YAŞAMIMIN ÖYKÜSÜ ve UNUTAMADIĞIM ANILAR....
3. BÖLÜM........
Turan Ateş
Küre ilçesinde 3 yıl gibi bir süre görev yaptım...Bu ilçede; Meslek Yaşamımda HSYK.ya Şikayet edilmeyen bir HAKİM konumum oldu.
İlçeye yeni geldim...1982 yılı Eylül ayı başları...Asliye-İcra- Hukuk Mahkemesinde duruşma yapıyorum.
Olay; bono senedine dayalı alacak davası...Borçlu İmzaya İtiraz eder. Benden önceki Meslektaş; İmza örnekleri ile Adli Tıp Kurumundan rapor ister.
Rapor; İmza BORÇLUYA ait değil...Davacıdan itirazlar..".Efendim iki tane Tanığım var... Mahkeme dinlemedi."
Dosyaya baktım ve iki tanık dinlenmesi için bildirilmiş. Tanıkların adlarını okudum...6-7 Av. Üstatlarda içeride oturuyor ve duruşma sıra bekilyorlar.
Yaşlı bir Av. Davacıya hitaben; " Oğlum, bu Mahkeme İcra Tetkik Merci...Bu mahkemede tanık dinlenmez...Git Genel Mahkemeye..." dedi...
Benimde dikkatimi çekti ve Davayı Reddettim...Genel mahkeme de Dava açma hakkının varlığını da hatırlattım...
Bu Avukatımız hakkında bilgi edindim.
Emekli Kastamonu Asliye Hukuk Hakimi HAKKI TEKŞEN...
Yargıtay; Hakimliği safhasında verdiği bir Kararı BOZAR...Hakkı Bey; Bozma Kararını okur...Kararın dili; ÖZTÜRKÇE....Dosyayı bir fırlatır. " .....okuduğumun Yargıtay'ı ne diyor ?" der ve; "GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yargıtay BOZMA KARARININ; Duruşma Hakiminin anlayabileceği lisana çevrilmesi için; Kastamonu Barosunun genç av.larından Av. ABDÜLHAK OĞUZ'un EHLİ VUKUF (bilirkişi)Atanmasına...Duruşmanın ...gününe...."
Av. Ağabeyimiz böyle bir Hukukçu Meslektaş....
Adliye koridorunda rastladım ve kendisini çay ikram etmek amacı ile de Odama buyur ettim...
Kendisine Duruşmadaki uyarısı içinde teşekkür ettim...
"Hakimim...Güneydoğu Bölgesinde yeni geldiniz. O bölgelerde İcra İşleri olmaz...Benimki de kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla ..." gibi bir söz dedi...
Bana, hep önerileri şu oldu; "Yargıtay Kararlarını bırakınız... KANUN Ne diyor? Siz ona bakınız...İçtihatı koyanlar, bizim gibi hakimler...Önemli olan KANUN ..."dedi...
Öğlen Ara vermesinde Maliyeci olan Eşimle eve yemeğe gidiyoruz. Hakkı Beyin tek kapılı ANADOL'u vardı. Onun başında bekliyor..
Selam verdik ve iyi günler diledik...Hakkı Bey; uzun boylu ve şemsiye genişliğinde de fotr şapkası var... Şapkayı çıkardı ve... " İYİ GÜNLER HAKİMİMMMM..." dedi ve yere eğildi.
Ve eşim, bana ağzından geleni söyledi..."Baban yaşında... Ayıp... Günah..." Ben bir şey söylemedim...Eşim, bu eyleminin benden kaynaklandığı yorumunu yaptı.
Hakkı Beye bu davranışı nedeni ile Hanımdan FIRÇA yediğimi söyledim...Hakkı Bey bana; "Söyle Hanım kızıma ..Size kızmasın...Ben saygıyı Şahsıyın TEMSİL ETTİĞİ KÜRSÜYE DUYUYORUM...BEN O KÜRSÜDEN 40 YIL BULUNDUM...O KÜRSÜ SAYGIYI GEREKTİRİR...O KÜRSÜYE SAYGIYI KAYBEDERSEK; HER ŞEYİMİZİ KAYBEDERİZ..." dedi.
