “İYİ İNSAN” yapacak, mutlu kılacak 114 âyet.

ALLAHIN (c.c) AYETLERİYLE 114 ADIMDA KUR’AN ÖZETİ

Türkiye’de ilk! ALLAHIN (c.c) AYETLERİYLE 114 ADIMDA KUR’AN ÖZETİ veya insanı “İYİ İNSAN” yapacak, mutlu kılacak 114 âyet.

ALLAHIN (c.c) AYETLERİYLE 114 ADIMDA KUR’AN ÖZETİ
02 Nisan 2023 - 20:23


Hazırlayan: HÜSEYİN GÖKÇE 

(Diyanet İşleri Başkanlığının Kur’an Meali kaynak alınarak, dışarıdan hiçbir kelime eklenmeden hazırlanmıştır.)

1- FATİHA Suresi, âyet 1, 6: Nimetlerini din farkı gözetmeden herkese ve Müslümanlara veren Allah’ım, bize doğru yolu göster.

2- BAKARA Suresi, âyet 40: Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size vâdettiklerimi vereyim. Yalnızca benden korkun.

3- ÂL-İ İMRAN Suresi, âyet 66: İşte siz böyle insanlarsınız! Haydi hakkında bilgi sahibi olduğunuz konuda tartıştınız; fakat bilgi sahibi olmadığınız konuda niçin tartışıyorsunuz! Oysa ki Allah, her şeyi bilir, siz ise bilmezsiniz.

4- NİSA Suresi, âyet 32: Allah’ın sizi, birbirinizden üstün kıldığı şeyleri (başkasında olup da sizde olmayanı) hasretle arzu etmeyin. Erkeklerin de kadınların da kazandıklarından nasipleri var. Allah’tan lütfunu isteyin; şüphesiz Allah her şeyi bilendir. 

5- MAİDE Suresi, âyet 105: Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allahadır. Artık O, size yaptıklarınızı bildirecektir.

6- EN’AM Suresi, âyet 120: Günahın gizlisini de açığını da bırakın! Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.

7- A’RAF Suresi, âyet 199: Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahillerden yüz çevir.

8- ENFAL Suresi, âyet 28: Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükâfat Allah’ın katındadır.

9- TEVBE Suresi, âyet 51: De ki: Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize asla erişemez. O bizim Mevla’mızdır. Onun için müminler yalnız Allah’a dayanıp güvensinler.

10- YUNUS Suresi, âyet 62: Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına korku yoktur; onlar üzülmeyeceklerdir de.

11- HÛD Suresi, âyet 85: Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın; insanlara eşyalarını eksik vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaşmayın.

12- YUSUF Suresi, âyet 107: Allah tarafından kuşatıcı bir felâket gelmesi veya farkında olmadan kıyametin ansızın kopması karşısında kendilerini emin mi gördüler.

13- RA’D Suresi, âyet 26: Allah dilediğine rızkını bollaştırır da daraltır da. Onlar dünya hayatıyla şımardılar. Oysa âhiretin yanında dünya hayatı, geçici bir faydadan başka bir şey değildir.

14- İBRAHİM Suresi, âyet 34: O (Allah) size istediğiniz her şeyden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür.

15- HİCR Suresi, âyet 86: Şüphesiz Rabbin, hakkıyla yaratan, pek iyi bilendir.

16- NAHL Suresi, âyet 90: Muhakkak ki Allah; adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. 

17- İSRA Suresi, âyet 105: Biz Kur’an’ı hak olarak indirdik; o da hakkı getirdi. Seni de (Hz. Muhammed’i) ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.

18- KEHF Suresi, âyet 30: İman edip de güzel davranışlarda bulunanlar (bilmelidirler ki) biz, güzel işler yapanların ecrini (mükâfatını) zâyi etmeyiz. 

19- MERYEM Suresi, âyet 60-61: Ancak tevbe eden, iman eden ve iyi davranışta bulunan kimseler hariçtir. Bunlar hiçbir haksızlığa uğratılmaksızın cennete, çok merhametli olan Allah’ın kullarına gıyaben vâdettiği Adn cennetlerine gireceklerdir. Şüphesiz O’nun vâdi yerini bulacaktır.

