Dijital pazarlama dünyasına adım atmak mı istiyorsunuz?

Sn. Feden Çetiner'in "Dijital pazarlama dünyasına adım atmak mı istiyorsunuz? " başlığıyla Linkedin 'de paylaştığı makalesini siz değerli okurlarımızın ilgisine sunuyoruz.

Feden Çetiner
Dijital pazarlama dünyasına adım atmak mı istiyorsunuz? O zaman gelin size bu koskoca evrende kendi tecrübelerime dayanarak bir şeyler anlatayım.

Ama baştan uyarıyorum! Bu içerik, kısa yoldan para kazanmanın yolunu göstermiyor. Enerjik bir haftaya başladığınızı hayal edin. Çayınızı ve kahvenizi alın gelin.

Başlıyorum:

Belki de çoğumuzun aradığı ‘’internetten nasıl para kazanabilirim?’’ sorusu beni, kim bilir izlediğim kaçıncı videonun altında yer alan:‘’blog yazarak gelir elde etme’’ yorumu ile karşılaştırmıştı.

Bu alan; amatör bir blog sahibi, yazılı içerik türünü sık üreten ve tüketen biri olarak bana hiç yabancı gelmemişti. Markalar; SEO tabanlı, briflere uygun blog yazılarını sipariş veriyor ve siz de yazıyordunuz. Aa güzel bu, dedim. Nasıl olsa kurgulamayı, cümlelerle konuşmayı seviyorum. Bir taraftan yazıyorum ve diğer taraftan da pazarlamaya uygun olarak daha iyi nasıl yapıların cevaplarını araştırmaya devam ediyordum.

SEO, diyorlar (CEO değil ).O zaman SEO’yu dahası; daha iyi blog nasıl yazılır, bunu da öğrenmem gerekli, dedim. Bu gereklilikler beni, dijital uçan gemime binip dijital evrene yolculuğa çıkmama yakıt olmuşlardı.

Sahi bir kitap vardı. Sizin de eminim, bir kez ismini duyduğunuz..

O meşhur Küçük Prens kitabı işte. Küçük Prensin de dediği gibi: Eğer kelebeklerle tanışmak istiyorsam, iki üç tırtıla katlanmam gerek.

Ben de tırtıl oldum…

İlk SEO eğitimini aldığım günü dün gibi hatırlıyorum. Karmaşık gelmişti. Ama ilk kez karşılaştığımız şeyler her zaman biraz karışık gelmez mi?

Eğitimde öğrendiklerinizi uygulamaya dökünce; size gelen brifleri gördükçe, editörlerin düzeltme taleplerini aldığınızda öğrendiklerinizin üzerine koyarak devam ediyorsunuz.

Dijital pazarlamanın iki alt basamağında duruyordum. Biri SEO diğeri de dijitalin merkezi: İçerikti. Bu ikisi benim yeteneklerime çok uygundular.

Diğer yandan videolar başka dijital konuları bilmeyi zorunlu olarak açarken; sosyal medya yönetimi, sosyal medya reklamları, Google ads reklamları, Google analytics, grafik tasarım, web tasarım, e-ticaret gibi alanlarla karşılaştım.

Tabi yeteneklerime ve tutkuma uygun alanı bu evrende nasıl bulabilirdim? Hem de kaybolmadan!

Ama mümkün mü? Tabi ki kayboldum:) Ama, bu ne iyi bir kayboluştu benim için. Çünkü hangi alanda olmam ya da olmamam gerektiğini öğreniyordum.

Peki hepsinde iyi olmalı mıydım? 8 kollu bir ahtapot olsam belki :)

Çünkü hepsi; bilgi, tecrübe, farklı stratejiler geliştirmeyi istiyordu. Yoksa; hepsini yaparım! diyerek Türk sinemasının o meşhur karakteri ‘’ Ziya’’ gibi olabilirdim! Evet, o aklınızdan geçen:‘’Atma Ziya’’

Aldığım dijital pazarlama eğitimleri ve harcadığım öğrenme mesaileri sonrası anladım ki yeteneklerime en uygun alanlar; sosyal medya ve içerik pazarlamaydı.

Dijital pazarlamada kariyer mi?

Goethe'ye katılıyorum:
… Hepimiz bir şeyleri yapabilme becerisiyle dünyaya geliriz. Hammaddeyi istediğimiz biçime getirme yeteneği öğrenilmeli ve dikkatle geliştirilmelidir.’’

Umut dolu haftalar dilerim