Yani, BU GÜNLERİN İŞARETİNİ Vermiş bana..
Bugün YARGIYA ve Yargı Mensuplarına SAYGI % kaçtır?....
xxxxxxxx
30 yıllık bir Hakim Ataması geldi. İlçe Hakim-Savcı yönünden 4. Bölge...Arkadaşımızın 1.Bölgelerde olması gerekir. SORGU HAKİMİ...Ama sorunlu olduğu her hali ile de belliydi...Bize gereken iğşaret de verildi. Savcı arkadaş ile de dikkatli ve sınırlı olduk kendisine...
Görev yaptığımız ilçe; DAĞSAL,KIRSAL ve KARSAL bir Bölgeydi. Halk tabiri ile karpuz kesecek kadar düz bir yeri olmayan bölgeydi.
xxxxxxxxxxxx
1985 Yılı Eylül Ayı içinde ANTALYA-FİNİKE İlçesi Hakimliğine atama kararnamesi çıktı...
İlçede sıkıntı olan; KONUT....Sıkıntılı bir şekilde bir konut bulduk ve sonrada; Baba-Oğul olduk...Damadı Diş Hekimi...Diyaloğ çok iyi...Ev sahibim kendine özğü...Torunlarına İstanbul'a gittiğinde kıyafat alır ve torunları ile akran 4 yaşındaki Kızımı da ayırmazdı...Aileden birisiydik...Hiçbir yanlış işi de yoktu...Manifatura ve Narenciye işleri yapardı.
Serada sebze yetiştirilmesini....Narenciye cinsi meyveleri dalından koparıp yemeyi....Deniz havasını...Ve bunun yanında aşırı Sıcaklık-Rutubeti de burada hissetmeye başlamıştık.
Toprak sınırlı olduğu gibi; parasal değeri de yüksekti. İlçenin 2/3 Toprak alanı ÜÇ BUCUK AĞA elindeydi.
Turizm yok denecek kadarda az idi. Halkın Turiste ve Turusitin bırakacağı harccamalara da gereksinimi pek yok idi...Ama bunun yanında dağ köylerrinde ve çevre il-ilçeler yanında emekli olup ilçeye yerleşen memurlarda bir azınlık konumundaydılar...Sahillerde Yerli halkın ve özellikle de kadınların denize girme...Deniz kıyafeti ile gezme lüksleri de yoktu...
Kadastro Mahkemesinde ; 1963 yılında Kadastro Tespiti yapılıp; 1967 yılında KADASTRO Mahkemesine Taşınmış bir kaç Büyük Toprak alanları-Narenciye Çiftliği ile ilgili- Dava dosyası bulunuyordu. Keşifler yapılmış ve benden önceki meslektaş karar düzeyine getirmiş olduğu dava dosyaları....
Artık Karar aşamasında....
Yıl....31 Ekim 1988...Pazartesi günü ve saat 09.30-09.45 arası....
Bu 15 dakikalık süreyi yaşamımda hiç unutamam...
Çünkü 20.000 Dönüm olan; narenciye ve sera çiftliğinin Mülkiyetine Karar vereceğim....Çok Stresliyim....Ve de heyecanlıyım....İki Adalet Müfettişi de Adliyede Denetim Çalışması yapıyorlar...Ali SELİM ve Celal....
Dosyalar Duruşma salonu kürsüsünde...Taraf Vekilleri olan Av.lar geldiler...Herkes heyecaanlı ve beklenti içindeler....
Taraf Av.larının beyanlarını ve taleplerini alıp, zapta geçtim....
Nihai Karar;
" Davacıların, Müdahil Davacıların; ........Ada .................Nolu Parsellerle ilgili Taleplerinin REDDİ ile....TESPİT GİBİ TAPUYA TESCİLLERİNE...Dair KARAR; YARGITAY YOLU Açık olmak üzere...."
Salondan odama geçtim ama; Masaya yığıldım...Katip deneyimli birisiydi...Hemen koştu ve geldi...Belkide tahmin etti, rahatsızlık duyacağımı...
"Hakim Beyim...Bundan İYİ KARAR MI OLUR?...TEMYİZ ETSİNLER....Kendinizi toplayınız ..Ve hemen Hastaneye gidelim,araba hazır..." dedi...
