BİR PRF. DR. MÜMTAZ SOYSAL GEÇTİ BU ÜLKEDEN-ÜLKEMİZDEN....
Sn. Turan Ateş Bey'in "BİR PRF. DR. MÜMTAZ SOYSAL GEÇTİ BU ÜLKEDEN-ÜLKEMİZDEN...." başlıklı makalesini siz değerli okullarımızın ilgisine sunuyoruz.
Evet Mümtaz SOYSAL Hocamızı kaybettik...Ruhu şad olsun....
Ankara Hukuk Fakültesinde 1973-1977 yılları arası öğrenci iken; fırsat buldukça da Hukuk Fakültesinin bitişiğinde olan SİYASAL BİLGİLER Fakültesinde; Merhum MÜMTAZ HOCA'nın ANAYASA Derslerini dinlerdim....
Konulara hakim...Ve anlatımı Öztürkçe...Sıkıcı değil ve aksine de akıcı bir anlatımı vardı...
Mümtaz SOYSAL Hocayı SBF. de öğrenci iken merhum Anayasa Prf. Dr. TURAN FEYZİOĞLU Hocamız teşhis etmiştir. Ve Üniversitede kalmasında da etkili olmuştur.
1961 Anayasasının KURUCU Mecliste hazırlanmasında etkili olmuştur....
12. Mart 1971 Askeri Müdahalesinde; Fakülteden Anfide ÖĞRENCİLERİNE Anayasa DERSİNİ verirken SIKIYÖNETİM Görevlilerince Göz altına alınmıştır.
Sıkıyönetim Görevlileri GÖZALTINA almaya geldiklerinde gayet sakin bir şekilde; " DERSİ TAMAMLAYIM....ONDAN SONRA Götürünüz..." demiştir.
EVET....Merhum MÜMTAZ Hocanın Görevi Büyük...ÜLKENİN Gelecekteki Kaymakamlarına...Valilerine....Diplomatlarına.... Maliyecilerine... Ve kısacası Ülkeyi Yönetecek genç kuşaklara; ANAYASANIN KURALLARINI ve KURUMLARINI anlatıyordu...
xxxxx
EVET....1974 yılında yayınladığı; " 100 SORUDA ANAYASANIN ANLAMI " adlı kitabı evimde başucumda...
41. SORU olarak kaleme aldığı bölümü buradan paylaşmak gereğini duydum....
Soru 41: "İnsan haklarına dayanan devlet " sözü ne ifade eder?"
Türkiye Cumhuriyetinin niteliklerini gösteren 2. madde,devletin ,öbür ilkeler yanında, bir de "insan hakları "na dayanacağını belirtiyor. Oysa, hakları, özgürlükleri ve ödevleri düzenleyen ikinci Kısım "Temel Haklar ve Ödevler " başlığını taşıyor. Demek ki, " insan hakları " deyimini Anayasadaki "haklar ve ödevler "le eşanlamlı almak yanlış olur.
Vatandaşların hakları, özgürlükleri ve ödevleri, ayrıntılı bir şekilde ve yasalara temel olacak şekilde Anayasada sayıldığı zaman bununla belirli bir amaç güdülüyor;bu hakların ve özgürlüklerin güvence altına alınması,yargısal bir denetime konu olabilmesi. Oysa ," insan hakları " deyimi böyle belirli bir amaç güdülerek konulmuş değil.Bu terimin kullanılmasıyla ,daha çok,bir genel felsefenin ve havanın verilmesine çalışılıyor:Türkiye Cumhuriyeti, vatandaşlarının haysiyet içinde yaşayacakları,insanlıklarının kendilerine verdiği haklardan ve özgürlüklerden yararlanacakları bir devlet olmalıdır. Bu haklar ve özgürlüklerin neler olduğu ayrıca gösterilmiş olsa da,bunların kuru hukuk formülleri şeklinde değil,insancı bir insancı bir felsefeden daima güç alarak uygulanması ve korunması gerekir. Nitekim Anayasa," insan haysiyeti " sözünü çeşitli maddelerinde birkaç kere tekrarlamaktadır.
Anayasa Mahkemesinin "katıksız hapis cezası "syla ilgili olarak Askeri Ceza Kanunda bulunan bazı maddelerin İPTALİ için açılmış olan bir DAVADA dediği gibi; "İnsan haysiyeti kavramı,insanın ne durumda ,hangi şartlar altında bulunursa bulunsun,sırf insan oluşunun kazandırdığı değerlerin tanınmasını ve sayılmasını anlatır."
Yalnız ,böyle olunca, Anayasa Mahkemesinin yine aynı davada, evrensellikten uzaklaşıp gerçekçiliğe yönelerek
" KATIKSIZ HAPİS CEZASINI " Anayasaya UYGUN Bulmuş Olmasına ŞAŞMAMAK Mümkün değil.Mahkeme, şu sözlerle ,neredeyse " İNSAN HAYSİYETİ " ile " TÜRK HAYSİYETİ " arasında bir ayrım yapmakta değil midir? " Halkının büyük çoğunluğunun , ne yazık ki başlıca gıdasını EKMEK teşkil eden bir ülkede bir CEZALININ üç gün yalnız bu gıda ile yetinmek zorunda bırakılmasını EZİYET ve İŞKENCE Saymak GERÇEKÇİ bir GÖRÜŞ ve ANLAYIŞ OLAMAZ" ?
xxxxx
Merhum MÜMTAZ Hoca;1961 Anayasasının getirdiği DEVLET SİSTEMİNİ de şöyle tanımlar:
GÜÇLÜ BİR YARGI DENETİMİYLE SINIRLANDIRILMIŞ KLASİK PARLAMENTER SİSTEM....
Saygı ile.....