Ol deyince olduran Yüce Allah(cc)ın adını sonsuz zikreyleyerek kınından çıkardığımız kalemimizle, "yine" Gölköy için çarpan yüreğimizle, daha iyi ve güzeli değil doğru olanı yazmak prensibi ile hepinizi Rahman ve Rahim olan Allah(cc)ın selamı ile selamlıyorum. Her zaman güçlüyü değil Hakk'ı tutmak ve ölçülü değil hak bildiğimizi yazmak şartıyla Ya Bismillah!
Gölköy ve güzellikleri ile ilgili binlerce methiye kitabı yazılabilir. Ama yazılabilecek binlerce şey varken yazılmayacak tek tük ne varsa onu adabınca yazmak için yazılmayanı, dokunulmayanı yazmak için Ya Bismillah!
Babadan siyasetçilerin siyasetin en baba yerlerini işgal ettiği, oy çokluğuyla değil silah zoruyla gönderemediği, halkın mührünün babadan siyasetçilere yetmediği Gölköy! Aşıkların aşkımız Ordu-Gölköy yolu gibi hiç bitmesin diye dua ettiği Gölköy! Her seçim dönemi aynı masallarla uyutulan, telefon seslerinde dahi seçim vaatlerinin olduğu sahipsiz köy(!) Gölköy! Şimdi bir çoğunuz haklı olarak benim ne hakla bunları yazdığımı düşünüyorsunuz? Haklısınız, etrafta çiçek böcek, güllük gülistanlık milyonlarca durum yazarken bunları yazmak, ağzına biber sürülecek ben var ya! Şaka bir yana, hak bildiğimi yazmazsa Haliller, Selçuklar gibi yağlı ilmeği kendi boğazıma takar kendi kalemimi kırarım.
Gölköy insanı! Alın terinin karşılığını ancak terin buz tuttuğunda ödendiği, ekmeğin aslanın midesinde değil bir direğin yerden metrelerce yüksek tepesinde olduğu gurbetçi Gölköy insanı. Her yıl bir kaç genç anakuzusunun gurbet diyarlarında analarının kucağından alınıp toprağa verildiği Gölköy insanı! Ellerindeki nasır kalbi nasırlaşmış ağa zihniyeti tarafından yıllarca sömürülen Gölköy insanı! Her sabahı oğlumu, eşimi sağ salim görebileyim diye dua eden Gölköy insanı! Nüfusunun neredeyse iki katının gurbet diyarlarında olmasından dolayı nüfus tabelasında ki sayının sürekli düştüğü için Ordulu siyasetçilerin gözünden de düşen Gölköy insanı! Kendi kanını emen tüccarları gördüğü vakit yakasını iliklemek mecburiyetinde sahipsiz Gölköy insanı!
Gölköy'ün ve insanının makus talihini değil Ulugöl'ün, yaylaların, Kale'nin güzelliklerini, tarihini yazmak isterim elbet. İnşallah yazılmadıklar yazıldıktan sonra. Sürçi lisan ettimse affola.
Yusuf Ziya Karataş
YORUMLAR