Hastanede ; rahatlatıcı iğne yaptılar ...tansiyon gibi ölçümler yaptılar..
Adliyeye döndüm. Müfettişler sormuşlar...Ağzımda siğara...saç dağınık...Kavgadan çıkmış bir haldeki kişi gibi ; Müfettişlerin çalıştığı odaya daldım...
Onlarda tufaf baktılar...
"Verdiğiniz 350.000 tl Maaş ...Bana BİR TİRİLYONLUK Davaya Karar verdiriyorsunuz..." dedim...
Müfettiş Celal Bey; "Vicdanen rahatsanız, sorun yok..."dedi.
Müfettiş Ali SELİM Bey; gayet sakin..."Ne var bundan ki!...Sen ileri de daha BÜYÜK DAVALARA KARAR Vereceksin..." dedi... Çay ikram ettiler...O zamanlarda Siğara içiyorum...Zaten siğara ile girdiğimde tufaflığımı anlamışlar...
Üst katta ki Maliye de çalışan Eşim; Rahatsızlandığımı duymuş ve beni merak saiki ile de görmeye gelmiş... Müfettişler odasına girdi ve bende " Hanım İYİYİM..."dedim...
Baş Müfettiş Ali Bey eşime; "Hakimimize iyi bakın...Ülkeye çok gerekli bir Hakim..." dedi... Beni Hanıma emanet etti...
Birkaç gün sonra baş Müfettiş Ali Bey; Dosyayı incelemiş..."ÇOK Haklısın...Ama Dava çok uzatılmış..."
Bende; herkesin kaçtığını ve korktuğunu ...Baskılar olduğunu ilettim....
100 sayfa üzerinde İKİ AY süre içinde Gerekçeli Kararı yazdım...
Dosyayı Yargıtay 16. Hukuk Dairesine....Merhum İhsan ÖZMEN Ağabeyimize havale ettim....
Evim ile Adliye Sahilde...Aramızda Davanın Davalılarının 3 katlı konutları var...Önündeki yoldan Adliye ye gidip-geliyorum...Murisin çok yaşlı eşi; Balkonda Beni görünce ayağa kalkıyorlar...
Hanıma söyledim..."Kızlarına veya torunlarına söyle yapmasınlar"..dedim...
Kadın ..." Hayır...Ben O Hakimi gördüğümde ayağa kalkarım...Ben Malımı bildim...20 yıldır Mahkeme kapılarındayım..."
demiş....İlçede ayrılırken; Maliklerden 70 yaşlarındaki kişi Elimi öptü...Çıkıştım..." Ben malımı bildim...Ve öperim..."dedi...
Bu Karar; ilçede benim konumumu ve mesleki gücü güçlendirdi....
Ama!.....Aması var!......
xxxxxxxxx
1987 yılında Yapılan Anayasadaki değişiklik ile Siyasilere-DEMİREL ve ECEVİT'in -Siyasi Yasaklarının Kaldırılması Referandumu...
1988 de YEREL YÖNETİM SEÇİMLERİNİN 5 YILDA Yapılan Düzenlemesinin TBMM.de Öne alınabilmesi Referandumu...
Bu Referandumun Yönetimi....%65 oy Çokluğu ile merhum ÖZAL'ın Talebini Halk reddetti...
1987 Sonbaharında TBMM.Seçimleri gündem olddu...
Seçim ve Siyasi Partiler Yasalarında değişiklikler yapıldı. Seçim Süreci içinde ANAYASA Mahkemesi Ön Seçim Koşulu ve Adaylık Statüleri ile ilgili Maddeleri İptal etti....
Bir Kaos ve sıkıntı başladı.
Merhum ÖZAL; " Hodri meydan ...Seçimler bu Yasa ile yapılacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı EVREN Devreye girdi ve Yeni düzenleme getirildi. Düzenleme gereği bazı Siyasi Partiler ÖN SEÇİM Yaparak; Milletvekili Adaylarını belirlediler...
Yapılan Seçimlerde merhum ÖZAL'ın ANAP'ı yine İKTİDAR....
Nihayet 1989 Mart ayı içinde YEREL YÖNETİM Seçimleri....
