Numan Kurtulmuş'tan 'fındıkta düşüş' açıklaması
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, fındıkta yaşanan düşüşe değinerek, "Gelişmeleri yakinen takip ediyoruz. Şu anda fındık fiyatı 10 liranın altına düşmüş vaziyette. Ümit ederiz ki en kısa süre içerisinde burada da gerekli adımları atarak bir dengeleme noktasına geleceğiz." dedi..
Çeşitli programlara katılmak üzere Ordu'ya gelen Kurtulmuş, Ordu Büyükşehir Belediyesi önünde düzenlenen "Bal Festivali"nin açılışına katıldı.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada Ordu'nun bal üretiminde Türkiye'de önemli bir sırada yer aldığını belirterek, "Ordu bazen birinci sırada, bazende ikinci sıraya geçiyor. Ama 15-17 bin ton aralığında ki üretimiyle de Türkiye'nin önemli bir iliyiz." diye konuştu.
Fındık fiyatında yaşanan düşüşe de değinen Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Fındıkla ilgili olarak bakan arkadaşla sürekli müzakere halindeyiz. Çok yakinen gelişmeleri takip ediyoruz. Şu anda fındık fiyatı 10 liranın altına düşmüş vaziyette. Ümit ederiz ki en kısa süre içerisinde burada da gerekli adımları atarak bir dengeleme noktasına geleceğiz. Ancak burada temel sıkıntımız olan lisanslı depoculuğun yapılmasını temin etmek, fındık ürünlerinde de dünya ölçeğinde marka haline gelmeyi sağlamaktır. Bunları yapabildiğimiz taktirde hem üreticinin elde ettiği gelir artacak, hem de bu anlamda ürettiğimiz ürünlerin dünya piyasalarında satılma değeri daha da yüksek olacaktır. Bu vesile ile fındık üreticimizin her zaman yanında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Ancak Karadeniz Bölgesi'nde fındık üzerinden yapılan siyaseti de bir kenara bırakmamız gerekiyor. Çünkü burada konuşulan boş sözler karın doyurmuyor."
Türkiye'nin önemli bir süreçten geçtiğine işaret eden Kurtulmuş, "Türkiye'nin güçlü ve büyük bir ülke olmasını istemeyenler sağdan soldan, içeriden ve dışarıdan Türkiye'nin ayağına çelme takmaya çalışıyorlar, Türkiye'nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Bunları hep beraber görüyorsunuz. Bir taraftan FETÖ'nün 15 Temmuz'da ortaya koymuş olduğu darbe teşebbüsü, ardından 15 Temmuz sonrasında içeride ve dışarıda Türkiye'ye karşı olumsuz algı operasyonları, diğer taraftan Türkiye'ye karşı saldırılarını artıran terör örgütlerinin faaliyetleri. Diğer tarafta Suriye ve Irak'ta terör örgütlerinin Türkiye'yi rahatsız edecek faaliyetlerini hep birlikte izliyoruz. Bunlara karşı millet ve devlet olarak el ele, devlet-millet kaynaşmasını en üst seviyeye çıkararak Allah'ın izniyle birliğimiz, dirliğimizi koruyacağız ve yolumuza güçlü bir şekilde devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
"Niçin içeriden ve dışarıdan terör örgütleri Türkiye'nin önünü kesmeye çalışıyorlar" diyen Kurtulmuş, bu sorunun sorulması gerektiğine vurgu yaparak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu ülkenin kaderi nedir diye soranların cevabı iyi görmeleri lazım. Büyük resim bu coğrafyanın daha fazla bölünmesi, parçalanması, dağılması ve kendi geleceğini, kendi kaderini tayin etme gücünü kaybetmesidir. Bu bölgenin bu coğrafya insanlarının ortak bir hedefe doğru yöneltilmesini sağlayacak yegane ülke, yegane güçte Türkiye'dir. Türkiye'nin bu oyunları bozmaması, Türkiye'nin bölgede yaşayan insanları ortak hedeflerde bir araya getirmemesi için her türlü oyun deneniyor. Darbe teşebbüsleri ve terörle içeriden ve dışarıdan algı operasyonlarıyla Türkiye'nin önü kesilmeye çalışılıyor. Bunu yenmenin yolu içeride birliği ve dirliği sağlamaktan geçiyor. Ayrıyı gayrıyı bir tarafa bırakarak, aynı bayrağın altında, aynı vatanın evlatları, aynı medeniyetin çocukları, aynı peygamberin ümmeti olarak yolumuza devam edeceğiz. Bu bölgede ve coğrafyada kim ayrılıktan bahsediyorsa, onun sözlerine asla itibar etmeyeceğiz."