20- TÂHÂ Suresi, âyet 132: Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et. Senden rızık istemiyoruz; (aksine) biz seni rızıklandırıyoruz. 

21- ENBİYA Suresi, âyet 34: Biz, senden önce hiçbir beşere ebedilik vermedik. Şimdi sen ölürsen, sanki onlar ebedi mi kalacaklar? 

22- HAC Suresi, âyet 48: Nice ülkeler vardır ki, zulmedip dururken onlara mühlet verdim. Sonunda onları yakaladım. Dönüş yalnız bana (Allah'a)’dır. 

23- MÜ’MİNÛN Suresi, âyet 62: Biz hiç kimseyi gücünün yettiğinden başkası ile yükümlü kılmayız. Nezdimizde hakkı söyleyen bir kitap vardır ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.

24- NÛR Suresi, âyet 52: Her kim Allaha ve Resûlüne itaat eder, Allah’a saygı duyar ve O’ndan sakınırsa, işte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.

25- FURKAN Suresi, âyet 72: (O kullar), yalan yere şahitlik etmezler, boş sözlerle karşılaştıklarında vakar ile (oradan) geçip giderler.

26- ŞUARÂ Suresi, âyet 151, 152: Yeryüzünde bozgunculuk yapıp dirlik düzenlik vermeyen aşırı gidenlerin emrine uymayın.

27- NEML Suresi, âyet 81: Sen körleri sapıklıktan çevirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da teslim olanlara duyurabilirsin.

28- KASAS Suresi, âyet 58: Biz, refahından şımarmış nice memleketi helak etmişizdir. İşte yerleri! Kendilerinden sonraları oralarda pek az oturulabilmiştir. Onlara biz vâris olmuşuzdur.

29- ANKEBÛT Suresi, âyet 59: Onlar, sabreden kimselerdir ve yalnız Rablerine güvenip dayanmaktadırlar. 

30- RÛM Suresi, âyet 13: (Allah’a koştukları) ortaklarından kendilerine hiçbir şefaatçi çıkmayacaktır. Zaten onlar ortaklarını da inkâr edeceklerdir.

31- LOKMAN Suresi, âyet 14: Biz insana, ana babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. Önce bana, sonra ana babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır.

32- SECDE Suresi, âyet 6: İşte görünmeyeni de görüneni de bilen, mutlak gâlip ve merhamet sahibidir.

33- AHZÂB Suresi, âyet 41: Ey inananlar, Allah’ı çokça zikredin.

34- SEBE’ Suresi, âyet 28: Biz seni (Hz. Muhammed’i) bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.

35- FÂTIR Suresi, âyet 38: Allah, göklerin ve yerin gaybını (gizlisini) bilir. O, kalplerin içinde ne varsa onu da hakkıyla bilendir.

36- YÂSİN Suresi, âyet 68: Kime uzun ömür verirsek onun gelişmesini tersine çeviririz. Hiç düşünmüyorlar mı?

37- SÂFFÂT Suresi, âyet 69, 70: Kuşkusuz onlar, atalarını dalalette buldular da peşlerinden koşup gittiler.

38- SÂD Suresi, âyet 27: Göğü, yeri ve ikisi arasındakileri biz boş yere yaratmadık. Bu, inkâr edenlerin zannıdır. Vay o inkâr edenlerin ateşteki haline!

39- ZÜMER Suresi, âyet 38: Andolsun ki onlara: Gökleri ve yeri kim yarattı? Diye sorsan elbette “Allah’tır” derler. De ki: Öyleyse bana söyler misiniz? Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun bu rahmetini önleyebilir mi? De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O’na güvenip dayanırlar.

40- MÜ’MİN Suresi, âyet 40: Kim bir kötülük işlerse, onun kadar ceza görür. Kim de kadın veya erkek mümin olarak faydalı bir iş yaparsa işte onlar, cennete girecekler, orada onlara hesapsız rızık verilecektir.

41- FÛSSİLET Suresi, âyet 46: Kim iyi bir iş yaparsa, bu kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa aleyhinedir. Rabbin kullara zulmedici değildir.