İlçe Seçim Kurulu Başkanı olarak Seçimleri yürütüyorum...
Seçmen Listeleri belirlendi...
ADAY Başvurularını Siyasi Partiler İLÇE SEÇİM KURULUNA sundular...
ANAP Listesinde Belediye Meclisi Üyeliğine İLÇE SEÇİM Kurulunun Asil-Yedek Üyesi Aday.....SHP. nin Asıl Üyesi, İlgenel Meclisi Üyeliğine aday...DYP.nin İlçe Seçim Kurulunun Asıl Üyesi İlgenel Meclisi Üyeliğine Aday...MÇP.nin Asıl ve yedek Üyesi aynı şekilde Aday...
SEÇİM KURULU Başkanı olarak; ADAY OLAN İLÇE SEÇİM KURULU ÜYELERİNİN ÜYELİKLERİNE Son verdim...Yerlerine Üye talep ettim...
ANAP Yönetimi; böyle bir uygulamayı kabüllenmiyor. Birisi Av. diğeri de Adliyeden emekli Yazıişleri Müdürü...
Önceki seçimlerde bu şekilde uygulama yapılmış. Bunu EMSAL Gösteriyorlar...Ancak; itiraz olunmamış...Hem İlçe Seçim Kurulu Üyesi ve hemde Belediye Meclisine veya İlgenel Meclisi Üyeliğine ADAY...
Sonradan İtiraz yapılmış olsaydı; SEÇİM, O parti Adayları yönünden İPTAL Olurdu.
Daha önce de; SHP.nin İlçe Kongresini yaparken ; Partinin bildirdiği SANDIK KURULU Üyesi Parti Yönetimine Aday olması nedeni ile,Asıl Üyeyi değil yedek Üyesi ile Seçimi yaptım...
Bir süre sonrada; SHP.nin İstanbul İL KONGRESİNDE; İl Yönetimine Aday olan kişi, aynı zamanda da Seçimi yapan SANDIK KURULUNDA Üye olarak görev almış. İtiraz üzerine SHP.nin İSTANBUL İL KONGRESİ İPTAL Edildi ve SHP. KURULTAYA; İSTANBUL DELEGASYONU Olmadan gitti.
Bir partili de beni; daha önceki bu tür uygulamayı önlediğim için tebrik etti...
ANAP, tan kopan Yönetim ile bu konuda ters düştük...Birisi Av. diğeride E. Mahkeme Yazıişleri Müdürü...
Av. ile özel bir görüşme yaptım...Yasadaki düzenleme; " Kurullarda Görev alamayacaklar; Adaylar, Emniyet Birimleri..." gibi konumda olanlar...
Av.; " Bunları Sandık Kurullarında görev alamazlar..Ama, İlçe Seçim Kurullarında Görev alabilirler...." olarak yorumluyor...Hafifcede keyifli olarak da gülüyor....
Tabi ki; Bizimle ilgili HSYK .ya Şikayetler....
Soruşturmayı yapan Muhakik Hakimde bu konuda yeterli değil... Beni; " OLUŞTURULAN İLÇE SEÇİM KURULUNU BOZMAKLA İTHAM EDEREK; HSYK.ya Hakkımda RAPOR Düzenliyor..."
Ancak; adı geçen Kişi bir süre Belediye Başkanlığı görevini yürüttü...Şu aanda ne KONUMDA?...
İnternet Ortamında sayfa düştü. Belediye tarafından Müteahhide yaptırılan İnşaat İşlerinde; İnşaat yapımı Fazlası Ödemeler....
Asliye Ceza Mahkemesi Kararı: (3 YIL 3 AY 15 GÜN HAPİS CEZASI....) Ve İSTİNAF-BAM- ilgili CEZA DAİRESİNCE de ONAMA....
Bağlı olduğu Siyasi Partinin ve Siyasilerin Gölgesinde bir süre ; Hukuka uygun olmayan işler yapılıp; Menfaat teminleri yapılabilir. Ama; bir gün gelir, mutlaka bu hayali işler ve ödemeleri ortaya çıkar...İLAHİ ADALET; Yolsuzluk yapanların; kim olurlarsa olsunlar peşini bırakmaz ve yakasına da yapışır.