Numan Kurtulmuş, sosyal, ekonomik ve siyasi olarak güçlü olmaları gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye'nin içeride sosyal olarak güçlü olması, ekonomik olarak güçlü olması, siyasi olarak güçlü olması iç ve dış düşmanlara verilecek en büyük cevaptır. Güçlü olmayan bir Türkiye'nin uluslararası alanda söyleyeceği sözün hiçbir kıymeti yoktur. Sosyal, ekonomik ve siyasi olarak güçlü olmayan bir Türkiye'nin dünyaya söyleyecek bir sözü olamaz. Onun için içeride güçlü olacağız." ifadesini kullandı.
"TÜRKİYE'DE BAŞKANLIK SİSTEMİNE GEÇİŞİN DENEMESİNİ YAPIYORUZ"
Türkiye'nin siyaseten gücünü artıracak yeni bir dönemle karşı karşı kalacaklarını bildiren Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:
"İnşallah çok kısa süre içerisinde sizlerinde önüne gelecek. Türkiye'de başkanlık sistemine geçişin denemesini yapıyoruz. Türkiye'de başkanlık sistemi ya da cumhurbaşkanlığı sistemi mecliste milletvekillerimizin oylarına sunulacak. İnşallah parlamento da 330'u bulduğumuz anda, öyle de görünüyor. Ümit ederiz 367'yi buluruz. Ancak şunu bir kez daha söyleyeyim. 367'yi bulsak dahi sandığa gideriz, referanduma gideriz millete bunu sorarız. Çünkü çok önemli bir değişiklik. Sadece milletvekillerimizin vekil olarak karar vermeleri yetmeyebilir. Böylesine önemli bir değişiklikte mutlaka asillerinde görüşüne müracaat etmek lazım. 330 ile 367 arasında alırsak zaten referanduma gitme mecburiyetimiz var. Dolayısıyla önümüzde bir sandık görünüyor. Belki kısa bir müddet sonra bu meydanlarda referandumla ilgili kampanya çalışmalarına başlayacağız."
"Türkiye'de başkanlık ve yada cumhurbaşkanlığı, adı önemli değil. Ama güçlendirilmiş bir yönetim mekanizmasına, güçlendirilmiş bir yürütmeye ihtiyaç vardır." diyen Kurtulmuş, şu görüşlerini aktardı:
"Bu çerçevede inşallah yürütmedeki iki başlılığı ortadan kaldıracak şekilde bu çalışma bitirilecek, parlamentoya getirilecek ve sizlerin önüne sunulacaktır. Böylece Türkiye'nin etkin, süratli ve hızlı karar alan bir yönetim mekanizmasını kurmuş olacağız. Böylece Türkiye'nin siyaseten daha güçlü olmasını sağlayacağız. Türkiye'ye karşı faaliyet gösteren odakların yapacağı işlerde daha etkin şekilde durdurulması ve cevap almasının da imkanı böylelikle sağlanmış olacak. Yönetimin ve yürütmenin etkin ve hızlı olması sağlanacak."