42- ŞÛRÂ Suresi, âyet 47: Allah’tan, geri çevrilmesi imkânsız bir gün gelmezden önce, Rabbinize uyun. Çünkü o gün, hiçbiriniz sığınacak yer bulamazsınız, itiraz da edemezsiniz. 

43- ZUHRUF Suresi, âyet 60: Eğer dileseydik, içinizden, yeryüzünde yerinize geçecek melekler yaratırdık.

44- DUHÂN Suresi, âyet 38: Biz gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunanları, oyun ve eğlence olsun diye yaratmadık.

45- CÂSİYE Suresi, âyet 15: Kim iyi iş yaparsa faydası kendinedir, kim de kötülük yaparsa zararı yine kendinedir. Sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.

46- AHKAF Suresi, âyet 19: Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah, onlara yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapılmaz.

47- MUHAMMED Suresi, âyet 36: Doğrusu dünya hayatı ancak bir oyun ve eğlencedir. Eğer iman eder ve sakınırsanız Allah size mükâfatını verir. Ve sizden mallarınızı (tamamen sarf etmenizi) istemez.

48- FETİH Suresi, âyet 21: Henüz elde edemediğiniz başka ganimetler de vardır ki; onlar Allah’ın bilgi ve kudreti dâhilindedir. Allah, her şeye kâdirdir.

49- HUCURÂT Suresi, âyet 12: Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerini arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyendir. 

50- KAF Suresi, âyet 6: Üstlerindeki göğe bakmazlar mı ki, onu nasıl bina etmiş, nasıl donatmışız? 0nda hiçbir çatlak da yok.

51- ZÂRİYAT Suresi, âyet 49: Her şeyden çift çift yarattık ki, düşünüp öğüt alasınız.

52- TÛR Suresi, âyet 46: O gün plânları kendilerine hiçbir fayda vermez ve yardım da görmezler.

53- NECM Suresi, âyet 25: Ahiret de dünya da Allah’ındır.

54- KAMER Suresi, âyet 49: Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık.

55- RAHMÂN Suresi, âyet 5: Güneş ve ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir.

56- VÂKIA Suresi, âyet 82: Allah’ın verdiği rızka karşı şükrü, onu yalanlamakla mı yerine getiriyorsunuz?

57- HADÎD Suresi, âyet 28: Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve Peygamberlerine inanın ki O, size rahmetinden iki kat versin ve size ışığında yürüyeceğiniz bir nur lütfetsin; sizi bağışlasın. Allah, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.

58- MÜCÂDELE Suresi, âyet 6: O gün Allah onların hepsini diriltecek ve yaptıklarını kendilerine haber verecektir. Allah onları bir bir saymıştır. Onlar ise unutmuşlardır. Allah her şeye şahittir.

59- HAŞR Suresi, âyet 16: Münafıkların durumu tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana “İnkâr et” der. İnsan inkâr edince de: Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım, der.

60- MÜMTEHİNE Suresi, âyet 3: Kıyamet günü çocuklarınızı ve yakınlarınızı size fayda vermezler. Çünkü Allah aranızı ayırır. Allah yaptıklarınızı görendir.

61- SAFF Suresi, âyet 1: Göklerde ve yerlerdekinin hepsi Allah’ı tesbih eder. O, üstündür, hikmet sâhibidir.

62- CUM’A Suresi, âyet 8: De ki: Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, muhakkak sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilen Allah’a döndürüleceksiniz de O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir.

63- MÜNÂFİKÛN Suresi, âyet 9: Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır.

64- TEĞABÜN Suresi, âyet 11: Allah’ın izni olmaksızın hiçbir musibet isabet etmez. Kim Allah’a inanırsa, Allah onun kalbini doğruya götürür. Allah her şeyi bilendir.

65- TALÂK Suresi, âyet 12: Allah, yedi kat göğü ve yerden bir o kadarını yaratandır. Ferman bunlar arasından inip durmaktadır ki, böylece Allah’ın her şeye kâdir olduğunu ve her şeyi ilmiyle kuşattığını bilesiniz.

66- TAHRÎM Suresi, âyet 2: Allah, (gerektiğinde) yeminlerinizi bozmanızı size meşru kılmıştır.

67- MÜLK Suresi, âyet 14: Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır.