Ben ilçede ayrıldıktan sonra ; ortaokul mezunu Belediye Başkanın SON DURUMU!......
xxxxxxxxxxx
Bu konuda YETKİ-GÖREV; HSYK.nın değildir. Seçim Konusu YSK.nundur.
Siyasi Partilerin Yönetim Kadrosunda Görev alan vasıflı ve Demokrasiye inanmış, Yasalara ve uygulayıcılarına da son derece saygılı kişiler var...Bunun zıddı olan kişilerde var...Bu tiplerin işleri hep sorun yaratmaktır.
Seçim sonrası; Belediye Başkanı bir dostu aracılığı ile benimle de bağlantı kurdu. Böbrek taşı nedeni ile de rahatsızlık geçirdim. Eve Ziyarete geldiler...Bende teyp hazırladım ve tüm konuşmaları kasete aldım ....
Görev yaptığım Bölgelerde; Yerel Yönetim ve bazı Sivil Toplum Kuruluşlarının Başkanlarının geldikleri sosyal çevre ve Eğitim durumları yanında Ailelerinin bölgedeki konumları çok etkendir, bu toplum önderleri için...
Önceki Belediye Başkanı; Üniversite mezunu....Ama beni ve diğer arkadaşlarımı hiç bir konuda rahatsız etmedi.
İlçenin Sivil Toplum Kuruluşlarının Başkanlarının Öğrenim durumları; yargı üzerinde ve Yargı mensuplarına bakışları Yasalar sınırı içinde kalmak suretiyle yaklaşımları olur...
Öğrenim durumu; Konumunun gerisinde ise; her zaman sorunlar yaratır.
Yargıda sorunu olan kişi; Av.lara başvururlar....
xxxxxxx
Bunun yanında; Asliye Hukuk-Asliye Ceza ve Kadastro Mahkemeleri uhdemde...Kıdemli Hakim konumundayım...Artık; Siyaset ve Dini telkinler yavaş yavaş devrede...
Bölge de SÜLEYMANCILAR Cemaati etkili....Camileri ayrı...Yurtları ayrı...Devletin Maaş ödediği İmamların peşinden ibadet edilemeyeceği ve ibadetlerinin de geçersizliği tartışmaları...Bu Cemaatin Tüzel kişiliği üzerine bir Malvarlığı kaydı yoktur...Mensuplarından birisinin üzerinedir, tüm mal varlıkları.. Sözde Fakir Çocuklarını eğitmek ve öğrenim olanaklarını sağlamak....Görüntü böyle...Ama gerçek olan farklı....
Yaşanmış ve Bana Çözümlettirmek istedikleri ÇİRKİN OLAYI; Sizlerle paylaşmak gereğini duyuyorum...
Akşam evime biraz geç döndüm. Deniz tarafında olan salonun ışığını yanmakta... Genellikle de konuklarımız olduğu zaman evin bu bölümünde oturmayı tecih ederiz.
Eve girdim ve eşim; "KUMLUCA Maliyesinde Arkadaşlarının olduğunu ve bir sorunlarının olduğunu...Çözümünün de benim yapabileceğimi iletti..."
Hazine Avukatlığında Çalışan Muhakemat Memuru...Bayan eşi ve diğer bir Maliye Memuru...
KONU; Kumluca ilçesinde Deniz sahili kısmında 6 dönüm bir Arsa...Hazine ile bir Partili Yurttaş arasında İtilaflı...Kadastro Mahkemesi Yargılama sonunda; Önceki Kararı ile Yurttaş adına TESCİL Kararı vermiş. Hazine Av.ca Yargıtay'a başvurulur ve Karar BOZULUR....Yeniden Yapılan yargılama sonunda Mahkeme benzeri KARARI verir.
O dönemki Yasa gereği ; Gerekçeli KARARIN TEBLİĞİ İtibari ile HAZİNE 30 GÜN içinde; Özel Kişiler ve diğer Kurrumlar 15 Gün içinde Mahkemeye başvuru yaprak; TEMYİZ Edebilirler...
Karar Aleyhlerine olduğu için TEMYİZ BAŞVURU Süresini Kaçırmışlar...KUMLUCA Kadastro Mahkemesine Başvuru yapamıyorlar...