"BAŞKANLIK SİSTEMİYLE TÜRKİYE DAHA DA BÜYÜYECEK"
Başkanlık ya da cumhurbaşkanı sistemi gündeme geldiği zaman birilerinin yanlış bir şekilde acaba Türkiye bölünüyor mu, parçalanıyor mu gibi bir endişenin içerisine girdiğini belirten Kurtulmuş, "Ya da birileri böylesine bir endişeyi pompalıyor. Eyalet sistemimi gelecek? Hayır böyle bir şey olmayacak. Türkiye'de hiçbir şekilde bir eyalet sistemi sistemi çalışması hazırlığı yoktur. Başkanlık sistemine geçişle birlikte Türkiye bırakın dağılıp parçalanmayı, daha fazla bütünleşecek, daha fazla birleşecek, daha fazla büyüyecektir." diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
"Sanki başkanlık sistemi gelirse parlamento olmayacak, sanki yasama meclisi olmayacak, sanki kanun çıkaran ve yürütmeyi denetleyen bir mekanizma bulunmayacak. Hayır kardeşim, hayır hemşehrilerim, başkanlık sistemi ile birlikte güçlendirilmiş bir yasama sistemi de olacak. Başkanlık sisteminin üzerinde bir takım denetim fonksiyonunu gören meclis zaten var olacak. Yani başkanlık sistemi parlamentoyu ortadan kaldıran bir şey değil parlamentoyu tahkim eden bir gelişme olacaktır. Başkanlık sistemi inşallah güçlü Türkiye'nin hızlı yürüyüşünü hızlandıracak, daha güçlendirecek bir gelişme olacaktır. Millet ne derse başım gözüm üstüne. Milletin dediğinin üstüne biz ilave bir cümleyi bırakın bir kelime dahi konuşmayız. Ama görünüyor ki milletimiz büyük oranda başkanlık sistemini seçecektir. Türkiye yeni bir döneme girecektir. Daha güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz."
"ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ TÜZEL KİŞİLİK KAZANDI"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Ünye'deki bir otelde sivil toplum kuruluşu temsilcileri, muhtarlar, iş adamları ve ilçenin kanaat önderleriyle bir araya geldi.
Ünye ve Ordu ile ilgili çalışmaları önemli bir koordinasyon çerçevesinde sürdürdüklerini ve Ünye Organize Sanayi Bölgesi'nin artık tüzel kişilik kazandığını açıklayan Kurtulmuş, "Bakan beyin attığı imza ile birlikte, organize sanayi bölgesi tüzel kişilik kazandı. Hayırlı olsun. Ünye, üniversite kampüs binasıyla ilgili yer tespiti ve diğer projeler belli bir aşamaya geldi, diğer projeleri de yakinen takip ediyoruz. İnşallah Ünye, bir turizm beldesi olarak yeniden canlandırılmış olur. İçinde bulunduğumuz otelde ilçe için son derece önemlidir. Bu otelde bu anlamda Ünye'ye ulaşım ve insanların konaklaması bakımından ciddi bir oluşturacaktır." diye konuştu.
Ünye'de, 2018'de uluslararası bir kongrenin düzenleneceğini aktaran Kurtulmuş, "Bunun çalışmaları belirlendi, kararı verildi. Çocuk istismarının önlenmesiyle ilgili uluslararası kongreye Türkiye ev sahipliği yapacak. Türkiye'de de Ünye, bu kongreye ev sahipliği yapacak. Bunun da hayırlı olmasını temenni ediyorum." ifadesini kullandı.
Kurtulmuş, bu çalışmalarla Ünye'nin ekonomik değeri artan bir ilçe haline geleceğini bildirdi.
Bölgede istihdamın artırılması için çeşitli çalışmaların sürdüğünü kaydeden Kurtulmuş, Akkuş'ta cezaevinin yapımıyla ilgili sürecin başladığını, Ünye Limanı'nın harekete geçmesiyle de istihdamın artacağını ve bölgenin çehresinin değişeceğini sözlerine ekledi.