68- KALEM Suresi, âyet 7: Doğrusu Rabbin, kendi yolundan sapan kişiyi en iyi bilendir, hidayete erenleri en iyi bilen de O’dur.

69- HÂKKA Suresi, âyet 27: Keşke, onunla (ölümle) her iş olup bitseydi!

70- MEÂRİÇ Suresi, âyet 19: Gerçekten insan, pek hırslı (ve sabırsız) yaratılmıştır.

71- NÛH Suresi, âyet 19-20: Allah, onda geniş yollar edinip dolaşabilesiniz diye, yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır.

72- CİN Suresi, âyet 12: (Artık) şu gerçeği şüphesiz anladık ki, biz yeryüzünde bulunsak da Allah’ı âciz bırakamayacağız, başka yere kaçmakla da elinden kurtulamayacağız.

73- MÜZZEMMİL Suresi, âyet 6: Şüphesiz gece kalkışı (kalp ve uzuvlar arasında) tam bir uyuma ve sağlam bir kıraate daha elverişlidir.

74- MÜDDESİR Suresi, âyet 7: Rabbinin rızasına ermek için sabret.

75- KIYÂMET Suresi, âyet 10: O gün insan, “Kaçacak yer neresi!” diyecektir.

76- İNSAN Suresi, âyet 27: Şu insanlar, çarçabuk geçen dünyayı seviyorlar da önlerindeki çetin bir günü (âhireti) ihmal ediyorlar.

77- MÜRSELÂT Suresi, âyet 28: O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!

78- NEBE’ Suresi, âyet 8: Biz sizi çifter çifter yarattık.

79- NÂZİ’ÂT Suresi, âyet 27, 28, 29: Sizi yaratmak mı daha güç yoksa gökyüzünü yaratmak mı; ki, onu Allah bina etti, onu yükseltip düzene koydu. Gecesini karattı, gündüzünü ağarttı.

80- ABESE Suresi, âyet 34, 35, 37: İşte o gün (Kıyamet günü) kişi kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar. 

81- TEKVÎR Suresi, âyet 29: Âlemlerin Rabbi Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz.

82- İNFİTÂR Suresi, âyet 6, 7, 8: Ey insan! Seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan, seni istediği bir şekilde birleştiren, ihsanı bo Rabbine karşı seni aldatan nedir?

83- MUTAFFİFÎN Suresi, âyet 1, 2, 3: İnsanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam, onlara vermek için ölçüp tarttıklarında ise noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun.

84- İNŞİKAK Suresi, âyet 29: Şüphesiz günahkârlar, (dünyada) iman edenlere gülerlerdi.

85-BÜRÛC Suresi, âyet 11: İman edip sâlih ameller işleyenlere ise, zemininden ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş budur.

86- TÂRIK Suresi, âyet 14: O, (Allah) çok bağışlayan ve çok sevendir.

87- A’LÂ Suresi, âyet 14, 15: Temizlenen, Rabbinin adını anıp O’na kulluk eden kimse kuşkusuz kurtuluşa ermiştir.

88- GAŞİYE Suresi, âyet 17, 18, 19, 20: (İnsanlar) devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yeryüzünün nasıl yayıldığına bakmazlar mı?

89- FECR Suresi, âyet 23: O gün cehennem getirilir, insan yaptıklarını birer birer hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ne faydası var!

90- BELED Suresi, âyet 5: İnsan, hiç kimsenin kendisine güç yetiştiremeyeceğini mi sanıyor?

91- ŞEMS Suresi, âyet 1, 2, 3, 4, 5, 7, 8, 9, 1 : Güneşe ve kuşluk vaktindeki aydınlığa, güneşi takip ettiğinde aya, onu açığa çıkardığında gündüze, onu örttüğünde geceye, gökyüzüne ve onu bina edene, yere ve onu yapıp döşeyene, nefse ve ona bir takım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin olsun ki, nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir.

92- LEYL Suresi, âyet 8, 9,10, 11: Kim cimrilik eder, kendini müstağni sayar, en önemlisi de yalanlarsa, biz de onu en zora hazırlarız. Düştüğü zaman da malı hiç fayda vermez.