Hazinenin Temyiz Başvuruları da Harca tabi değil...Bu işlemi; Finike Kadastro Hakimine çözümleme görevini verelim düşünceleri...
Yani; GEÇMİŞ TARİHLİ TEMYİZ DİLEKÇESİNİN SEVKİ... Bu yeterli...
Hazırlanmış Dilekçe ellerinde Hazine Av. nın imzasını taşıyor...
Muhakemat Memuru korkuyor...
"Temyiz Defterini yarin incelerim ve bir sonuca varırım..." beyanı ile yolcu ettim...
Benim ev telefonu çaldı...Meçhul bir ses...Bu olayı azda olsa anlattı ve bazı ithamlarda bulunarak; beni de uyardığını söyledi.
Sabah saat 06.00-07.00 arası ben sahilde eşormanları giyer yürüyüş yaparım. Adliyeye -Kalme girdim...Anahtarları bende var...Kadastro Mahkemesi TEMYİZ DEFTERİNİ aldım ve Odama geçtim. Saat: 07.30...Defter Müsait...Yani Temyiz Kaydı eski süresi geçmemiş konumda KAYIT Yapılabilir. Defteri; Çekmeceye attım ve kitledim...Saat 09.00 da Adliyeye geldim. Katibi çağırdım ve isteği anlattım...Benim kendisine sorduğumda; defterin Müsait olmadığını söylemesini istedim..
Katip; " Defterde müsait ama,Ben yapmam..." derim...Dedi...
Hazine Av.nın, Av. olan eşi, Kalemde....Hazine Av. Katibi arar. "Hakim sevk edecek...Sen neden yapmıyorsun?"
Katip de; "Hakimin sevk yapacağını kim söylüyor?...Benim Cezaevine girmeye niyetim de yok...Hakim yapsa da; ben yapmam..." der...
Kenddi Hatalarını ve İhmallerini; Hakime ve Mahkeme Kalemine Yasal olmayan yoldan çözümletmeye kalkışıyorlar...
Bu Olayın Benzerini; Eski Müsteşar ve sonradan Danıştay Üyesi-Daire Başkanı olan merhum ARİF YÜKSEL yaşadı....
Merhum ARİF Bey; Manavgat asliye Hukuk Mahkmesi Hakimi...
Orman Yönetimi-Hazine ve Özel Kişiler arasında bir TESCİL DAVASI... Arif Bey; HAZİNE-ORMAN Yönetimi aleyhine ve Özel Kişi Lehine TESCİL KARARI VERİR...Verebilir...Takdir...
Henüz HAZİNE-ORMAN Yönetimi yönünden; TEMYİZ Başvuru Süresi DOLMADAN; Mahkeme KALEMİ; KARARA KESİNLEŞTİRME ŞERHİ Verirler. Hakim ARİF BEY'de İmza için getirilen ve Masasına konan Dosyalar arasında FARK ETMEZ....KESİNLEŞME ŞERHİNİ İmzalar....
O gün Kararı Yurttaş alır ve TAPUDA TECCİL İŞLEMİNİ Yapar...Tapu Kaydını alır ve cebine atar...
Ertesi Gün; TAPU da , Malik olduğu Yeri bir Başka KİŞİYE SATAR ve DEVREDER...
İş ortaya çıkar...Katip ve Yazı İşleri Müdürü Yargılanıp, Ceza alırlar...
Hakim ARİF Bey; Acilen YALOVA'ya atanır. GÖREVİ İHMAL Suçundan; dava açıldı ve Yargıtay Ceza Dairsinde Yargılandı. 3 AY Hapis Cezası aldı...Paraya çevrilip, ERTELENDİ...
Ben; bu olay sonrası Meslek yaşamımda; Kararlara KESİNLEŞME ŞERHİNİ; Birkaç Gün Bekleterek verirdim. Bu konumdaki dosyayı ve Kararın Tebliğatlarını titiz bir şekilde incelerdim...
xxxxxx
1989 Sonbahar Kararnamesi ile 2. Bölge olan;SAKARYA-HENDEK İLÇESİ yeni Görev yerim....
Bu ilçede Beni bekleyen ve çözüm bekleyen SORUNLAR neler olabilir?