93- DUHÂ Suresi, âyet 9: Öyleyse yetimi sakın ezme.

94- İNŞİRÂH Suresi, âyet 5, 6: Ebette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.

95- TÎN Suresi, âyet 8: Allah, hüküm verenlerin en üstüne değil midir?

96- ALAK Suresi, âyet 6, 7, 8: Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.

97- KADR Suresi, âyet 2: Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin?

98- BEYYİNE Suresi, âyet 7: İman edip sâlih ameller işleyenlere gelince, halkın en hayırlısı da onlardır.

99- ZİLZÂL Suresi, âyet 7, 8: Kim zerre miktar hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür.

100- ÂDİYÂT Suresi, âyet 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8: Harıl harıl koşanlara, (nallarıyla) çakarak kıvılcım saçanlara, (ansızın) sabah baskını yapanlara, orada tozu dumana katanlara, derken orada bir topluluğun tam ortasına girenlere yemin ederim ki insan, Rabbine karşı pek nankördür. Şüphesiz buna kendi de şahittir ve o, mal sevgisine de aşırı derecede düşkündür.

101- KÂRİA Suresi, âyet 6, 7: O gün kimin tartılan ameli ağır gelirse işte o, hoşnut edici bir yaşayış içinde olur.

102- TEKÂSÜR Suresi, âyet 5, 6, 7, 8: Gerçek öyle değil! Kesin bilgiyle bilmiş olsaydınız, (orada) mutlaka cehennem ateşini görürdünüz. Sonra âhirette onu çıplak gözle göreceksiniz. Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette hesaba çekileceksiniz.

103- ASR Suresi, âyet 1, 2, 3: Asra yemin ederim ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip iyi amel işleyenler, birbirine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.

104- HÜMEZE Suresi, âyet 1, 2: Arkadan çekiştirmeyi, yüze karşı eğlenmeyi âdet edinen herkesin vay haline! O ki, mal toplamış ve onu sayıp durmuştur.

105- FÎL Suresi, âyet 1, 2: Rabbin fil sahiplerine neler etti, görmedin mi? Onların kötü plânlarını boşa çıkarmadı mı?

106- KUREYŞ Suresi, âyet 1, 2, 3, 4: Kureyş’e kolaylaştırıldığı; evet, kış ve yaz seyahatleri onlara kolaylaştırıldığı için onlar, kendilerini açtıktan doyuran ve her çeşit korkudan emin kılan şu evin Rabbine kulluk etsinler.

107- MÂÛN Suresi, âyet 4, 5: Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye almazlar.

108- KEVSER Suresi, âyet 1, 2, 3: (Resûlüm!) Kuşkusuz bir sana Kevser’i verdik. Şimdi sen Rabbine kulluk et ve kurban kes. Asıl “Sonu kesik” olan şüphesiz sana hınç besleyendir.

109- KÂFİRÛN Suresi, âyet 6: Sizin dininiz size, benim dinim de banadır.

110- NASR Suresi, âyet 1, 2, 3: Allah’ın yardımı ve zaferi gelip de insanların bölük bölük Allah’ın dinine girmekte olduklarını gördüğün vakit Rabbine hamdederek O’nu tesbih et ve O’ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.

111- TEBBET Suresi, âyet 1, 2, 3: (Allah’ın elçisi Hz. Muhammed’in - sas- yoluna dikenler koyan) Ebu Leheb’in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. 

112- İHLÂS Suresi, âyet 1, 2, 3, 4: De ki: O, Allah birdir. Allah sameddir. (Yani) O, doğurmamış ve doğmamıştır. Onun hiçbir dengi yoktur.

113- FELÂK Suresi, âyet 1, 2, 3, 4, 5: Yarattığı şeylerin şerrinden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfürüp büyü yapan üfürükçülerin şerrinden ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden sabahın Rabbine sığınırım!

114- NÂS Suresi, âyet 1, 2, 3, 4, 5, 6: De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan (insan Allah’ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hâkimine) insanların ilâhına sığınırım!

Uzun zaman emek verdiğim bu çalışma, Kur'anı-ı Kerim hakkında çok kısa bilgi vermeye yöneliktir.
 
Hüseyin GÖKÇE

Bu haber 487 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum